Benzinde İndirirm Devam Ediyor

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Akaryakıt dağıtım şirketleri, benzin satış fiyatlarında litrede ortalama 6 kuruş indirim yaptı.

İndirimlerden sonra, dağıtım firmalarının belirlediği fiyatlar, rekabet ve serbesti nedeniyle şirketler ve kentlere göre küçük çaplı değişiklikler de gösterdi.

İndirimden sonra İstanbul'da benzinin litresi 4,14-4,16 liradan 4,08-4,09 liraya düştü.

HAZİRAN'DAN BU YANA YÜZDE 20 İNDİRİM

Ham petrol fiyatlarında gerilemeye bağlı olarak, geçen yılın haziran ayında litresi ortalama 5,14 lira olan 95 oktan kurşunsuz benzinin fiyatına son 7 ayda yaklaşık yüzde 20 indirim yapıldı.

DEPODA 45 LİRA DAHA UCUZ OLACAK

Haziran ayından bu yana gelen indirimlere göre 45 litrelik bir depo Haziran ayında 231,3 liraya dolarken bugün 45 litrelik bir depo 186,3 liraya dolacak. İndirimlerin sonunda artık benzine 45 litrelik depo benzine 45 lira daha az ödeyecek.

PETROL VARİL FİYATI MART 2009 SEVİYESİNDE

Brent türü ham petrol, 115 dolar seviyesinde olduğu geçen yılın Haziran ayından bu yana yaklaşık yüzde 60 değer kaybederek, dün 46 doların altına geriledi. Böylece petrolün varil fiyatı, Mart 2009'dan bu yana en düşük seviyesini gördü.

İZMİR VE ANKARA FİYATI

İndirimlerden sonra İzmir'de benzin fiyatlar 4,16-4,17 liradan 4,11-4,12 liraya geriledi. Ankara'da ise litresi 4,16-4,17 liradan satılan 95 oktan kurşunsuz benzinin fiyatı 4,10- 4,11 lira oldu

http://www.ensonhaber.com/benzine-bir-indirim-daha-geldi-2015-01-14.html
 

can feda

Profesör
Katılım
11 Ocak 2015
Mesajlar
1,014
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
dünya...
Benzinli araba kullanan biri olarak kesinlikle yeterli değil bu düşüşler...indirimler azar azar geliyor...haziran 2014'te brent petrol'ün varili 115$ seviyesinde idi...bugün şu saatlerde ise 46$ seviyesinde...buradaki düşüş gözönüne alındığında hazirandan bu yana yapılan %20 indirim çok az oluyor...inşAllah bir an önce daha da düşürürler...
 

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
24,988
Tepkime puanı
1,501
Puanları
113

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
24,988
Tepkime puanı
1,501
Puanları
113
Sayın @can feda

Dolardan kaynaklanan farkı da hesaba katmak gerek.

2009 da dolar ortalama 1.50 TL iken şimdi 2.30 TL seviyelerinde.

Bu durumda 2009 da ki benzin fiyatının üzerine dolardan kaynaklanan %50 bir fark eklememiz gerekir.

Ama bunu eklesek bile bugünkü petrol fiyatları yüksek.

Selam ve dua ile...
 

can feda

Profesör
Katılım
11 Ocak 2015
Mesajlar
1,014
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
dünya...
Sayın @can feda

Dolardan kaynaklanan farkı da hesaba katmak gerek.

2009 da dolar ortalama 1.50 TL iken şimdi 2.30 TL seviyelerinde.

Bu durumda 2009 da ki benzin fiyatının üzerine dolardan kaynaklanan %50 bir fark eklememiz gerekir.

Ama bunu eklesek bile bugünkü petrol fiyatları yüksek.

Selam ve dua ile...

Tamam katalım ama bunun için 2009a neden gidelim...Petroldeki sert düşüş trendi 2014 haziran ayı gibi başladı...2014 haziran ayında 115$ seviyesinde...o zamanın merkez bankası verilerine göre ise dolar kuru 2.12 civarında...Bugün gelinen noktada ise şu anda petrolün varili 46$ seviyesinde...dolar kuru ise 2.29 seviyesinde...dolar kurunu katsak bile halen çok fazla fiyat...tabi üzerindeki vergilerde hayli fazla...olan vatandaşa oluyor ne yazık ki... :(
 

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
24,988
Tepkime puanı
1,501
Puanları
113
Haklısınız...

Söyleyecek sözüm yok...

