Bedelli askerlik için yorumlariniz ????

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
10419446_10205093245752054_4978826221401069293_n.jpg


10351965_10205093289073137_8682691210866283706_n.jpg


559661_10205053557519873_3845742447408886673_n.jpg
 

Ahmet

Çöl Aslanı
Katılım
26 Ağu 2006
Mesajlar
2,764
Tepkime puanı
224
Puanları
0
Yaş
38


Dersaneler militan yetiştiriyordu ve kapatıldı. Dersaneler sürekliliği olan bir soygun kapısıydı kapatıldı. Şimdi devlet aynı hizmeti bedavaya veriyor.

Bedelli ise dönemsel birşey. Alınan paralar askerlere dağıtılsa bir nebze adil olurdu ama olmadı. Ben şahsen 1 lira bedelle dahi olsa vermem vatani görevimi yaparım. Ama başkalarının işi, aile yaşamı, sosyal çevresi birsürü gerekçesi vardır, süreyi uzun buluyorlardır bilemem. Bedelli yapan birçok dostum var, hepsinin kalbi vatan için çarpıyor ama askerliğe bakış açıları farklı. Bu kadar açıklama yeterli.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir



Dersaneler militan yetiştiriyordu ve kapatıldı. Dersaneler sürekliliği olan bir soygun kapısıydı kapatıldı. Şimdi devlet aynı hizmeti bedavaya veriyor.

Bedelli ise dönemsel birşey. Alınan paralar askerlere dağıtılsa bir nebze adil olurdu ama olmadı. Ben şahsen 1 lira bedelle dahi olsa vermem vatani görevimi yaparım. Ama başkalarının işi, aile yaşamı, sosyal çevresi birsürü gerekçesi vardır, süreyi uzun buluyorlardır bilemem. Bedelli yapan birçok dostum var, hepsinin kalbi vatan için çarpıyor ama askerliğe bakış açıları farklı. Bu kadar açıklama yeterli.

10429221_1512843105666633_256118933522709255_n.jpg
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir



Dersaneler militan yetiştiriyordu ve kapatıldı. Dersaneler sürekliliği olan bir soygun kapısıydı kapatıldı. Şimdi devlet aynı hizmeti bedavaya veriyor.

Bedelli ise dönemsel birşey. Alınan paralar askerlere dağıtılsa bir nebze adil olurdu ama olmadı. Ben şahsen 1 lira bedelle dahi olsa vermem vatani görevimi yaparım. Ama başkalarının işi, aile yaşamı, sosyal çevresi birsürü gerekçesi vardır, süreyi uzun buluyorlardır bilemem. Bedelli yapan birçok dostum var, hepsinin kalbi vatan için çarpıyor ama askerliğe bakış açıları farklı. Bu kadar açıklama yeterli.

DERSANELER MİLİTAN mı YETİŞTİRİYORDU O ZAMAN AŞAĞIDAKİ ALINTIYA CEVAP VER BAKALIM ki bizlerde aydınlanalım ?

Ben bu dershanelerde öğretmenlik de yaptım. Bu tür bir suçlamayı Erdoğan’a aynen iade eder ve ispata davet ederim. Kendi ailesi içinde bulunan yetiştirdiğim öğrencilerim de bu suçlamasına dahil mi diye sorarım?Başkalarının evlatlarını suçlarken kolaycı,aynı durumdaki kendi evlatları için korumacı olmasının ve bizimkiler hariç demesinin adil olmayacağını hatırlatırım.



Osman ÖZSOY-Dün akşam Çamlıca Çömlek’te dostlarla yemek yerken,zaman zaman yurtdışında olduğu için uzun süredir kendisini göremediğim 30 yıllık arkadaşım,Hocaefendi’nin de 50 yıllıkdostu Eşrefpaşalı Özcan Bey’e;“Hocaefendi’nin kardeşi Seyfullah Gülen’in cenaze namazına katılmak için Erzurum’a gidebildiniz mi?” diye sordum...

Özel bir uçakla grup olarak gidecektik ama uçağın kalkışına izin verilmeyeceği beyan edilince gidemediklerini söyledi.

İnsanın kanını donduran böyle bir zulme kim yeltenmiştir,merak etmemek elde değil.

Gazeteci dostum Mehmet Ali Bulut Bey yazılarında sıklıkla,Bediuzzaman Said Nursi Hazretleri’nin“Hakiki Türk'te zulüm damarı yoktur” tespitini aktarır.

Bilindiği gibi Cenaze Namazı farzı kifaye olsa da (yani kılanlar olduğunda diğer insanlar sorumluluktan kurtulsa da) neticede Müslümanlara farz olan yükümlülüklerdendir.

Eğer sırf cenaze namazına katılamasınlar diye böyle bir uçağın kalkışına izin verilmediği iddiası doğruysa,buna sebep olanlara,“Siz nasıl Türk,nasıl Müslüman,hatta nasıl insansınız?” diye sormamak elde mi?

Önceki yazımda,Sözcü gazetesine manşet olan;“MGK’da Erdoğan’a sorulsun;Damadın Berat HİZMET okulundan mezun. Örgütcü mü oldu,haşhaşi mi?” şeklindeki twitimden söz etmiş,Sözcü’nün manşetinden sonra Erdoğan ve Albayrak Ailesi’ne yakın bir ismin beni telefonla aradığını ve bugünkü yazımda bu konudan söz edeceğimi ifade etmiştim.

