Bir gönül abidesi: Osman Okutmuş

dedekorkut1

Doçent
Katılım
30 Ağu 2007
Mesajlar
1,148
Tepkime puanı
18
Puanları
38
Konum
Ankara
Bir gönül abidesi: Osman OkutmuşAlperen gürbüzer

Her insan fanidir. Kimi unutulur gider, kimi hafızalarda, tarihlerde insanlıkla birlikte yaşar. Unutulmayanlardan kimisini, zulümleriyle, yolsuzluklarıyla, iğrençlikleriyle hatırlarız. Bir de ilimleriyle, eserleriyle, hizmetleriyle unutulmayanlar var.

Eminim ki Hacı Osman Okutmuş, ahlakıyla, dürüstlüğü ile, en son haslet olan karakteriyle ebediyen yaşayacaktır. Onu yetişen nesillere bir karakter örneği olarak sürekli tanıtmak da, yine onu yakından tanımış olanların biricik görevi.
O’nun fani varlığı toprakta, ruhu ebedi alemde... O halde O'nu örnek almak görev telakki etmeli. Unutulmaması gereken büyük şahsiyetlerden biri... Tevekkülü, ağır başlılığı, yozlaşmış şehir kültüründen uzak dobra dobralığı Osman Okutmuş’ta abideleşmişti.
Bir yerlere şirin görünmek için, yozlaşmış şehir kültüründeki dalaverelere, üç kağıtçılığa tevessül etmezdi. Dürüst, açık, samimi, mütevazi, prensipli davranış onda tabi bir haldi.
O yüzden herkes ona güvenirdi. İltifat ettiği olurdu ama hiç kimse -amiyane tabirle- 'yağ çekiyor' diyemezdi... Samimiyeti bilirdi. Tenkit ettiği olurdu ama hiç kimse 'bana düşmanlık ediyor' diyemezdi. Tenkidin amacının uyarmak olduğunu bilirlerdi. Kim çıkar, 'Osman Okutmuş şu makama veya mevkiye gelmek için hırslıydı' derse, inanmam.
Kendisine 12 Eylül müteakip Belediye Başkanlığı için ısrar edilmişti, ama o kalemle hizmeti tercih etti. Rahmetli gösterişi sevmezdi. Hiç kimseye iman gösterisi yapmak ihtiyacı duymamıştı. Allah’tan bir şeyin gizlenemeyeceğini bildiği için, kullara karşı da riyakâr değildi.
Dürüstlük, itidal, ağır başlılık, iyi niyetlilik, samimiyet örneği arayanlar O’na bakmalı. Mesele onu unutup unutmamak değil, onun meziyetlerini örnek insan olarak yaşatmak ve yaşamaktır.
Lise çağlarında iken rahmetlinin matbaasında ‘Kop Tipisi’ yazılarını Bayburt Postası Gazete sütunlarına dizmiş bulunmam, onu yakından tanıma fırsatı bulmama neden olmuş, böylece şahsımda yaşayan bir Türk mizacını öğrenmiş olmam benim için büyük şereftir... Bu şerefin bende doğurduğu borcu, ona duyduğum sınırsız bağlılığı, sonsuz hürmeti ve engin hayranlığımı ömrüm boyunca ifade ederek, ödemeye çalışacağım.
Sanatı, tefekkürü, mizacı, mücadelesi ve bütünüyle ilgi çekici sahalarıyla bu kadar geniş çaplı, çok yönlü bir insanı kaleme almak hem zordur, hem de ortaya yazı değil, eser koymak gerekir. Onun hakkında yazılacak her yazı, eksik ve sınırlı olmaya mahkumdur. O sadece Bayburt’la sınırlı kalmamış, NATO Genel Sekreterince Anadolu Gazetecilik Yazı Yarışmaları’nda birinciliğinden dolayı ödülü almaya da layık görülmüş bir gazetecimiz... Ömrünün çoğunu kalemine sarf etmiş bir şahsiyetin, ancak yazı dizgilerine ad olan puntosu olabildiysek, bizim için en büyük nişandır.
*
‘Bütün nefisler ölümü tadacaktır...’ Hükmü ilahi böyle...
Ciğerim yanıyor… Dün seviyene ulaşmak imkânsızdı, bugün ise hatıralarına ve o aklımızdan çıkmayan sohbetlerine ulaşmak imkânsız.
Şaşkınım, çaresizim... Sana samimi gözyaşları ve Allah’ın sonsuz rahmeti niyazlarından başka bir şey sunamıyorum.
Ruhun şad olsun..
Bayburt Postası arşivinden / 23 Kasım 1992

http://www.bayburtpostasi.com.tr/bir-gonul-abidesi-osman-okutmus-makale,65.html
 
Üst