Benzinin fiyatının şuan çok çok daha aşağıda olması gerekirdi.

Bunu söylediğimizde verdikleri cevap: ''Daha eski fiyattan aldığımız benzin bitmedi, o nedenle düşüremiyoruz.''

Ama artış olurken ''Daha eski fiyattan aldığımız benzin bitmedi.'' demiyorlar, anında fark yansıyor.

Selam ve dua ile...
 

kilicarslan

Kıdemli Üye
Katılım
14 Mar 2013
Mesajlar
4,054
Tepkime puanı
41
Puanları
0
dün aksam baktim; dizel 1,06 € , Benzin 1,21 €. Epey ucuzladi dedim.
Bu Sabah da 7 cent artmis.
Borsa gibi inip cikiyoo Türkiyede de böylemi ?
 

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
24,988
Tepkime puanı
1,501
Puanları
113

Allah işini gücünü rast getirsin...

Enteresan adamsın vesselam...

nicolascageconfusedemotions.gif
 

Ebu Computer

Kıdemli Üye
Katılım
11 Haz 2013
Mesajlar
24,988
Tepkime puanı
1,501
Puanları
113
Sayın @kilicarslan

Şimdi şöyle bir durum var; $ karşısında € sürekli değer kaybediyor.

Bu nedenle $ yükseldikçe € düştükçe sizde yakıt fiyatları yükseliyor.

Neticede petrol fiyatları $ üzerinden.

Selam ve dua ile...
 

kilicarslan

Kıdemli Üye
Katılım
14 Mar 2013
Mesajlar
4,054
Tepkime puanı
41
Puanları
0
Sayın @kilicarslan

Şimdi şöyle bir durum var; $ karşısında € sürekli değer kaybediyor.

Bu nedenle $ yükseldikçe € düştükçe sizde yakıt fiyatları yükseliyor.

Neticede petrol fiyatları $ üzerinden.

Selam ve dua ile...

dollar olayinda haklisin kardeste..

Bunlar gicikligina yapiyor ya. Hep böyle.. Aksamlari belli bir saatten sonra ucuzluyor. Mesela Saat 16 da aliyorum carsiya giderken , dönüste 1 Saat sonra 5 cent artmis. Sabahki fiyatla aksamki fiyat arasinad bazen 10 cent fark oluyor.
Homurdanan cok oluyor ama iste devlet pek birsey yapamiyor.
 

Dua Nur

Kıdemli Üye
Katılım
29 Nis 2007
Mesajlar
37,459
Tepkime puanı
247
Puanları
0
Benzine ve motorine bir indirim daha

Dün benzine gelen 6 kuruş indirimden sonra bugün hem benzin hem motorine bir indirim daha geldi.

Benzinin litresine 3 kuruş, motorinin litresine 9 kuruş indirim yapıldı.

İndirim sonrasında İstanbul'da 95 oktan benzin fiyatı4,10 TL'den 4,07 TL seviyelerine, 3,63 TL olan motorin fiyatı 3,52 TL'ye düştü.

Ankara'da ise 4,11 TL seviyelerinde olan bir litre 95 oktan benzinin litresi 4,08 TL'ye, 3,67 TL olan motorinin litresi 3,58 TL'ye geriledi.

http://ekonomi.haber7.com/sektorler/haber/1272685-benzine-ve-motorine-bir-indirim-daha

Sabahtan beri indirim iyi haber:)))
 