17 Aralık’tan sonra Yeni Şafak’ta köşe yazılarıma son verilmiş,bir dönem rektör vekilliğini de yaptığım Haliç Üniversitesi kapısından içeri alınmayacağım beyan edilmişti. Nitekim 29 Nisan Salı günü dersimi geniş öğrenci katılımıyla sokakta yapmak zorunda kalmıştım.

Sözcü gazetesinde çıkan haberin ertesi günü,yani 25 Ekim Cumartesi öğleden sonra beni ALBAYRAK Ailesi’nin çok eski dostu,benim de 25 yıllık arkadaşım olan Basın İlan Kurumu Başkanı Mehmet Atalay aradı. Bazı sitemleri oldu.

İlki,aylar evvel bir röportajda söylediğim sözlere yönelikti.

Zaman’ın Pazar ekinde Mayıs ayının ilk haftası yayınlanan röportajımda;

“Başbakan'ın damadı Berat ve abisi Serhat Albayrak benim kolejden öğrencim. Ben başbakana kız verilecek kadar tertemiz bir öğrenci teslim ettim. Eğer bundan sonraki süreçte medyada adı geçen iddialar mahkeme kararıyla nihai olarak kanıtlanırsa başbakana hakkımı helal etmem”demiştim.

Sözlerim kısaca,“mezun olduktan ve evlendikten sonra n’oldu benim öğrencilerime” şeklinde özetlenebilirdi. Her hoca hayatı boyunca öğrencilerinden iyi haberler almak ister. Nihayetinde,daha güzel haberlerle gündeme gelmeleri yönünde bir temennidir bu.

Mehmet Atalay telefon görüşmemizde bu sözlerden ailenin duyduğu rahatsızlığı iletti. Berat veSerhat’in HİZMET OKULLARINDAN mezun olmasını hatırlattığım twitimin ve bunun Sözcü’ye manşet olmasının kendisini ve aileyi üzdüğünü söyledi.

Mezun oldukları okulu kendilerine hatırlatmam neden Albayraklar Kardeşleri üzer bilemem. Yanlış bir okuldan mezun olsalar,herhalde damat seçilme konusunda da kötü bir referansları olmuş olurdu.

Bunlar da dahil mi?

Mesela dün Milli Eğitim Şurası'nda Recep Tayyip Erdoğan;“dershanelerinde ihanet çetelerine adam yetiştiriyorlar” dedi.

Eğer Erdoğan Ailesi’nin kendi çocukları,hatta damadı Hizmete yakın olduğu iddia edilen dershanelere de gitmişse,bunlar da mı ihanet çetesine dahil diye bir soru akla gelmez mi?

“Yok canım onlar değildir” denilirse,“pekala kim,1-2 örnek verse de biz de ikna olsak” diye bir düşünce akıldan geçmez mi?

Böyle bir suçlama karşısında bu dershanelere giden her bir öğrenci kalkıp kendisine dava açsa ve ispata davet etse hak yerini bulmaz mı?

Kaldı ki ben bu dershanelerde öğretmenlik de yaptım.

Bu tür bir suçlamayı Erdoğan’a aynen iade eder ve ispata davet ederim.

Kendi ailesi içinde bulunan yetiştirdiğim öğrencilerim de bu suçlamasına dahil mi diye sorarım?Başkalarının evlatlarını suçlarken kolaycı,aynı durumdaki kendi evlatları içinkorumacı olmasının ve bizimkiler hariç demesinin adil olmayacağını hatırlatırım.

İKİ ÇETİN SORU...

Sözü uzatmayayım...

Mehmet Atalay’a o gün telefonda şunları da söyledim;

Farzı muhal,Erdoğan’la ilgili SIFIRLAMA ve YOLSUZLUK İDDİALARI doğru çıksa ve uzun süren yargılama süreçlerinin ardından mahkeme kararıyla suç kesin olarak sabit olsa...

Erdoğan’ın torun torba,yakın akraba tüm ailesini bundan dolayı cezalandırmak doğru olur mu dedim.

“Olur mu öyle şey” dedi..“Elbette olmaz” dedim.

10 imam hatipli öğrenci Türkiye’nin 10 farklı yerinde aynı gün ve saatte bir kadına alenen tecavüz etse,sonra Cem Garipoğlu gibi testere ile de kesse,tüm imam hatip okullarını bu nedenle kapatmak gerekir mi dedim?

“Olur mu öyle şey” dedi..“Elbette olmaz” dedim.

“Mehmet Bey,pekala o zaman söyler misin,varsayalım ki Hizmete yakın olduğu iddia edilen 1-2 kişi Erdoğan’ı rahatsız eden bir iş yaptı. Yahu ülkedeki tüm okulları,yurtları,işletmeleri,hatta dünyanın dört bir yanındaki Türkiye’nin yüzakı müesseseleri kapatmaya kalkmak nasıl bir histeri,nasıl bir paranoyadır” dedim...

Böyle bir soruya “ama” ile başlayan bir cümle ile cevap vermeye kalkmak ahlak,vicdan,hak,hukuk,adalet ve insanlıktan zerre kadar nasibini almamaktır...

Böyle hukuksuz bir kapıyı açarsanız,iki gün sonra ADALET diye bağırdığınızda etrafınızda insan bulamazsınız.


EVET Sn Yönetici @Ahmet bu yazıya cevap beklenek en doğal hakkım çünkü suçlama yapan sizsiniz bense GERÇEKLERİ yazdum.

İSTERSENİZ Sn Erdoğan ve çevresinindeki herkesin Bu okullarda okuyan evlatlarını isim isim getireyim.NE DERSİNİZ ?

bEN SİZLERDEN TEK ŞEY BEKLİYORUM dürüst olun tarafgirlik yapmayın.
 

