Arkadaşlar...
Bana inanmayacaksınız ama kesinlikle yalan değil, tam 34 sene kalecilik yaptım ve yaşım iyice ilerledikçe futbolu bıraktım. Şimdi 55 yaşındayım.Futbolu bırakalı daha birkaç sene oldu Şu an da hiçbir takım tutmuyorum..Lakin bugüne kadar asla fanatikleşmedim ve hiçbir zaman bunun kavgasını da yapmadım.Futbol oynamayı ben de seviyorum.Kalecilik yaptığım sıralarda çok tekme ve kol dirseği de yedim yine sabrederek kavga çıkarmadım.Sadece bağırıp çağırdım, asla kimseye hakaret de etmedim..Futbol oynamanın tadı centilmenlikten geçer.Her futbol maçı böyle oynansa inanın ki futbolun tadına doyulmuyor.Lakin, "maçı kazanacağız" diye, menfaat, hile hurda, şike ve kavgalarla futbol adeta bir terör haline gelebiliyor.Bu yüzden hiçbir takım benim gözümde büyümez.Milli maçlarımız olsa bile, gol attığımız zaman öyle delirircesine sevinmem.Futbol, edep ve seviyeli oynanınca daha da güzelleşiyor.Bazen ben kalede iken laflarımla kendi takımızda ki arkadaşlarımı güldürdüğüm zamanlar da olmuştur.Maksadım, onlara moral ve manevi doping vermektir.Nice mahalle güçlü takımlarla karşılaştık.Hiçbir zaman ye'se düşmedim.Gol yememeyi değil, arkadaşlarıma bol gol atmayı söylüyordum.Çok penaltılar kurtardığımda oldu yediğimde oldu.Asla bir kere olsun ters köşeye yatmadım.Çünkü ben rakip futbolcunun ne yapacağını iyi sezdiğim içindir.Ancak top çok sert olursa köşelerden golü de yiyoruz.
Boyum 1.71mt.'dir.Penaltı atışlarında rastgele yere uzanmam.Rakip futbolcu fa-sol atarsa ona göre topa müdahele ediyordum.Kornerlerden gelen toplarla pek az gol yemişimdir.Topu genellikle yumruklamak adetimdir.Plonjon, kalecinin en iyi kurtarış şeklidir.Bunu birkaç defa yapabiliyordum.Lakin yaş ilerledikçe kondüsyon ister istemez azalmaktadır.Planjonla gelen topları çelmek maharet ister.Plonjon; kalecinin genellikle sağ veya sol taraftan gelen topun bir hamlede havada yakalayıp yere düşürmeden blok edilmesi demektir.Ben şimdi bakıyorumda yeni kalecilerde bunu pek göremiyorum.En iyi kurtarış şekli budur.Bunu başardığınızda taraftarların alkışlarına ve coşkulu tezahüratlarına mazhar olursunuz.Her zaman planjonla topu yakalamak kolay olmuyor.Elinizden kaçırırsanız o an ki pozisyonda rakip futbolcuya topu kaptırır ve golü de yersiniz.Plonjon yaparken sakatlanmalar olabiliyor.Kaleciler bunu pek yapmak istemezler.Çok gerektiğinde yapılır.Çünkü kol dirsekleriyle diz kapaklarının sakatlanması söz konusu olabiliyor.
1975'de 6 ay Karagümrükspor'un genç takımında kalecilik yaptım.Bağcılara taşınınca o takımı bıraktım..Sonradan mahallelerde toprak saha ve halı sahalarda oynamaya devam ettim.Amatörlük lisansı maalesef alamadım.Çünkü rahmetli babam amatörde oynamama izin vermemişti.Ben de mahalle takımlarıyla vaziyeti idare ettim..Bir ara beni Giresunspor'a aldırmak isteyen bir hemşerimizden teklif geldi ama gitmedim.Zira bu teklif benim için biraz zordu.İstanbul'dan ayrılmak istemedim.Çünkü çalışıp emekli olmayı düşünmeye başlamıştım.Nihayetinde gayri resmi olarak futbol hayatına devam ettim...
Sizinle burada ilk defa bir futbol muhabbeti yapmış oldum...Nasıl, anlattıklarımı beğendiniz mi?:clap2:
Şimdilik diyeceklerim bu kadardır...