kübranur

Paylaşımcı
Katılım
25 Tem 2011
Mesajlar
194
Tepkime puanı
6
Puanları
0
Petrol fiyatlarındaki düşüşün muhtelif nedenleri vardır. Siyasi amaçlar dikkate alınmadığında bunlardan en bariz olanı, bu faktörlerin en önemlisi ekonomiktir. Bir diğer neden ise siyasi etkiye sahip olan kimsenin/devletin çıkarları doğrultusunda ekonomik faktörü harekete geçirmesi olan siyasi faktördür. Siyasi maksatlardan yoksun olan ekonomik faktör; petrole yönelik arz ve talebin artışı ve azalmasını, petrol bölgesinde yaşanan gerginlikleri özellikle de çevresinde askerî yönden sıcaklığa sahip sorunlar ile petrol piyasasında yaşanan spekülasyonları ve petrol ithal ve ihraç eden devletlerin ekonomilerinin zayıflamasına yönelik açıklamaların istismar edilmesi gibi hususları kapsar. Siyasi çalışma yapan devletin maslahatı doğrultusunda iktisadi faktörü etkileyen siyasi amil kapsamında yapılan işler şunlardır:
A- Ekonomik bir ihtiyaç olmadan üretimin artırılması veya petrol rezervinin büyük bir miktarının satışa sunulması.
B- Rekabet eden devletlerin özellikle de bütçe gelirleri petrol fiyatlarına dayanan devletlerin siyasetini etkilemek için fiyatın düşürülmesi
C- Normal petrol fiyatlarıyla kıyaslandığı zaman kaya gazı üretim maliyetlerinin daha pahalı ol-ması için ham petrol fiyatlarını kaya gazı üretim maliyetlerinin altına indirmek.
Bu konularla ilgili birtakım bilgileri sunduktan sonra petrol fiyatlarında görülen düşüş sebepleri hakkında görüşümüzü söylemek doğru olacaktır.
Birincisi: Siyasi maksatlardan yoksun olan ekonomik faktör:
1- Arz ve talep: Petrol herhangi bir mal gibidir ve fiyatı arz ve talep tarafından belirlenir. Petrol piyasası ihtiyacından fazla arzla karşılaşırsa fiyatı düşer. Petrol ithal eden ülkelerin ekonomilerindeki kriz nedeniyle talep geri döner. Çünkü kriz içindeki bir devletin fiyatı yüksek olan petrolü alım gücü azalır. Dolayısıyla talebin azalmasına bağlı olarak fiyat düşer. Bunun tersi durumda yani petrole yönelik talep arttığı zaman ise onun fiyatı yükselir.
2- Gerilimler ve askerî sıcaklığı olan bölgeler: Petrol fiyatları üzerinde etkili olan bir başka etken daha vardır. Bu etken, petrol üretim bölgelerinde yaşanan gerginlikler veya savaşların neticesinde petrol piyasalarında arz sıkıntısının yaşanabileceğine dair beklentilerin bulunmasıdır. Bu nedenle orta doğudaki petrol bölgelerinde yaşanan jeopolitik gerginlikler petrol fiyatlarının yükselmesine neden olmaktadır. Bunun yanında ise petrol arzında ve talepte herhangi bir değişiklik olmamaktadır. Buna bağlı olarak da petrol arzında yaşanması muhtemel iptallerin olması korkusuyla fiyatlar yükselme eğilimine girer. Gerginlikler sakinleştiğinde ise petrol fiyatı düşer ve önceki fiyatına veya gerçek fiyatına geri döner. Örneğin 2012 yılının Şubat ayında Yahudi varlığı, Amerika ve İran arasında savaş gerginliği petrol fiyatlarının yükselmesine neden olmuştur. Fors dergisi bunu şöyle anlattı: "Yıllardan bu yana petrol fiyatları en yüksek seviyesine ulaşacak olmakla birlikte bunun en büyük nedeni jeopolitik endişelerdir. Zira İran, bir defa daha askerî çatışma masasına konuldu." [İran'ın saldırısı Birleşik Devletlerde Durgunluğa Neden olacaktır, Forbes dergisi, Şubat 2012]