Ahmet

Çöl Aslanı
Katılım
26 Ağu 2006
Mesajlar
2,764
Tepkime puanı
224
Puanları
0
Yaş
38
agbi bu kadar yazıyı okuyacak sabrım yok özür dilerim.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
agbi bu kadar yazıyı okuyacak sabrım yok özür dilerim.

YAPTIĞIN İTHAM BANA GÖRE VEBALDİR OKULLAR İÇİN.

AMA KISA VE ÖZ SORAYIM.

Sn.ERDOĞAN ve ailesinin vede çevresinden ONLARCA İSİM GETİREBİLİRİM BU OKULLARDA OKUYUP MEVZUN OLANLARI ve değişik zamanlarda İKİ ÜÇ SENESİNE KADR KADAR BU OKULLAR HARİKA İDİ şimdi neden böyle oldu ?

ŞİMDİ O ONLARCA ÖĞRENCİ MİLİTAN mı ?

Ne dersiniz Sn @Ahmet

AYRICA YÖNETİCİSİNİZ HER MESAJI SONUNA KADAR OKUMAK ZORUNDASINIZ okumazsanız ADİL KARAR VEREMEZSİNİZ.
 

Ahmet

Çöl Aslanı
Katılım
26 Ağu 2006
Mesajlar
2,764
Tepkime puanı
224
Puanları
0
Yaş
38
Bütün mesajları sonuna kadar okuma gibi bir zorunluluğumuz elbette yok. Bu kadar mesaiyi foruma nasıl harcayabiliriz? Biraz mantık..

Cemaat okulları (hangi cemaat olursa olsun) kendine eleman yetiştirir.
Gülen cemaati militanlaştığı için bugünden sonra yetiştirdikleride bir ölçüde militanlaşacaktı ve önlem alındı. Herşey sağlıklı düşünen nesiller için agbi..
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Bütün mesajları sonuna kadar okuma gibi bir zorunluluğumuz elbette yok. Bu kadar mesaiyi foruma nasıl harcayabiliriz? Biraz mantık..

Cemaat okulları (hangi cemaat olursa olsun) kendine eleman yetiştirir.
Gülen cemaati militanlaştığı için bugünden sonra yetiştirdikleride bir ölçüde militanlaşacaktı ve önlem alındı. Herşey sağlıklı düşünen nesiller için agbi..

Bu mesajına bu şekilde cevap vereyim DUA olarak.

GERÇEKTEN CEMEAT OKULLARINDA VATAN HAİNİ MİLİTAN YETİŞTİRİYORSA ALLAH O CEMEATİ HELAK ETSİN YOK YETİŞTİRMİYRLARSA ONLARA BU İFTİRALARI ATANLARI VE TOPLUMA YAYANLARI ALLAH HELAK ETSİN.AMİN

AMİN dermisin ?
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir
Bu mesajına bu şekilde cevap vereyim DUA olarak.

GERÇEKTEN CEMEAT OKULLARINDA VATAN HAİNİ MİLİTAN YETİŞTİRİYORSA ALLAH O CEMEATİ HELAK ETSİN YOK YETİŞTİRMİYRLARSA ONLARA BU İFTİRALARI ATANLARI VE TOPLUMA YAYANLARI ALLAH HELAK ETSİN.AMİN

AMİN dermisin ?

17 ARALIK a kadar Cemeat İYİ di sonra KÖTÜ oldu haaaaa

10432138_808935209144037_4659044039758045917_n.jpg
 

Ahmet

Çöl Aslanı
Katılım
26 Ağu 2006
Mesajlar
2,764
Tepkime puanı
224
Puanları
0
Yaş
38
Bu mesajına bu şekilde cevap vereyim DUA olarak.

GERÇEKTEN CEMEAT OKULLARINDA VATAN HAİNİ MİLİTAN YETİŞTİRİYORSA ALLAH O CEMEATİ HELAK ETSİN YOK YETİŞTİRMİYRLARSA ONLARA BU İFTİRALARI ATANLARI VE TOPLUMA YAYANLARI ALLAH HELAK ETSİN.AMİN

AMİN dermisin ?

Beddua etmeyi çok iyi biliyorsunuz.. Eee kimin talebesisiniz..
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir


Beddua etmeyi çok iyi biliyorsunuz.. Eee kimin talebesisiniz..

BEN BEDDUA ETMİYORUM HAKKI DİLE GETİRİYORUM.

SİZ CEMEATİN VATAN HAİNİ MİLİTAN YETİŞTİRDİĞİNİ İDDİA EDİYORSUNUZ Bu durumda size ALLAH ın şahitliğinde ALLAH ın yaptırımını dile getiriyorum GERÇEKTEN İDDİANIZ DOĞRU İSE ONLARI YOK DEĞİLSE İFTİRA ATANLARI HELAK ETSİN DİYORUM.

ALLAH ın adaletinden daha HASAS ADALET VARMI ?

EVET SİZİ ALLAH ın hızırnda AMİN demeye çağırıyorum ÇOKEMİNSENİZ AMİN DERSİNİZ eğer İFTİRA KORKUNUZ VARSA DEMEZSİNİZ.
 

agbi

Yasaklı
Katılım
2 Kas 2006
Mesajlar
25
Tepkime puanı
382
Puanları
0
Konum
İzmir


Beddua etmeyi çok iyi biliyorsunuz.. Eee kimin talebesisiniz..

BEN BEDDUA ETMİYORUM HAKKI DİLE GETİRİYORUM.

