Bedîüzzamân ve 3 Başpapaz

fetih66

Üye
Katılım
25 Kas 2006
Mesajlar
30
Tepkime puanı
0
Puanları
0
[FONT=Times New Roman, Times, serif]Bütün dünyâyı kontrolüne alan gizli zındıka komitesinin planlamasıyla Vatikan merkezli başlatılan 'dinlerarası diyalog', maalesef Müslümanlar arasında da kendisine destekçiler bulabilmiştir. İşin en üzücü yanı ise, bütün hayâtı şerîat-i Muhammediyye (asm)'ı müdâfaa uğruna harcanmış İslâm Müceddidi Bedîüzzamân Hazretlerinin bu mes'elede istismâr edilmesidir. Kendisini o zâta nisbet eden pek çok meşhûr ismin de 'diyalogçu' kesimde yer almaları, ister istemez hücûmların o zât-ı muhteremi de hedef almasına sebeb olmuştur. Diyalog seline kapılanlara karışmıyorum; zarâra rızâsıyla girene merhamet edilmez. Elbette bu milletin uyanık ferdlerinden gereği gibi mukábele göreceklerdir. Ammâ, bu yanlışa âlet edilen Bedîüzzamân Hazretlerinin bu diyalog mes'elesiyle yakından uzaktan ilgisi yoktur ve olamaz. Onun hayâtından üç kesite dikkatinizi çekip, papazlara olan tavrına bakarak o zâtı doğru değerlendirmemiz gerektiğinin altını çizeceğim. Osmanlı başşehrinin 1. Cihân Harbi sonunda İngiliz ve Fransız askerlerince işgál edilmesinden sonra, İngiliz Anglikan Kilisesinin Başpapazı, Şeyhülislâmlık dâiresine altı soru sorarak altı yüz kelime ile cevâb verilmesini istiyor. O zamân Dâru'l-Hikmeti'l-İslâmiyye a'zâsı olan Bedîüzzamân Hazretleri, boğazımıza ayağını bastığı dakikada böyle bir küstahlığa kalkışan Başpapaza, sâdece 'Bir TÜKÜRÜK' ile cevâb verileceğini söylüyor! Üstâdın bir Protestan Başpapazına tavrı budur! Şimdi de bir başka başpapazla ilgili iktibâs yapalım: 'Üstâd Bedîüzzamân (ra), Osmanlı devrinde Sultân Vahidüddin zamânında resmî bir toplantıda Fener Patriğini şöyle hakka da'vet etmiştir: 'Sen, Hıristiyan âleminin dînî lideri olduğun için mes'ûlsün! Bu mes'ûliyyetten kurtulmak için, Hz.Muhammed (asm)'ın peygamberliğini kabûl edeceksin; 'Benim de peygamberimdir' diyeceksin ve bu inancını da i'lân edeceksin.' ' 'Fener Patriği de o zamân Üstâd Bedîüzzamân Hazretlerinin bu teblîğini kabûl etmiş ve i'lân edeceğine söz vermiştir. Görüldüğü gibi, Üstâd Bedîüzzamân Hazretleri teblîğ makámında Fener Patriğini üç noktada hakka da'vet etmiştir: 1) Hz. Muhammed (asm)'ın peygamberliğini kabûl edeceksin. 2) 'Hz.Muhammed (asm) benim de peygamberimdir' diyeceksin. 3) Bu inancını da etbaına i'lân edeceksin.' (Reddü'l-Evhâm-2, Rahle Yayınları, s.78) Üstâdın bir Ortodoks Başpapazına tavrı da budur! 1950'den sonra ise Vatikan'a bir eserini göndermiştir. O eser ise, Kur'ân'ın 40 vecihle mu'cize olduğunu isbât eden '25. Söz' ile Rasûlullah (sav) Efendimizin üç yüz mu'cizesini anlatan '19. Mektûb'u ihtivâ etmektedir. Yâni, Papa'yı da Kur'ân'a ve Hz. Muhammed (sav)'e îmâna da'vet etmiştir ki; bunun adına 'diyalog' değil, 'teblîğ' denir. Üstâdın bir Katolik Başpapazına tavrı dahi budur! Ömrünü dînsizlikle mücâdele için geçiren bu İslâm âlimini istismâr edenlere bakıp da, onların bu zâtın sözlerini istismâr etmelerini ve şerîattan koparılmış yorumlarla dinlerarası diyalog yalanına âlet etmelerini ayırmadan Üstâd'a da hücûma kalkmak evvelâ hakperestlik olmaz. Diyalog mes'elesinin artık bu ülkeye bir ihânet ma'nâsı aldığını bugün bütün hamiyyetperverler görmektedir. Bizler de, Risâle-i Nûrları 'Kur'ân tefsîri' kabûl edenler olarak bu ihânetin karşısında yer aldığımızı gösteriyoruz. O büyük Müceddidi bu istismarcı tâifelerin elinden kurtarmak ise hepimizin üzerine bir vazîfedir. Şu üç Başpapaza olan tavrı, Bedîüzzamân Hazretlerinin aslâ bir diyalogçu olmadığının, İslâmın teblîğini esâs alan bir dîn âlimi olduğunun cerh edilemez delîlidir. 1. Cihân Harbi'nde Hıristiyan Rus ve Ermeni ordularına karşı bütün talebeleriyle cihâd eden, kendisi yaralanarak esîr düşen ve beş yüz talebesini şehîd veren; İstanbul'u işgál eden Hıristiyan İngiliz-Fransız-İtalyan ordularına karşı kellesini koltuğuna alarak mücâdele veren; Anadolu'da kâfir Yunan-İngiliz-Fransız ve Ermeni ordularına karşı canla-başla cihâd eden Kuvâ-yi Milliyye harekâtını ise bütün gücüyle destekleyen Bedîüzzamân Hazretlerini bugünkü diyalogçuların istismârı ne kadar azîm bir zulüm ise, istismârcılara bakıp da o zâta hücûma kalkmak da o derece azîm bir zulümdür. Zulme âlet olan herkesin payına ancak utanma düşer!!!...[/FONT]
 

@yoruk

Üye
Katılım
25 Kas 2006
Mesajlar
6
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
74
prof. dr. yümni esen in dinlerarası diyalog tuzağı adlı eserini okumanı tavsiye ederim. kitabın adını yanlış vermiş olabilirim. ama sanırım böyleydi.
 

ufuklar27

Paylaşımcı
Katılım
3 Eyl 2006
Mesajlar
310
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Kaş
Web sitesi
www.lotuskitap.com
prof. dr. yümni esen in dinlerarası diyalog tuzağı adlı eserini okumanı tavsiye ederim. kitabın adını yanlış vermiş olabilirim. ama sanırım böyleydi.

Yümni Sezen kitabının girişine bir iftira ile başlamış... Nesi kaale alınacak o kitabın? Bediüzzaman'a ait olmayan bir sözü kitabın girişine koymuş ve kaynakda vermiş. Ancak ne verdiği kaynak da öyle bir söz var. Ne de Risale-i Nurların bütününde. Ciddiye alınacak bir kaynak değil malesef.
 
Üst