3- Spekülasyonlar ve Ekonomik Verilerin İstismar Edilmesi: Petrol arz veya talebinde herhangi bir değişiklik dikkate alınmadan Birleşik Devletler ve Çin gibi petrol ithal veya ihracında etkili olan bazı ülkelerce olumsuz ekonomik verilerin ortaya konulması petrol fiyatlarının düşmesine neden olmaktadır. Bu durumda piyasa ekonomik neticelerin yavaşlamasından endişe etmeye başlar ve kaçınılmaz bir şekilde petrol tüketiminde gerilemenin yaşanacağı, buna bağlı olarak petrol fiyatlarının düşeceği şeklinde yorumlanır. Spekülatörler ise kâr elde edebilmek için petrol fiyatlarının düşmesi ve yükselmesine ait gelişmeleri gözetleme, fırsatı değerlendirme beklentisi içine girerler. Bunun neticesi olarak da arz ve talep çerçevesinde petrol fiyatları etkilenir.
Ekonomik veriler ve spekülasyonlar, Rusya, Kanada, Suudi Arabistan ve diğerleri gibi petrol üre-ten ülkeler, Çin ve Japonya gibi petrol ithal eden ülkeler, ExxonMobil ve BP gibi değişik ülkelere ait petrol şirketleri, OPEC ve spekülatörler olarak bilinen petrol tüccarı olan karteller için iki esasi oyuncudurlar. Bunların her birinin petrol fiyatları üzerinde etki gücü vardır. Bu grupların tümünün petrol fiyatları üzerinde petrolün arz ve talebi bakımından etkileri olduğu gibi spekülasyonlara bağlı olarak petrol fiyatları hakkındaki beklentiler yoluyla da etkileri olmaktadır. Ekonomik veriler ve spekülasyonlar ekonomik krizler neticesinde ilgili devletlerdeki fiyatlar üzerinde güçlü etki meydana getirirler.
İkincisi: Siyasi etkene sahip olan kimsenin/devletin çıkarları doğrultusunda ekonomik faktörü harekete geçiren siyasi faktör.
1- Kaya gazı konusu: Amerika, yeraltı kayalarının kırılması yoluyla çıkarttığı petrol nedeniyle dünya petrolünün en büyük kaynaklarından olan Suudi Arabistan ve Rusya'nın önüne geçti. 2014 yılı yazında Bank of Amerika, yağlı kayadan enerji çıkartması nedeniyle Rusya ve Suudi Arabistan'dan sonra Amerika Birleşik Devletleri’nin bu yıl dünyanın en büyük petrol üreticisi olacağını ve ülke ekonomisini canlandıracağını söyledi. Doğal gazdan ayrıştırılan sıvılarla birlikte Birleşik Devletler’in ham petrol üretimi bu yıl diğer ülkeleri geçti. Bu yılın ilk çeyreğinde günlük üretim 11 milyon varili aştı. [Birleşik devletlere, Suudi Arabistan'ı aşmasının ardından dünyanın en büyük petrol üreticisi olarak bakılmaktadır, Bloomberg, 4 Temmuz 2014]
Birleşik Devletler tarafından üretilen kaya gazında yaşanan devrim 2011 yılında yıllık olarak 5,5 milyon varil olan petrol üretim miktarını 10 milyon varilin üzerine çıkartmış ve böylelikle Suudi Arabistan'dan yapmış olduğu günlük petrol ithalatını 1,32 milyon varilden 878 milyon varile kadar düşürmüştür. Ancak kaya gazının sorunu üretim maliyetinin 75 dolar civarında olmasıdır. Bunun yanında doğal petrolün varil maliyeti ise 7 dolar civarındadır. Buna göre petrol fiyatları düştüğü zaman liderliğini Amerika'nın çektiği kaya gazı üreten ülkelerde ölüme neden olmaktadır.
2- Fiyatın düşürülmesi ekonomik bir gerekçeye dayanmayıp birbiri ile rekabet eden ülkeleri cezalandırmanın bir parçasıdır.
Burada küresel olarak önem kazanan devletlerarası iki sorun bulunmaktadır. İran'la yapılan nükleer pazarlıklar ve Rusya'nın Kırım'ı işgal konusu. Rusya ve İran bütçe gelirlerinde büyük ölçüde petrole dayanmaktadır. Dolayısıyla petrol fiyatlarının aniden yarısı oranında düşmesi bu iki soruna yönelik siyaseti de şüphesiz olarak etkilemektedir. Rusya'nın devlet bütçesi % 50 oranında petrol ve doğalgaz gelirlerine yani enerjiye dayanmaktadır. Hatta bazı değerlendirmelere göre bu daha da yüksektir. Bu nedenle ekonomide dengenin sağlanabilmesi için Rusya açısından petrol fiyatlarının 105 dolar civarında olması gereklidir. İran'ın bütçesi ise daha yüksek oranda petrol gelirlerine dayanmakta olup bu oran zaman zaman % 80'lerin üzerine çıkmaktadır. Bu durumda ise İran açısından petrol fiyatları varil başına 130 dolar civarında olmalıdır ki bölgesindeki sorumluluklarını ve içerideki projeleri yerine getirmesine yeterli olsun. Bu nedenle petrol fiyatının bu kadar düşmesi bütçesini ciddi anlamda etkilemektedir.