SİZ CEMEATİN VATAN HAİNİ MİLİTAN YETİŞTİRDİĞİNİ İDDİA EDİYORSUNUZ Bu durumda size ALLAH ın şahitliğinde ALLAH ın yaptırımını dile getiriyorum GERÇEKTEN İDDİANIZ DOĞRU İSE ONLARI YOK DEĞİLSE İFTİRA ATANLARI HELAK ETSİN DİYORUM.

ALLAH ın adaletinden daha HASAS ADALET VARMI ?

EVET SİZİ ALLAH ın hızırnda AMİN demeye çağırıyorum ÇOKEMİNSENİZ AMİN DERSİNİZ eğer İFTİRA KORKUNUZ VARSA DEMEZSİNİZ.

BİR iNSAN iddiasından eminse vede ALLAH ın ADALETİNİ YAPTIRIMINI İSTİYORSA AMİN der.
 
Katılım
14 May 2008
Mesajlar
2,994
Tepkime puanı
93
Puanları
0
Bırak vatan haini militan olmayı,Din ve imandan soyulmuş betbahtlar yetiştiriyordu.Delilmi? hırıstiyanı,yahidiyi daha bilmem neyi cennete gönderiyor.
 

dostluk

Kıdemli Üye
Katılım
18 Haz 2007
Mesajlar
5,663
Tepkime puanı
304
Puanları
0
Yaş
50
Konum
istanbul
1519444' Alıntı:
17 ARALIK a kadar Cemeat İYİ di sonra KÖTÜ oldu haaaaa

10432138_808935209144037_4659044039758045917_n.jpg

bu sorunun aynısını cimate sormalı .. Şimdiye kadar iyiydi bu hükümette şimdiden sonramı kötü oldu..devletten menfaati kesilenler şimdi devlete düşman..size verirken iyiydiler sma ne zaman vermediler malı mevkiyi soruları şimdi tüüüü piis ..
 

Ahmet

Çöl Aslanı
Katılım
26 Ağu 2006
Mesajlar
2,764
Tepkime puanı
224
Puanları
0
Yaş
38
BEN BEDDUA ETMİYORUM HAKKI DİLE GETİRİYORUM.

SİZ CEMEATİN VATAN HAİNİ MİLİTAN YETİŞTİRDİĞİNİ İDDİA EDİYORSUNUZ Bu durumda size ALLAH ın şahitliğinde ALLAH ın yaptırımını dile getiriyorum GERÇEKTEN İDDİANIZ DOĞRU İSE ONLARI YOK DEĞİLSE İFTİRA ATANLARI HELAK ETSİN DİYORUM.

ALLAH ın adaletinden daha HASAS ADALET VARMI ?

EVET SİZİ ALLAH ın hızırnda AMİN demeye çağırıyorum ÇOKEMİNSENİZ AMİN DERSİNİZ eğer İFTİRA KORKUNUZ VARSA DEMEZSİNİZ.

Ya siz zaten hiç iftira atmıyorsunuz, hakaret etmiyorsunuz, beddua etmiyorsunuz, derin elemanlarla derin işler çevirmiyorsunuz. Sütten çıkmış ak kaşıksınız.

Allah'ın adaletini daha göremediysen ne diyeyim agbi.

Zaten küçüktünüz, "zerre miskâl" oldunuz hâlâ göremiyor musun?
 

Muminaga

Yeni
Katılım
19 Ara 2006
Mesajlar
8,208
Tepkime puanı
989
Puanları
0
Konu başlığı : Bedelli askerlik için torumlariniz

"Torunlarımız" mı demek istedi bu şaşı haşhaşi :)
yoksa "yorumlarınız" mı?
 

elbiss

Ordinaryus
Katılım
21 Kas 2013
Mesajlar
2,514
Tepkime puanı
43
Puanları
0
Konum
Türkiye
Konunun içeriği bana göre uygun değil ama konunun başlığı üzerinden bir kaç yazı karalamak isterim...

Bedelli Askerlik kavramı uzun bir süre bundan sonraki süreçlerde Mutlak kalkmak durumunda.....Türkiyenin bağlı bulunduğu Ortadoğu cografyası oldukça karışık bir durum ve vaziyet halinde...

Şu söylenebilinir ki...

Askerlik eskiden olduğu gibi sayısal üstünlükte değil...?

Evet gerçek manada bakıldığında ÖYLE gözüküyor özellikle Teknolojik gelişmelerde büyük ilerlemeler sağlayan ülkeler nezdinde....yani bir yerden uzak bir yere Balistik Füze gönderebilme imkanınız olabiliyor....

Fakat her ne kadar Teknoloji olsada İnsan Barış ve Güvenlik sanatının mimari rolünde...Türkiyenin caydırıcı bir Askeri güç ve sayısal veri oranı var bu oranın korunması ve daha fazla teknolojik envanterlere eğilim gösterilmesi oldukça önemli diye düşünüyorum...

Normal şartlarda Başbakan ben olsaydım önüme Böyle bir metin gelseydi...Daha başlığını gördüğüm anda okumaya tenezzül etmeden danışmana geri verirdim...Değerlendirmemin notunu anlar zaten...

Mesele Ülkeye Nakti girdi sağlamak isee...ki ben bu tarz geçici nakti girdileri çıktı zararlarını uzun soluklu karşılayacağını düşünmüyorum...

Eğer Türkiye ye Nakti girdi kazanımı sağlamak istiyorsak uzun soluklu yaratıcı nakti girdilerin hedefinde olabilmemiz gerekiyor diye düşünüyorum....Günün kazanımı hayatım booyunca bana ne zevk nede başarı ihtiyacımı doyuracak haz vermiştir...Eğer kaazanacaksam demişimdir ki öncelikle bir hedefim olmalı sonrasında bu hedef için ileri gitmeliyim sonrasında ilerlediğim her noktadan uğradığım her duraktan birşeyler kazanmalıyım diye...

