Bilinmeyen Menderes gerçekleri

tengiz

İhvan Forum Üye
Katılım
16 Ocak 2019
Mesajlar
214
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Çok bilinmeyen Menderes Gerçekleri




MENDERES GERÇEKLERİ.



Adnan Menderes, üç arkadaşıyla meclise verdiği bir önergeyle Türkiye siyaset sahnesinde boy göstermeye başladı..

.

Önerge bolca demokrasi, hak, hukuk, adalet, özgürlük gibi kelimeler içeriyordu. Ancak bu önerge mecliste görüşülen ”çiftçiyi topraklandırma yasası” esnasında bu yasaya karşı verilmişti.



Yasayla toprak ağalarının elindeki tarıma elverişli arazilerin 5000 dekardan, elverişsiz arazilerden ise 2000 dekardan fazlasının devletçe kamulaştırılıp topraksız köylüye dağıtılması amaçlanıyordu.



Adnan Menderes, Celal Bayar, Refik Koraltan ve Fuad Köprülü bu yasanın geçmemesi için önerge verdiler.



Adnan Menderes Aydın’da 30.000 dönümlük toprağa sahip olan bir toprak ağasıydı ve bu yasa kendi topraklarının da büyük bir kısmının kamulaştırılıp topraksız köylüye dağıtılması anlamına geliyordu.



Ancak bu yasaya karşı önerge verirken bolca demokrasi söylemi kullanıyordu. O önergeden sonra CHP’den ihraç edildi



Demokrasi ayaklar altında.



6 Eylül 1955 gecesi İstanbul’da bazı gazetelerin Selanik’te Atatürk’ün evine bomba atıldığını yazması üzerine azınlıklara saldırılar başladı.



Ağırlıklı olarak Rumlara karşı yönelen olaylarda resmi rakamlara göre 73 kilise, 8 ayazma, 1 havra, 2 manastır, 4 bin 340 dükkân, 110 otel ve lokanta, 21 fabrika ve 3 bin 600 ev saldırıya uğradı, biri papaz 15 kişi olaylar sırasında öldürüldü, yüzlerce kadın tecavüze uğradı.

Provokasyonu başlatan “Ekspres” isimli DP yandaşı gazete idi.



DP’den istifa eden Osman Bölükbaşı Kırşehir’den tekrar milletvekili seçilince Kırşehir il statüsünden ilçe statüsüne düşürüldü.



İsmet İnönü milletvekili seçilince seçim bölgesi Malatya ikiye bölünerek Adıyaman ili kuruldu.



1954–1958 yılları arasında hükümetin resmi açıklamasına göre 238 gazeteci iktidarı hedef alan yazılar yazdıkları için tutuklandı.

1957 seçimlerinden hemen önce, CHP ve Hürriyet Partisi’nin birleşme çabalarına karşı seçim ittifaklarını engellemek için yasa çıkarıldı.

Hükümet, CHP’li bazı milletvekillerinin bazı cuntacı subaylarla sürekli temas halinde olduğu istihbaratını ileri sürerek bu durumu soruşturmak için ”Tahkikat Komisyonu”nu kurdu. 15 DP milletvekilinden oluşan komisyon hem suçlama hem de yargılama hakkına sahipti ve kararlarına itiraz edilemiyordu.

Ayrıca uygun gördüğü toplantıları ve yayınları yasaklama hakkına sahipti.

28 Nisan 1960 tarihinde İstanbul Üniversitesi öğrencisi Turan Emeksiz hükümete karşı düzenlenen bir protesto mitinginde polisin açtığı ateş sonucu öldü.

Hüseyin Onur ise sol bacağı kesilerek kurtarıldı. 1951 yılında Halkevleri kapatıldı.
1948′de kurulan imam hatip kursları imam hatip liselerine dönüştürüldü.
1958’de Fransa’ya karşı bağımsızlık savaşını kazanan Cezayir’in bağımsızlık oylamasında “Fransa’nın içişleri” denilerek çekimser oy kullanıldı.
Hukukun üstünlüğünü savunan Yargıtay üyeleri resen emekli edildiler.
NATO üyeliği başladı, ABD işbirlikçiliği zirvede. 1951 yılında Türkiye’nin Kore Savaşı’nda Birleşmiş Milletler kuvvetlerine Türk Tugayı ile katılmasına karar verildi.

