Aynı Dili Konuşmaya Gerek Yok: Charlie Chaplin

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
Aranızda Charlie Chaplin seven var mı? İdeolojisi daha çok sosyalizm ve hatta komünizm olsa da Charlie Chaplin, filmlerinde insanlara verdiği öğütler, değerler ve iyilikler açısından bakarsak gelmiş geçmiş en iyi komedyen diyebiliriz. En azından bence en iyisi, çünkü şuan düşündüren komediye en fazla ihtiyaç duyulan zamanlardayız ve ben kendisinin beni düşünmeye sevk etmediği bir filmine daha denk gelmedim. Kendinden sonraki komedyenlerin mimik ve hareketleri tamamen ona aittir, onun komedisinde kullandığı herşey, şuan dünyada komedi adına yapılan ne varsa içinde bir parça bile olsa mevcut... Yani o komedinin babasıdır ve aslında komedi odur.

Charlie Chaplin; nefreti körüklemez filmlerinde, özgürlüğe inanır, herkesin birbirini ezmeden yaşayabileceği bir dünya hayal eder ve bu hislerini size en iyi şekilde aksettirir.

Charlie Chaplin'i hemen hemen her filmde görmek mümkün, çünkü onun açtığı yol komedyenlere ışık olmuş, yıllardır izlediğimiz ve güldüğümüz birçok sahnede onu görebiliriz. Mesela; Kemal Sunal'ın Garip filmi; The Kid'den, En Büyük Şaban filmi; The City Lights'tan uyarlama, hatta uyarlamadan da öte birebir aynı... : ) Daha sayılamayacak kadar film var.

Aynı dili konuşmak gerek yok şu anlama geliyor;

charlie+chaplin.jpg



Benim en sevdiğim filmleri; Gold Rush, Great Dictator, Modern Times, Shoulder Arms, City Lights, The Kid, The Circus.... Ve diğerleri...

Great Dictator filminin unutulmaz son sahnesi:



Sizler ne düşünüyorsunuz kendisi hakkında?
 

türkü

Kıdemli Üye
Katılım
18 Tem 2007
Mesajlar
4,973
Tepkime puanı
975
Puanları
0
kevir'de yazmıştı galiba felsefecilerle birlikte kafasında bir cennet tayahhülü kurarken ve bunu da bu şekilde yazdıgında uzun bir anlatım ve anlayış içerisindeyken öncesi veyahut konu baglamında biryerde ebuzer'e üzüldügüm gibi aynı şekilde charlie chaplin'e de üzülürüm.. diye bir cümle kurmuştu..sonuçta ortak bir hedeften bahsettigi açıktır. içine din karıştırmaz yalnızca "insanlık" bulundurur.(hayır gülenci degildir diyologcu da:laugh:) ve sanatçıya sinemaya dair tam cümleleriyle yazmış olayım şu ifadeleri kullanır:

charlie chaplin..o, digerlerinin yaptıkları gibi hünerinin gücüyle alimlerinin bir çeşit mantıksal, bilimsel ve terimsel yolla halletmek istedikleri, fakat halledemedikleri en karmaşık ve dolambaçlı meseleleri, açık bir misal ve sade bir jestle, çok daha mükemmel bir şekilde gösteriyor." :gl
 

Âwdil

Mim Lâmelif Vâv
Katılım
26 Eki 2006
Mesajlar
1,397
Tepkime puanı
312
Puanları
0
Konum
Endülüs
Great Dictator filmi büyük beğeni alan bir filmdir.Ben de defalarca seyretmişimdir.

Aslın da vaktim yok,keşke telefondan yazmasaydım belki o vakit,sessiz sinemanın gülen çığlığı hakkın da,kapsamlı bir yazı yazabilirdim.

Bu forum da sinema alanın da bireysel hazırlanmış konular,görmek sevindirici.Eline sağlık teşekkürler,hazine.
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
kevir'de yazmıştı galiba felsefecilerle birlikte kafasında bir cennet tayahhülü kurarken ve bunu da bu şekilde yazdıgında uzun bir anlatım ve anlayış içerisindeyken öncesi veyahut konu baglamında biryerde ebuzer'e üzüldügüm gibi aynı şekilde charlie chaplin'e de üzülürüm.. diye bir cümle kurmuştu..sonuçta ortak bir hedeften bahsettigi açıktır. içine din karıştırmaz yalnızca "insanlık" bulundurur.(hayır gülenci degildir diyologcu da:laugh:) ve sanatçıya sinemaya dair tam cümleleriyle yazmış olayım şu ifadeleri kullanır:

charlie chaplin..o, digerlerinin yaptıkları gibi hünerinin gücüyle alimlerinin bir çeşit mantıksal, bilimsel ve terimsel yolla halletmek istedikleri, fakat halledemedikleri en karmaşık ve dolambaçlı meseleleri, açık bir misal ve sade bir jestle, çok daha mükemmel bir şekilde gösteriyor." :gl