Üçüncüsü: Yukarıda yer verilen sebepler aşağıdaki hususları açığa çıkarmaktadır:
1- Siyasi maksattan uzak iktisadi faktör:
A- Son yıllarda arz ve talep neredeyse hiç değişmedi. Meydana gelen değişiklik ise ani düşüşü meydana getirecek düzeyde olmayıp çok hafifti. Hatta geçtiğimiz yaz aylarında dünya petrol fiyatı varil başına [Batı Teksas ham petrolü] oransal olarak 106 dolar civarında istikrar bulmuş ve yaklaşık dört yıl boyunca da bu seviyeyi korumuştu. Bu nedenle petrol fiyatlarındaki bu yüksek oranlı düşüşün tümüyle ekonomik faktörlerle yorumlanması mümkün değildir. 2004 yılından bu yana geçtiğimiz on yıl boyunca petrol üretimi günlük olarak 80 milyon varilin üstünde idi. 2013 yılı sonunda ise küresel petrol piyasasının günlük petrol üretimi 86,6 milyon varil oldu. Daha sonra bu üretim miktarları ve 2013 yılı sonunda da talep arttı. 2014 yılının ilk çeyreğinde ise yaklaşık arz ve talep birbirine yakın gerçekleşti. Uluslararası Enerji Ajansı'nın rakamlarına göre 2014 yılının ilk çeyreğinde ortalama arz miktarı 93,74 milyon ortalama talep de 93,08 milyon varile ulaştı. Bu rakamlara bakıldığında petrol arzındaki çok az miktardaki artışın geçtiğimiz dört yıl içerisinde petrol fiyatlarında düşük düzeyde birkaç dolarlık düşüşleri gerçekleştirdiği görülmektedir. Dolayısıyla geçmiş yıllar dikkate alındığında beş aylık süre içerisinde petrol fiyatlarındaki düşüşün başlıca sebebinin ekonomik etken ile açıklanması mümkün görülmemektedir.
B- Gerilimler ve askerî sıcaklık. Bu durumlar yeni değildir. Son dört yıldır neredeyse sabit kalmıştır. Bölgede yaşanan krizler petrol fiyatlarının ani olarak düşmesine neden olarak şiddette olmamıştır. Bölgedeki gerilimler ve galeyan 2011 yılından bu yana devam etmekte olup olaylarda ani bir değişiklik yaşanmamıştır. Dünyada ve bölgede yaşanan siyasi krizler çerçevesinde 1973 yılından bu yana yaşanan olaylarda olduğu gibi asıl olan; petrol fiyatlarında yükselme olaylarının yaşanmasıdır ki bu tip kriz zamanlarında bilinen bir husustur. Şu anda ise Ukrayna, Suriye, Irak ve Libya'da krizler şiddetlendiğine göre petrol fiyatlarının da varil başına 120 dolar düzeyine hatta bazı beklentilere göre de 150 dolar civarına yükselmesi gerekirdi. Petrol fiyatlarında alışılmadık bir şekilde yaşanan düşüşün tek sebebi ekonomik nedenler olsaydı -çünkü krizler ve savaşlar ikmal yollarını etkilemektedir- arzı azaltır buna bağlı olarak da fiyatlar yükselirdi, düşmezdi. Öyleyse petrol fiyatlarının düşmesine neden olan başka faktörler bulunmaktadır.
C- Spekülasyonlar ve ekonomik verilerin istismar edilmesi. 2008 yılından bu yana ekonomik krizler ve işler şiddetlendiğinde petrol fiyatları yerinde saymış, şiddetlenmemiş tam tersine bir miktar iyileşmiştir. Yine bu nedenle de sadece ekonomik faktörün, petrol fiyatlarının düşmesinin başlıca sebebi olduğu söylenemez. Dolayısıyla beş aylık süre içerisinde petrol fiyatlarının yaklaşık olarak % 50 oranında düşmesinin başka bir nedeni vardır.
2- Siyasi Etkene Sahip Olan Kimsenin Çıkarları Doğrultusunda Ekonomik Faktörü Harekete Geçi-ren Siyasi Faktör.