İşte Ekonomiksel kazanımlarda bÖYLE olabilmeli uğradığın ve ilerlediğin her hedefte birşeyler kazanabilmeliyiz işte o zaman uzun soluklu Ekonomik girdiler olur yoksa genel manada kısa ve günlük kazanım sadece 10 borçun 1 tanesini öder ki geriye kaalan 9 taksit için sürekli aynı yapıyı kullaanamazsınız buda size farklı fikirleriniz yok ise çomağın içinden tohum çıktı demenize vesile olur...

Düşünsel Anlamda baktığımızda....

İmkansal ve işssel durumlardan ötürü Askerlik kapısının Aile Şirketleri anlamında büyük sıkıntılar oluşturabiliyor kaldı ki bazı zENGİN Aile varlıklarında evin tek Erkek çocuğu olduğunda varlık vee vesayet yönetimi anlamında askerlik sürecinde geçireceği kayıp ve zaman şirketim daimi ve sürerliliği adına oldukça sıkıntılı bir süreç....bu konuda Aile varlık şirket yönetimi anlamında kendilerine hak vermemek elde değil...

Fakat Ben Portrenin sadece bir bakış açısından durumu değerlendirmemeem gerektiğini hatırladığımda...

Aslında işin esasında şu hatırımda daim oluyor...

Her yurttaş ülkesinin varlığı ve eğemenliği içerisinde eşit ve özgür haklara mensuptur....Her yurttaşın kamu malı ve ülke hizmetlerinden eksiksiz ve eşit yararlanma hakkı vardır....Her yurttaşın mensup olduğu ve sahiplendiği dinini özgürce yaşamaya hakkı vardır....Ülkenin varlık ve çoğunluk olan dini dili eğitimi bir ve tektir ülkenin çoğunluk olan bu şart ve durum içierisinde kültürel ve sosyal anlamda gelişim göstermesi oldukça daimdir önemlidir...

gibi..aslında daha çok kelimeler yazabilir ama bu kadar yeterli...

Neden ASKERİ bünye önemlidir..?...

Askeri bünye ve mekanizma bir ulusun güvenliği eğemenliği ve daimliği oldukça önemlidir....Kaldı ki askeri bünyenin gerçek manada ülkesi için eğilim gösterdiği sadece alanında ilgilendiği durumların oldduğu süreçlerde iç huzuru güvenlik ve sosyal yaşamın gerekli yaşam süreçleri adınada kazanım sağlıyor...

Bu bağlamda düşünüldüğünde aslında Ben olsaydım....Genel Kurmay Başkanı... :) (Maşallah bugün herşey oldum)

Önüme kocaman bir Harita açardım....nedir bu cografyada olup bitenler diye önce kendim tek başıma uzun süre belkide saatlerce kafa yorardım....eğer bir fikir oluşacak ise öncelikle benim fikrim olması gerekiyor yoksa sonradan ilerleyen süreçte herkesin önüne haritayı açıp bana fikir ürettiklerinde ben sağlıklı yapıyı ayırt edemem gibi...

kendi fikirlerimden sonra farklı fikirler için gerekiyor ise ard arda toplantılar soluklu süreçler işlerdim çünkü ülkemin güvenliği ve sosyal dinamik yapısının korunması herşeyden çok daha önemli....

bu süreçlerden sonra danışmanları ÖYLE bir iki kalem yazı yazıp bana 2 fiikir verip kenara durmasını istmeyen sevmeyen biriyim eğer benle bir danışman ilerleyecek ise en az benim kadar çalışacak bir danışman bana faydda verir düşüncesindeyim...

Bu konuda teknolojik envanter sorunlarının aaraştırılmasını....ne oluyorda bizler Doguda sınır güvenliğini sağlyamıyoruz gibi önemli gelişimler....ne oluyorda doğuda şehirlerdee tespit durumları yapılamıyorda buralara yüksek iş imkanları ve yatırımlar ulaştırılamıyor gibi...bunlar önemli ve hasssa durumlar....çok fazla zihinsel durum açılımlarına girmek istemiyor bir kısa süreç bahsettim ötesini yazabilmem benim üstümde olan bir durum olduğu için süreçi bu şekilde daha sağlıklı götürebilirsiniz kanaatindeyim ama bu işler özveri,,çaba,emek,alınteri gibi bir çok fedakarlıkları istiyor ki eğer gerçek manada VATAN SEVGİSİ ise durum o zaman gerçek manada düşündüğünde HALKIN ve HALKIMIZIN birey ve fertlerin ülkesi için FEDAKARLIK yapabilmesi ve kendini eşit sınıf haklarında değerlendirebilmeside oldukça önemli diye düşünüyorum...

Genel manada Ülkenin Askeri yapısının sunumu gösterimi oldukça önemli...Siyaset alanınında duruşu tavrı ve kararlılığıda oldukça önemli....fakat Askeri yapı ve bünye sadece kendi alanında olabilmeli....bununla birlikte siyasi yapıda sadece gereklilik hali olmadığı ve denetleme hali olmadığı süreçler kapsamında oda kendi süreçlerinde olabilmeli...

Fakat bu demek değildir ki Siyaset ile Askeri bünye aynı bünyede çalışmasın aksine daha fazla çalışabilmeliler fakat aradaki önemli mihenk sınır çizgiler korunarak yani her iki tarafta duracağı yeri iyi bilebilmeli ki buda birbirlerine olan saygıyı ve güveni daha fazla arttırıp ateşleyebilir...

