Sessiz Vaveyla
EL Kârda Gönül Yârda
Züleyhanın sabrı vardı kursağımda kalan her aşkın sonunda!
Her aşkın dedimde yaşadığım kaç aşk vardı ki,söz konusu aşkın kaçıncı haliydi?
Yusuf ile Züleyha aşkı!
Bu kadar basit miydi dile alınacak kadar Züleyha sabrı? Sabrımın ölçütünü kıyasta bu kadar basit savurabilir miyim kelimeleri?
Yusuf ki bir peygamber ve maşuku Züleyha?
...
ya da
Kursağında heskesin her aşk kalır mıydı?
Aşk zaten her zaman kursakta kalır öyle midir?
Mutlu bir tek aşk görmedim ki ben!
Mutlu olsa adı aşk olmaz, aşk olsa yolu acıdan ayrılmaz? Acı ile mutluluk bir anda iki zıtlıkta bir saltanat?
Saltanatı hak etmek lazım oysa ki
Acıyı hakediyorum ben!
Hani o çok uzaktaki mutluluk sözlerini toplasam bir aşkın yaralarını sarabilir miydim ki?
Yaraladığım gecelerin sabahını ben zor ederken,suni tenefüs boynumun borcuydu oysa ki...
Yarayı kapatacak olan benken,iyice acıtan ben değil miydim ?
Kaç kez kestim, gül ile başlayan güzeli ile biten sözleri?
Gülgüzeli tılsımını kaybetmemeliydi ,oysaki kopardım gülleri bu kadar nankördüm ben!
Aşkı geçtim, ağıtlar yaktım sessizce!Gittim tüm aşklardan, tüm gözlerden ırağa..
Kopardım içimden bir vaveyla döküldüm katre katre gecenin en soğuğunda!
Ayazda avazımı kesti soğuk esen sevda yelleri!
Bir adını sayıkladım dua niyetine,birde ah aldığım isimleri geçirdim aklımdan hıçkıra hıçkıra ve bağıra bağıra !
Olurda kapanırsa bedduaların içimi yakan sesi sana kavuşmak nasip olur diye saydım geceye emanet ettiğim Lâl sesleri...Şimdi en sevdiğim oyunu oynuyorum konuşanın kursağında kalsın AŞK!
Bir
İki
Üç
Tıp!
01.09.2010
yazan:Sessiz Vaveylâ