A- Kaya Gazı Konusu: Bir varil kaya kazı çıkartma maliyeti 70-80 dolar civarındadır. Modern tek-nolojiler kullanılarak bu maliyet 50-60 dolarlar civarına düşürülebilir. Bir araştırma şirketi olan IHS şirketi geçtiğimiz yıl itibariyle bir varil kaya gazının üretim maliyetinin 70 dolardan 57 dolar civarına düşürülebileceğine inanmaktadır. Zira petrolcüler kuyuların daha hızlı bir şekilde kazılması ve daha fazla üretim elde edilmesini öğrenmişlerdir. [Kaya gazı karşıtı senatörler, Ekonomist dergisi Kasım 2014] Bu nedenle petrol fiyatlarının 40 ila 50 dolar civarına kadar düşmesi kaya gazı üretiminin dikkate alınmamasını gerektirmektedir. Hatta petrol fiyatları 60 ila 70 dolar civarında olsa dahi kaya gazı üretimi yine rantabl olmayacaktır. Çünkü ekonomik fayda, fiyat ile maliyet arasında münasip bir farkın bulunmasını gerektirir. Bu nedenle OPEC'in üretimini azaltmaması veya Suudi Arabistan'ın üretimini en uygun seviyeye indirmemesi petrol fiyatlarındaki düşüşün sebeplerindendir. Zira tabii petrol fiyatlarının yüz dolarların üstüne çıkması nedeniyle Amerika'nın kaya gazı üretmeye başladığı bilinmektedir. Dolayısıyla tabii petrol fiyatlarının düşmesi kaya gazı üretimini kârlı olmaktan çıkartmıştır.
Doğal petrolün üretim maliyetinin 7 dolar civarlarında olması nedeniyle petrol fiyatlarındaki dü-şüklüğe tahammül edebilirken yukarıda da değindiğimiz gibi kaya gazı üretim maliyetlerinin bunun kat kat fazla olması bu maliyete tahammül edememektedir. Bu nedenle doğal petrol fiyatları ne kadar düşük olursa olsun yine kârlıdır. Suudi petrol bakanı Ali en-Naîmî'nin dediği gibi: "Küresel piyasalarda petrolün varil fiyatı 20 dolarlar düzeyine inmiş olsa dahi OPEC üretimini kesinlikle azaltmayacaktır." [el-Cezire; 24.12.2014] Yine şu açıklamayı yaptı: "OPEC'in ve aynı şekilde Suudi Arabistan'ın payı yıllardan bu yana değişmemiş olup günlük olarak 30 milyon varil civarındadır. Bunun 9,6 milyon varili Arabistan'a aittir. Bu arada OPEC dışında kalan ülkelerde de üretim artışı yaşanmaktadır."
Diğer taraftan Suudi Arabistan'da şu anda yönetimde bulunan kral Abdullah'ın İngilizlerle kuvvetli ilişkileri bulunmaktadır. Buna göre Suudi Arabistan'ın üretimi azaltmaması ve bu hususta OPEC üzerinde baskı kurması, kaya gazı üretiminde Amerika'yı etkilemek için Suudi Arabistan ile ittifak yapan İngiliz siyasetinin gereği olduğunu söylememiz mümkündür.
B- Amerika, OPEC ülkeleri içinde en büyük paya sahip olan Suudi Arabistan'ın etkisiyle OPEC'in bu yönde bir yol takip ettiğini öğrendi. Özellikle Petrol Üreten Ülkeler Örgütü [OPEC]'in 27 Kasım 2014 tarihinde Viyana'daki merkezinde yapılan toplantıda petrol fiyatlarını desteklemek için üretimin azaltılmasında ittifak etmediler. Üretimin azaltılmasına Suudi Arabistan'ın karşı çıkması nedeniyle böyle bir kararın alındığını öğrenen Amerika Dışişleri Bakanı Kerry, 11 Eylül 2014 tarihinde Suudi Arabistan'a ziyarette bulundu. Suudi Arabistan kralı sarayında bulunmadığı için bu ziyaret kralın yazlığında gerçekleşti. Medya organları ise bu ziyaret için başka sebeplerden bahsettiler. Ancak karineler ziyaretin konusunun petrol ve petrol fiyatları olduğunu göstermektedir. Nitekim bu ziyaretin ardından Suudi Arabistan, Eylül ayının geri kalan günlerinde günlük petrol üretim miktarını 100 bin varile çıkarttı. Kasım ayının ilk haftasında Suudi Arabistan petrol fiyatını varil başına 45 sent düşürdü. Bu durum petrol fiyatlarını çok hızlı bir şekilde varil başına 80 dolara düşürdü. Amerikan dışişleri bakanlığından üst düzey bir yetkili küresel petrol ikmalinin toplantı (Kerry-Abdullah görüşmesi) esnasında konuşulduğunu tekit etti.