Kaldı ki Siyasi bünye oldukça Ateşli dinamik çevik güçlü kaRARLI azimli istikrarlı ve ne kopardığını iyi bilen olabilmeli...


İşte bunca yazıdan sonra söyleyeceğim şudur ki...

Artık bundan sonra Bedelli Askerlik yapısını daha fazla düşünmeyelim ve daha fazla Bedelli gelecek mi gelmeyecek mi gibi buralarda düşünerek zaman kaybı kaybetmeyelim......Ülkemize odaklanmamız gereken ve gelişim techizat yapılanma planlama gibi bir çok stratejik ilerlemeleri hızlı ve kararlı sağlamak durumundayız...

Eğer bizler büyük isek büyüklüğümüzü duruşumuzla ve sağladığımız kazanımlarla Eşit durumlarla gösterebilmeliyiz...Saygınlık esasen değilde gerçek ve real bazdan kazanılacak ise Eşit Haklar gözetilebilmelidir ki ALLAH ımızda EŞİT HAKLARI gözetenleri oldukça sever...

Bende bir söz vardır...

Başarılı olmak için illa birinci olmana gerek yok....Başarının esası birinciliğe yakın olduğundadır...diye...

Bilirim ki Birinci olan önde olan gözüken her daim baskı altındadır rahat çalışamaz sağlıklı düşünemez...sağlıklı üretemez...her hareketi ve tavrı sürekli yargılanır göz önünde olur daha fazla dikkat ve özen göstermesi gerekir gibi....

işte bu yüzden birincilik kavramı..

İnsana Başarılı gibi gösterir fakat aslında beraberinde çok yüklerden ötürü kayıplar getirir bir anda varsın bir anda yoksun gibi...Birincilik benim için anlık başarıdır....Ama ben ne kadar birinci olmak için 2 ci olursam daha başarılı olurum.....

Bu 1 ve 2 kavramını şöyle düşünmenizi istiyorum...

Uzun soluklu koşulan bir maraton diye....

Siyaset başarıları anlamında radikal ve etkin olabilmek ve kararlı sağlıklı sonuçlar alabilmek için salt çogunluğun fazlasını alıp tek partili yönetim modeli biçimiyle radikal üretimler sağlamak durumundasınız fakat bu sonuçların başarılar ve daimleri için parti süreç akışlarında farklılık ve genişlilik devamında saygın güvenirlilik taban yapısıda oldukça önemli....

Partilerin çizeceği samimi bir portre ve rol çizgiside bu süreçlere oldukça kazanımlar sağlayacaktır....sözü şuraya bağlamak istiyorum...

Evet inkar etmiyorum bazı zamanlarda Birinci olmam gerekiyor ki gerçek esasta 2.ciliğin başarılarını sağlayabileyim diye.....Nasıl diyorsunuz değilmi?...

Eğer x bir partideysem ve kendi ideolojik yatkınlığıma ve düşünsel çerçeveme uygun bir bünyenin içerisindeysem ...bu bünyenin başarılı olması bana yetmez...birinci gelip salt çogunluğun fazlasını alabilmem gerekiyor...yani burada AT ımla yarışta pistte koşarken bir çok rakibimi geçmem gerekiyor...Oyunun senaryosu adil olarak tabi...ne dedim samimi bir portre bir çok kazanım beraberinde getirir ki en büyük kazanım GÜVEN VE İSTİKRAR ı size getirir....bu ülke ekonomisi için çok çok önemli büyük bir kavram....halk içinde...

x Parti birinci geldikten sonra esas iş kazanımdan önce seçtiğim ekibimi tek tek tanıyabilmem gerekiyor....400 kişilik bir ekibim var ise hepsini benim tanımam gerekiyor...bu konuda danışmanların bana bir çok bilgiyi iletmesini isterim çünkü ekibimin çalışma potansiyellerini ve dağlımlarını bilebilmem notlar tutabilmem çok önemli.....Ülkemin gelişim aşamalarında bu profillerle yola çıktığım zaman benim potansiyel kayıp ve kazanımları çok önceden görebilmem gerekiyor...bu konu üzerinde stratejik bir çok bilgi ekip tanıma ve detay analiz kapsam süreçlerini yazabilirim ama bu kadarı yeterli çünkü her insanın sağladığı bilgiler vardır bundan sonrası bende saklı :)

Diyeceksiniz ki ikinci nerede olacaksın diye :) işte esas burada yatıyor parti birinciyse keyiflisindir ÖYLE gözükür ama değil Birinci olmak bir çok birden fazla yükümlülük sorumluluk demek eğer başta isen her milletvekilin sorumlusun demektir...yapacakları her davranış ve hata seni yansıtacak.....yani her sıkıntıda baş olarak seni suçlayacaklar işte birinci olmak o kadar ağır bir yükümlülük getiriyor ama bu durumda birinci olmak Başarı için oldukça gerekli dedim ki buna katıldım...