Aslında hayatı en basit şekliyle yaşayabilirdik yüzyıllardır... Kimse kimsenin dinine, diline, ırkına ve hatta çok çok özel hayatına düşmanlık etmeseydi, herkes birbirini olduğu gibi kabullenseydi; savaşlar, kötülükler olur muydu? Biz iki kadın fazla mı sevgi doluyuz sence de? : ) Belki de biz kadınların bu kadar girift olarak görülmemizin en büyük sebebidir, hep daha yaşanılır bir hayat hayaliyle uyuyup uyanmamız... Bilmem, belki de bu kadar basitizdir... : )

Great Dictator filmi büyük beğeni alan bir filmdir.Ben de defalarca seyretmişimdir.

Aslın da vaktim yok,keşke telefondan yazmasaydım belki o vakit,sessiz sinemanın gülen çığlığı hakkın da,kapsamlı bir yazı yazabilirdim.

Bu forum da sinema alanın da bireysel hazırlanmış konular,görmek sevindirici.Eline sağlık teşekkürler,hazine.

Açıkçası beklerim o kapsamlı yazıyı, önemsiyorum çünkü değinilmesini... : )

Neden konuşulmasın, neden yazılmasın ki zaten? Bu zamana kadar neden konuşulmadı, neden yazılmadı? Dışımızdaki dünyanın nasıl bir dünya olduğunu illa savaşlardan, acılardan sonra mı kavramamız gerekiyordu? Ben bütünüyle kabullenme, tahammül etme, hatta içselleştirme taraftarıyım; olanı biteni ve olmayanı da... Charlie Chaplin sanırım 100 yıl kadar önce dünyalılara bunu telkin etmeye çalışıyordu; dünya bizim istediğimiz yer değilse, herkes bizim istediğimiz gibi değilse, kendimizden taviz vermeden ve olabildiğince hoşgörüyle yaklaşmak, ön yargısız bakmak...

Belki çok ayakları yere basmayan düşünceler bunlar, bilemiyorum ama ben sadece iyilik ve mutluluk olsun istiyorum...
 

Verda

Gales
Katılım
9 Nis 2010
Mesajlar
10,917
Tepkime puanı
1,010
Puanları
0
Hümanist bir insan olup pandomim'in babasıdır, çocukken çok izlerdim flimlerini, tekrar izleme isteği hasıl oldu..=)
Sanayi dewrimi ile ilgili söylediği:

"Yaşam biçimimiz özgürce ve güzel olabilir ama biz yolu yitirdik.."
"Hızımızı artırdık ama bunun tutsağı olduk.."
"Bolluk getiren makineleşme bizi yoksul kıldı.."
"Makineleşmeden çok insanlığa muhtacız.."
"Zekadan çok iyilik ve anlayışa.."
"Üstümüze çöken bela wahşi bir hırsın, insanlığın gelişmesinden korkanların duyduğu acının bir sonucudur.."

sözleri kayda değer yerinde tespitler..!
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
Komik insanların ayrıca çok duyarlı ve duygusal olduğu da söylenir. Modern Times'da bu duyarlılığa ve duygusallığa fazlasıyla rastlarız. Makinelerin hayatımızdan neler çaldığını zihnimizden çıkıp beyaz cama yansıdığında daha iyi anlıyoruz. Bazen içimizden geçenleri tek bir sahnede izlediğimizde manasının oturduğu, "heh işte ben de bunu diyecektim" dediğimiz zamanlarımız çok olmuştur, Charlie Chaplin bunun en iyi örneği, sanki kafamızdakiler 100 yıl öncesinde de aynıymış gibi... :)
 

Âwdil

Mim Lâmelif Vâv
Katılım
26 Eki 2006
Mesajlar
1,397
Tepkime puanı
312
Puanları
0
Konum
Endülüs
Son zamanlar da iran ve rus sinemasını takip ediyor olsam sa,sanırım bir sonraki yazım,charlie chaplin ve sinemasi üzerine olabilir.Bekleme de kalın muhterem,hazine.
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
Video’yu izledim evet altı çizilecek güzel tesbitler kadar üzeri çizilecek İslam’a aykırı birçok hususlar da var.