Suudi Arabistan'ın üretim miktarını azaltması hususunda ikna olmamasının yanında bir de fiyat-ların düşmesine muvafakat ettiğini açıklaması, Kırım'ı işgal eden Rusya'yı ve aynı zamanda da nük-leer çalışmalar yönünden İran'ı etkiledi. Amerika, bu iki bahanenin Suudi Arabistan'ın rızasıyla oluştuğu görüşündedir. Ancak petrol fiyatlarının 80 dolar civarına düşmesinin de görünüşe bakılırsa Suudi Arabistan'ın muvafakati veya muvafakat edeceğini göstermesiyle meydana geldiğini düşünmektedir. İngiliz Times dergisi 16 Ekim 2014 tarihinde şu ifadelere yer verdi: "Suudi Arabistan kaya gazı üretiminin dikkate alınmaması için petrol fiyatlarının 80 dolara düşürülmesiyle dikkatlice hesaplanmış bir pozisyon almıştır. Dolayısıyla bu durum Amerika'yı Suudi Arabistan'dan yeniden petrol almaya ve kaya gazını piyasadan çekmeye sürüklemiştir." Bu söz, başka ülkelerin zarar etmelerine rağmen mali krizden kurtulmak için ekonomisini canlandırmaya çalışan Amerika'ya karşı durması için İngilizlerin Suudi Arabistan'ın arkasında durdukları ve destekledikleri cümleleri ile tamamlanmaktadır. Zira şu andaki Suudi ailesinin başındaki Abdullah yönetimi İngilizlerin gemisinde yer almaktadır.
Bu arada ise Amerika, fiyatların düşürülmesi hususunda Suudi Arabistan'ı ikna ettiği görüntüsünü verdi. Aynı şekilde Kırım'ı işgal ettiği Rusya üzerinde ve nükleer enerji dosyası nedeniyle de İran üzerinde Avrupa'yı ciddi baskı kurmamakla suçladı. Petrol fiyatlarındaki düşmenin iki devletin de bütçesini etkilemiş olması Amerika tarafından yönlendirilen bu suçlamanın doğru olmadığını göstermektedir. Bu ABD’nin Rus muhalifleri ikna edemediğinin de delilidir. Zira yakın zamanda, Mart ayında milyarder George Soros, Kırım Yarımadasını topraklarına kattığı için petrol fiyatlarının düşürülmesi aracılığıyla Rusya'nın cezalandırılmasını önermiştir. İşte böylece Kerry, belli sınırlara kadar petrol fiyatlarının ucuzlamasına muvafakat ettiğini göstermeye çalışmış sonra da vakıası olmayan bir durum için Ruslara karşı Ukrayna ile yardımlaştığı hususunda Avrupa ve Rus muhalifleri aldattı.
Amerika bunda ilk defa başarılı olamadı. Zira rüzgârlar, birkaç ay içerisinde petrol fiyatlarını 60 dolar düzeylerine düşürecek şekilde gemileri sürükledi. Suudi Arabistan üretimin azaltılmamasında ısrarcı oldu. Tam tersine üretimi artırdı. Bunların tümü petrol piyasasında tepkisel bir etki meydana getirdiği gibi petrol fiyatları üzerinde de manevi bir etki meydana getirdi.
Dördüncüsü: Şu anda beklenen nedir?
1- Fiyatların eski haline dönmesinin zorlaştıran hususlar bulunmaktadır.
2- Ancak fiyat düşüşlerinin devam etmesi her iki taraf üzerinde de etki meydana getirir.
A- Bu etki Suudi Arabistan'da, arkasında bulunan Avrupa'da ve özellikle de İngiltere'de hissedilir. Zira bu yıla ait Suudi Arabistan'ın 860 milyar riyal olan harcama bütçesi yaklaşık olarak 145 milyar riyal açık vermiştir. Bu da 40 milyar dolar civarında bir rakamdır. Petrol fiyatlarında yaşanan düşme nedeniyle gerçekleşen bu açık içerideki projeleri de etkileyecektir. Petrol fiyatlarının düşmesinden kaynaklanan bütçe açığı nedeniyle içerideki projelerden en önemlisini oluşturan İngiltere'nin Suudi Arabistan'a yapacağı ihracat özellikle de silah alımları üzerinde etkili olacaktır. Zira 2012 yılı itibariyle İngiltere'nin Suudi Arabistan'a yapmış olduğu ihracat 7,5 milyar sterline ulaşmıştır. Suudi Arabistan'da yatırım yapan ve sayıları 200'e varan şirketleri tarafından gerçekleştirilen yıllık 11,5 milyar sterlin tutarındaki yatırımlar bu rakamın dışında yer almaktadır. Dolayısıyla petrol fiyatlarında düşme nedeniyle zayıflayacak olan Suudi Arabistan'ın gücü bunlar üzerinde de etkili olacaktır. Çünkü Suudi Arabistan'ın bütçe gelirlerinin % 89'u petrol gelirlerinden meydana gelmektedir. Dolayısıyla petrol fiyatlarındaki düşüş bu yöndeki bir etkiyi kaçınılmaz hale getirecektir.