Benim ikinci olacağım nokta aslında baş olarak benim hususiyetimle ilgili olacak yani hani az önce geride bir çok stratejik analistler yazılar hatta askeri yapılanma ve süreçleri hatta güvenlik istikrar ekonomi gibi küçük küçük değinmeler ifadeler gösterdim anlatım ya işte benim bu gözükmeyen ikinci sıradaki başarımı beni Zafer de daim kılan bir yola götürür ama şunu iyi bilebilmem gerekir ki zaferim esası için İNANCIM olabilmesi gerekiyor eğer inanmazsam başaramazsın gibi....bunun ekseriyetinde yanımda ALLAH ın olduğu süreçleri hiç unutmama sağlıklı kararlarımda çok etken olacaktır...bazen ihtiras heves ihtişam gibi kavramlar malesef sizi dogru çizginizden adaletinizden eşitlik duygularınızdan ayırıl daha sapaklı çömlekli hatta çukurlu bşr virajlı yollara götürebilir...o yüzden dogru düz akıcı ve samimi bir yol ve çizgi her daim ALLAH için en dogru seçilen olacaktır kanaatindeyim tabi ama insanların inanç çizgilerine birşey diyemem sözünüde ekleyeyim....

Yani bazen başarılar gözükebilir bazense perdenin gözükmeyen iç dinamik noktalarında ikincilikle bile başarılar sağlayabilirsin...bir başın kendi yarışında ikinci olması ne demek derseniz....?

Eğer insana kendi iç dinamik yapısında birinciliğe oynarsa zaman sonra yaşantısına ve hayatına malesef :( yansıyor ki buda zaman sonra teklik bilinci aşılıyor yani dogru benim en iyi benim ben olmazsam kimse olmaz kavramını size oynatıyor ki işte bu kavram Cennetten Kovulmuşun en çok sevdiği yapısallık....yani bizler kazanırken fiili anlamda elbette yarışta birinci olmamış gerekeecek fakat maneviyat yapısında ve düşünce ilerleyiş bazında herdaim ikinciliği seçeceğiz çünkü esas başarı birinciliğe yakın oynayabilmekten geçer değil mi o zaman kazanım için aslında başın sadece oturduğu makamda yada panelden panele gezmesi yetmez kendi düşünüp kafa yorup birşeyler üretebilmesi gerekiyor....

Yani ben bu sürece aslında önceden olacakları olmadan evvel bilebilme gibi....dünya ile ilgili değilde teoriksel anlamda gelecek yılların şekillenecek olası senaryolar ile planlanıp ilerletilmesi ve bir hedef kaptan rotası ile süreç in işlenmesi...

Bu senaryolar Büyük devletlerin en büyük başarılı alanlarıdır fakat küçük devletlerin büyük olamamasının temel sebebide başın önceden tek başına istihare yapmayıp suall ve rota ile kendi fikir ekonomik gelişim gibi rolleri biçmemesinden ötürüdür...

Yani bazen değil aslında bana göre her zaman önceden üretebilecek yapıda olabilmek gerekir diye düşünüyorum...perspektifler sana çok sunulur ama önemli olan benim zekamın sunduğu ile onların sunduklarının ne kadar yatkınlığıdır...

kendi başına istişare yapıp fikir oluşturduğunda kendinle kalmaman gerek çünkü sen iyi ve kötü diye bunları ayırıp notladım...devamında ekip ile bu durumu değerlendirdiğinde onlardan gelenleride ayırıp not edeceksin ama kararı hemen vermeyeceksin gerekirse 2-3 gün düşünülür ...çünkü kararların hemen verilmesi bazen hataya geri dönülmez yola götürebilir....sağlıklı bir düşünce ve biraz zamana bırakılması bence çok önemli....eğer ikincil başarılar ile birincilmiş gibi zaferler isteniliyorsa esas süreç ve yol bu....

kendi fikirlerimin olumlu ve olumsuz yanları sonrasında ekibim ile yaptığım süreçlerin olumlu ve olumsuz yanlarını değerlendirir...devamında bunları harmanlayıp bitirdikten sonra eğer bu bitirmem gece yarısından sonra 03,00 gibi ise ve gerekli bir kesin toplantı yapmam gerekiyor ise bunu yapmam gerekir...ekip bütünlüğü ve kalitesi işte burada çok önemli.....yani ben ikincil başarılarımda ekibimle süreçte kazanım sağlamam gerekiyor ise ekibimde benim çalışma azmime yakın olması gerekir gibi...

yani ben gece 3 de toplantı var dediğim anda hepsi benden önce toplantı salonunda olabilmesi gerekir...bu ruh ve dinamik hatta azim için çok önemli...işte bu süreçte tüm herşey ortaya yatırılır ve nihayi bir karar verilir...

Bedelli Askerlik konusun aslında benim için sıradan basit bir ekonomik kazanım bir ivmesi değil aksine oldukça önemli bir kavram olmaldı diye düşünüyorum hele ki cografyanın şuan ki ehval durum ve şartları göz önünde iken...

yinede bir karar alındığında işin gereklilik ve esasiyetini bilemediğinde birşey demiyorsun ki hiç söz etmedim dedim ki bundan sonraki süreçte bence tabiii Bedelli Askerlik bence fazla gündemde olmamalı diye düşünüyorum çünkü TÜRKİYE nin ilgilenmesi gereken ve düşüncesinin bir çok yükünü aktarması gereken bir çok önemli meseleleri ve çözüm bekleyen konuları var burada enerji ve zaman kaybı bence 5-6 yıllık süreç içerisinde kaybedilmemesi gerektiği kanısındayım...

Yukarıdaki yazıları benim gözümden yaşıyormuşcasına anlattığım için beni x partide şurada görevli gibi filan asla düşünmeyin ÖYLE birşey hiç yok olmadıda :) sadece ben olsam diyerek ilerlediğim süreçte LİDER PROFİLİN de size yansıtmalar sunmak istedim...çünkü bazen lider profili yaşayarak örnekleyerek anlatılması gerektiği kanısındayım....

yoksa çok çeşitlilik fikirler olmadan yada oluşturulmadan Ülkeye kazanımlar sağlayamazsınız....Mesele içinde olmakmıydı yoksa mesele içinde özde olmadan da fikirler ile ikinci olabilmekmiydi :)? iyi düşünün derim...