Bunun sonucunda, Türkiye 1952′de NATO’ya tam üye olarak kabul edildi. Aynı yıl NATO’nun isteği üzerine komünizme karşı gayri-nizamı harp yapacak Seferberlik Tetkik Kurulu, daha sonraki adıyla Özel Harp Dairesi kuruldu ve sonraki yıllarda işlenen faili meçhul cinayetler, derin devlet uygulamaları olarak hatırlanan her olayın arkasında bu kurum çıktı. (Kurumun adı Ergenekon davalarında sıkça hatırlatılıyor da, kökenine gelince es geçiliyor).
bbc6a5dc69fd79104ee20691a3dba27b0468f880039a50a9cf4830b2662efa9b.jpg

Ekonomide elverişli uluslararası koşulların yaşattığı geçici saadet yıllarının ardından 1958’e gelindiğinde durum felaketti. O yıl dolar 9 liraya kadar yükseldi.

Dış borçlar ödenemez hale gelince hükümet moratoryum ilan etti. IMF ile ilk stand-by anlaşması bu dönemde yapıldı. Çeşitli sanayi kuruluşları ya özelleştirildi ya da ekonomik olmadıkları gerekçesiyle kapatıldı.

Uçak ve uçak motorları fabrikası, tank fabrikası, silah fabrikası NATO standartlarına uymadığı gerekçeleriyle kapatıldı. ABD’den Sovyetlere karşı mücadelede kullanılmak üzere Marshall Yardımı alındı. Uygulanan serbest piyasa ekonomisi sonucunda halk hızla yoksullaştı, zengin azınlıkla yoksul halk arasındaki uçurum hızla büyüdü.

******************************


Aydın’da, 1930′da kısa süreli “Serbest Cumhuriyet Fırkası”nın bir kolunu organize etti.
Bu partinin kapatılmasından sonra Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) katıldı.(1931) 1945 yılında parti içi muhalefetten dolayı ihraç edildi.
Bu muhalefeti neydi biliyor musunuz?
Köylülerin toprak edinmesini ön gören yasayaydı.
Bugün cemaatin ve Mason localarının kahraman yapmaya ve övgüler düzmeye çalıştığı bu adam bir toprak ağasıydı ve bırakın köylüyü sevmeyi,onları sadece birer köle olarak görmekteydi.
Daha sonra gizli yapılanma Masonların ve dönemin sözde evliyası Said-i Nursi’nin destekleri ile başbakanlığa kadar yükseldi Menderes ve asıl ihanet sürecide başlamış oldu.
Amerika'nın talimatıyla tarikatçı düzenlemeler yapan,Türkiye'yi Nato'nun kucağına atan,Derin devletin kurulmasına izin veren,Kemalist devrimin devamında ülkeyi emperyalistlerin yarı sömürgesi yapan bu adamın ihanetine bakalım şimdi:



1-Amerikadan borç alarak bizi büyük bir uçuruma soktu.

2-Meclise bile sormadan Kore’ye asker gönderdi.

3-NATO’ya girdi,bunun sonucunda Türkiye’de Amerikan Üsleri kuruldu, uçak fabrikalarımız
kapatıldı.

4-Medyaya baskı uyguladı, muhalif medyalar 1 hafta açık 3 ay kapalı yapıldı.

5-200 gazeteciyi bir gecede içeri aldı.
Sebep muhalif duruşlarıydı(susturdu)

6-“ABD”nin Komünizme karşı İslam” stratejisi ile(bunu ABD doğrulamıştır) Türkiye’de 1950’de “dinsel bir söylemle” iktidara gelmiş ve ilk işi kendini oraya getirenlere minnet borcunu ödemek olmuştur.
1956'da emri ile Mason localarını açmış ve Said-i Kürdi’nin üzerindeki yasak ve tutuklama kararlarını kaldırmıştır.