B- Diğer taraftan petrol fiyatlarında düşüşün devam etmesi Amerika'nın kaya gazı üretimini etkileyecektir. Zira geçtiğimiz yıllarda petrol fiyatlarında yaşanan yükselmeler nedeniyle Amerika'da yağlı kaya gazı üretimi için milyarlarca dolar tutarında yatırımlar yapılmış ve 2008 yılından bu yana günlük olarak 4 milyon varil kaya gazı üretimi yapılmaktadır ki bu rakam, dünya petrol üretiminde etkili bir oran oluşturmaktadır. Petrol fiyatlarının düşmesi, Amerika'da ekonomiyi canlandırmasına rağmen kaya gazı üretiminden kaybettiği bunun çok çok üzerindedir. Dolayısıyla Avrupa, Suudi Arabistan ve OPEC'in Amerika'nın yatırımlarını baltalamayı bırakmaları kolay değildir.
3- Buna göre Amerika, ya kaya gazı üretim maliyetlerini düşüreceği teknikler bulacak ve böylelikle petrol fiyatlarındaki düşmeye rağmen kaya gazı üretimi kârlı olmaya devam edecektir ki petrol fiyatlarında düşme devam ettiği sürece bu kolay bir iş değildir. Görünüşe bakıldığında da petrol fiyatlarındaki düşme durmayacak, devam edecektir. Nitekim 07 Ocak 2015 tarihinde yani bugün petrolün varil fiyatının 50 doların altına düştüğü açıklandı. Ya da Amerika, doğrudan Suudi Arabistan'a yüklenecek, orada birtakım krizler meydana getirecek ve bütçesindeki açığı çok daha fazla artıracak ve buna bağlı olarak da Suudi Arabistan petrol üretimini azaltacak, ardından da petrol fiyatlarını yükseltecektir. Yahut üretimini azaltmasının ardından OPEC'in üretimde azaltmaya gitmesi ve petrol fiyatlarının yükselişe geçmesi için İngiltere'nin Suudi Arabistan üzerinde baskı yapmasına karşılık Yemen ve Libya'da yaşanan krizler nedeniyle Amerika İngilizler üzerindeki baskıyı hafifletecektir. Bu üç durumun her birisi planlara daha doğrusu birtakım oyunlara muhtaçtır. Buna göre petrol fiyatlarındaki düşüşten kaynaklanan kriz, güçlü çatışmanın neticelerine veya kapitalist metoda göre orta bir yol üzerinde pazarlık yapılmasına göre yükselme ve düşmelerle çekim mahalli olmaya devam edecektir.
Beşincisi: Devletlerarası siyaset tökezleme ve sarsıntı yaşamaktadır. Bir krizden kurtulmasının ardından hemen bir başka kriz içerisine girmektedir. Bunların tümü dünyaya hükmeden ve bünye-sinde devletlerarası krizleri sürekli olarak taşıyan kapitalist sistemin bozukluğundan kaynaklanmaktadır. Bunlardan dolayı özel olarak insanlar genel olarak da devletler geçim sıkıntısı içine düşmektedirler. Bu fesat ve ifsat, huzursuzluk ve zahmet, sıkıntı kapitalist sistem hâkim oldukça devam edecektir. Allah'ın kulları üzerine farz kıldığı Rabbani nizam, bünyesinde adaleti ve huzuru barındıran Râşidî Hilâfet Nizamı hâkim olmadıkça, onun gölgesi var olmadıkça bu sıkıntılar kesinlikle çözülmeyecektir.
وَيَقُولُونَ مَتٰى هُوَ قُلْ عَسٰى اَنْ يَكُونَ قَريبًا "Ne vakit o? Diyecekler. De ki: Muhakkak olması yakındır." [İsra 51]
 

Ahmet

Çöl Aslanı
Katılım
26 Ağu 2006
Mesajlar
2,764
Tepkime puanı
224
Puanları
0
Yaş
38
Düşsün düşsün. Tez vakitte motorinde 2.99'u da görürüz inşallah.
 
Üst