Konu üzerinde epey yazılar işledim biraz içerik karışık gibi gözükebilir ama esasında benim gözümden süreçleeri düşünüp algılayabilirseniz benim düşünsel bakış penceremin kapılarına gelmiş olursunuz ama hepsine ulşabilmeniz çok zor :) çünkü bir çoğunu açıp detaylandırmadım yada işlemedim çünkü anlatılacak var anlatılmayacak gizli kalması gereken bilgiler var :) her söz her kelam açık anlatılıp söylenilmez belki bir gün olursa birebir konuşmada onun dışında olduğu kadarıyla oyunun içinde olması gerektiği kadarıyla...

Bazen senaryolar oluşturduğunda diyorsun ki ..süreçte çizgimi aşmamam gerekiyor çünkü her çizgiyi aştığında tepki alabiliyorsun...ki bazen bu tepki seni olumsuz etkileyebiliyor o yüzden FİFTH denge diye kendimce hitaplandırdığım bu kelimeyi KURAM olarak benimsediğim için eşit tutabilmem gerekir diye düşünüyorum...

az ona az buna ortada ise bana hiç yok gibi kurduğum bu kurama ben FİFTH DENGE KURAMI diyorum... KISACA ismi ile FİFTH KAZANIMI diyorum.

KAZAN KAZAN yapısı politkası kuramımda ise....her insan kazanacak ...

Yani yatırım yapanda kazanacak yatırımdan ekmek yiyende kazanacak....bu terim diğer ifade ile WİN WİN politkaları oluyor....

PassoLig de WİN WİN politika geliştirme süreci düşünüldü ...

Passolig kullanımı ile seyirci kazanımı bununla birlikte kulüplere maddi kazanım bununla birlikte daha atmosferik güvenilir bir maç seyri keyfi....

WİN WİN başarıların en büyük alt yapısını oluşturacağınız sistemin dehatik altyapısını iyi kurgulayabilmeniz gerek...misal Passolig in eksikleri adlı yazılarımın bir çok yerinde Passo lig ile eksiklikleri ifade ettiğim olduğu kadarıyla aslında kazanım sağlayan ve neden passolig e cevap veren yazılarda yazmıştım...çünkü kendimin miş kadar sistemin iş yapay kurgusal düşünce zeminini iyi bilebildiğim için kurgulara geniş yelpazede süreçleri işler hal sunabiliyordum....işte demek istediğim iyi bir kurgu ve senaryonuz için ve yapısal gelişimlik ve büyüme için çok detaysal içsel bazen aritmatik zeka ile geniş düşünebilmeniz çok önemli diye düşünüyorum biliyorum bazen farkındalık olabilmek için insanın bireysel İÇ saklı bünyesinde olan kendisine kurgulandığı YETENEĞİ bulup canlandırıp yeşertmesi gerekiyor ki her insanda farklı gizlenmiş yetenekler vardır diye düşünüyorum....

Kendimden bahsetmiyorum :) sakın yanlış anlamayın benmiş gibi yola çıkarak size sıcak sıcak anı yaşatarak yazmak istiyorum ki benim yazılarımı okuduğunuzda daha net anlayın istediğim için yoksa ben garip fakirhane yolun yolcusuyum ben kim yetenek kim bende olmayan meziyetlerle beni ödüllendirmeyin sakın yoksa ödülünüz elinizde patlayabilir eğer yeteneklerim olsaydı bile bana hediye sunmanızdan hiç mutlu olmazdım hediyeyi de almazdım...çünkü korumam gereken mütevazi bir yapım var babam dahi gelse bu yapımı bozmam :) bu benim hayatımın en birincil altın kuralıdır...

EEE.....yazzz yazzz sohbetin tadı damağı tuzu bitmezmiş....Aslında dedem bana derdi ki evladım az söz et az konuş diye...aslında oldukça dogru söz dedemin her sözüne katılırım hoş aramızda değil ama sözleri ile hep yanımda....aslında genel manada çok konuşan biri değil oldukça ciddi biriyimdir bakmayın uzun uzadıya yazılar yazdığıma sadece yazmam gerektiği an ve süreçte BÖYLE yim onun dışında sakin sukunetli ve oldukça İYİ BİR DİNLEYİCİYİMDİR..

nEYSE konu yine bana dönüyor kendimi anlatmayı çok değil aslında HİÇ SEVMEYEN biriyim...o yüzden söyleyebileceğim o ki...

Karar alınmış süreç işlenmiş umarım herşey TÜRKİYE için hayırlısı olsun....saygım Türkiye ye sonsuz yeter ki kazanım TÜRKİYE nin faydasına yönelik olsun eğer fayda gerçekten var ise tabii...esasını bilemem.... ama aşamaları anlatmak gizlenmiş bir kaç nasıl desem yordamları mecazlayarak aktarmaya çalıtştım oldu olmadı bilemem...

Söylediğim üzere ben yazar geçerim ahan buda .. :)

Böyle.
 

elbiss

Ordinaryus
Katılım
21 Kas 2013
Mesajlar
2,514
Tepkime puanı
43
Puanları
0
Konum
Türkiye
Şimdi baktımda epey uzun yazılar yazmışım okuyana kolaylıklar dilerim :) gerçi hoş ben yazarken yoruldum okurken sizde yorulun ne olacak yani tabi okuyan olursa :)..

Böyle.
 
Üst