7-Yabancı petrol şirketlerinin adamı Max Ball’e hazırlatılan ve petroldeki devlet tekelini kaldıran “Petrol Yasası” aynı yıl TBMM’de kabul edilir. Yasanın değiştirilen 136. maddesinde; “Bu yasa yabancı şirketlerin izni olmadan değiştirilemez” deniliyordu. (yani satıldık yıl:1954)

8-Vergi Muafiyetleri Anlaşması: 23 Haziran 1954
Yalnızca Amerikalıların yararlandığı bu anlaşma, Türkiye’deki ABD varlığını adeta devlet içinde devlet haline getiriyor ve ABD şirketlerine vergisiz, gümrüksüz, denetimsiz ve yargı organlarından uzak, yasa üstü bir statü tanıyordu.
1959 yılında millileştirme işlemlerinde muhatabın ABD olmasını kabul eden, İstimlâk ve Müsadere Garantisi Anlaşması yasalaşır.

9-Tarım Ürünleri Antlaşması: 12 Kasım 1956 yılındaki Antlaşmaya göre, ABD Türkiye’ye 46.3 milyon dolarlık buğday, arpa, mısır, dondurulmuş et, sığır eti, konserve, donyağı ve soya yağı satacaktı. Bir tarım ülkesi olan Türkiye’nin ürettiği bu temel ürünler, ABD gibi gelişmiş bir ülkenin, eşit olmayan rekabetine terk ediliyordu.

10-ABD’ye Askeri Müdahale Yetkisi Veren Antlaşma: 5 Mart 1959 Demokrat Parti döneminde imzalanan sayısı ve niteliği bilinmeyen antlaşmalardan en önemlisi, metni tam olarak açıklanmamış olan bu antlaşmada çok ciddi yükümlülükler altına giriliyor, ABD’ye Türkiye’ye askeri müdahale yetkisi veriliyordu.
ABD’ye “Türkiye’nin siyasi bağımsızlığına ve toprak bütünlüğüne karşı yapılacak her türlü tehdidi çok ciddi bir biçimde araştırmak” görevi veriliyor, takip eden altı maddede ise: ABD’nin “doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak; tecavüz, sızma, yıkıcı faaliyet, sivil saldırı, dolaylı saldırı hallerinde” Türkiye’ye müdahale etmesi kabul ediliyordu. Dolaysız saldırı, dolaylı saldırı, tecavüz ve özellikle sivil saldırı gibi kavramların ne anlama geldiği açıkça tanımlanmamış, bunlar ABD’nin yorumuna bırakılmıştı.
Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu, 4 Nisan 1960′ta bu gerçeği kabul edecek ve yaptığı açıklamada bu konudaki takdir hakkının Amerikalılara ait olduğunu söyleyecektir.

Yer altı kaynaklarımızdan tarım ürünlerimize varıncaya kadar bütün kaynakları, ABD’ye peşkeş çeken bu it,bizi ABD’nin 51. eyaleti yapmayı amaçlıyordu.
Bugün kahraman ilan edilmesinin sebebi de kendi gibi Mason bir başbakanın bizi yönetiyor olmasındandır.
Günümüzde Sadece ABD ve Masonlar Menderes’e vefa borcunu ödemektedirler.

_______________________________________
MEHMET ŞAMİL TÜRKİSTAN

kaynaklar:
BEHRAMOĞLU, Namık (1973), Türkiye Amerikan ilişkileri (Demokrat Parti
Dönemi), Yar Yayınları,
BERBER, Engin (2007), Türk Dış Politikası Çalışmaları, Bilgi Üniversitesi
Yayınları,
BiRGiT, Orhan (2006), Evvel Zaman içinde
GÜMÜŞ, Okan – SEVi, Aziz (1996), Uluslararası ilişkiler Sözlüğü
HARRIS, George S. (1972), Troubled Alliance, American Enterprise Institute for
Public Policy Research, Washington D.C
ÖKÇÜN, Gündüz – ÖKÇÜN, Ahmet (1974), Türk Antlaşmalar Rehberi (1920-
1973), Ankara Üniversitesi SBF Yayınları
PULLIAM, Eugene (1958), “Are we too late in the Middle East?” Arizona
Republic, Phoenix.
SANDER, Oral (1979), Türk-Amerikan ilişkileri (1947-1964), Ankara Üni. SBF
Yayınları,
SÖNMEZOĞLU, Faruk (1996), Uluslararası ilişkiler Sözlüğü, Der Yayınları,
SÖNMEZOĞLU, Faruk (2006), Türk Dış Politikası, Der Yayınları

*************************************************

Menderesin asıl asılma sebebi mason localarını açması olabilir mi?
 
Üst