Biz Müslüman isek meseleyi bu şekilde kafirlerin propagandalarına alet olmadan ve nimeti bunlardan bilmeden Kuran bütünlüğünde İslam’ın kendi kavramları içerisinde ele almak gibi bir zorunluluğumuz var. Bugün batının bize dayatmaya çalıştığı “bu zamana kadar ulaşılabilen en iyi rejim demokrasidir” söylemine Müslümanların da katıldığını üzülerek görüyoruz. Bunda İslam Ülkelerinin bir kişi veya handenalıkla yönetilmesi ve bu liderlerin halkı baskı altında tutmaları ve zulmetmelerinin etkisi var.

Karşılaştırma bu şekilde yapıldığı için elbette demokrasi bulunmaz bir nimetmiş gibi duruyor. Demokrasinin karşısına faşizmi ve teokrasiyi koyarsanız sonuç bu olur. Pekala aynı demokrasinin karşısına Asr-ı Saadeti koyun bakalım.

Hadi batı tıyneti gereği yapmıyor bu karşılaştırmayı e be Müslüman kardeşim sana ne oluyor. “Sui misal emsal olmaz” iken İslam ülkelerindeki zalim yönetimlere bakarak bir başka İslam’a aykırı demokrasi gibi küfür sistemine kucak açıyorsun. Yani yağmurdan kaçarken doluya tutulduğunun farkında değilsin.

Verda Naz kardeşin video’dan alıntıladı aşağıdaki sözleri siz daha önce hiç duymadınız mı?

"Yaşam biçimimiz özgürce ve güzel olabilir ama biz yolu yitirdik.."
"Hızımızı artırdık ama bunun tutsağı olduk.."
"Bolluk getiren makineleşme bizi yoksul kıldı.."
"Makineleşmeden çok insanlığa muhtacız.."
"Zekadan çok iyilik ve anlayışa.."
"Üstümüze çöken bela vahşi bir hırsın, insanlığın gelişmesinden korkanların duyduğu acının bir sonucudur.."


Bunları insanlığa batı uygarlığı, Charlie Chaplin, demokratlar, sosyalisler mi öğretti? İslam bunu tam 1400 yıl önce söylemişken iltifat neden eline gavuruna oluyor?
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
@RedveKabul;

İçinde yaşadığımız dünya (vadedilen vakte kadar) İslam hukukuyla yönetilmeyi, İslam'a göre hareket etmeyi onaylayacak bir dünya mı? Önce bu soru üzerinde biraz düşünün derim. Ayrıca demokrasi dahil hiçbir rejim ne İslam hukukunun zerresi olabilir, ne de İslam'ın zengin ve geniş hürriyet ve hoşgörü alanının yanından geçebilir. Buna ek; İslam medeniyetinin bir parçası olarak kimseye liderlik, bekçilik, ahlakçılık yapacak durumda olduğumuzu da düşünmüyorum. İşte bu nedenle tüm dünya halkını (din, dil, ırk gözetmeden) barış ve dostluk şemsiyesi altında birlikte tutabileceğiniz tek rejim demokrasidir. Bunun aksini savunmazsınız umarım. Cumhuriyetçi, ulusalcı, ırkçı, vesayetçi rejimlerle yönetilmeyi mi tercih ederdiniz, anlamıyorum ki...

 

serkan..

Profesör
Katılım
5 Eyl 2009
Mesajlar
1,305
Tepkime puanı
169
Puanları
0
humanizm küfrün pencerelerinden biridir..sivri bi çıkış ama

dikkat edin ..kalbin içini dolduran duygu düşünce ve fikirlere ..çağın hastalıklıklarna karşı duyarlı olmak gerek..hangi süslü ve sureta sevimli maske ile sunulursa sunulsun..

zehirler kalbi..

şeytanda bu zehirli ortamdan faydalanır son nefesde..mahir bi cerrah gibi atar neşterini..

telafiside yoktur..
 

Kaptan

Mecra Yazarı
Katılım
9 Ocak 2012
Mesajlar
15,445
Tepkime puanı
1,111
Puanları
0
Konum
Giresun
@RedveKabul;

İçinde yaşadığımız dünya (vadedilen vakte kadar) İslam hukukuyla yönetilmeyi, İslam'a göre hareket etmeyi onaylayacak bir dünya mı? Önce bu soru üzerinde biraz düşünün derim. Ayrıca demokrasi dahil hiçbir rejim ne İslam hukukunun zerresi olabilir, ne de İslam'ın zengin ve geniş hürriyet ve hoşgörü alanının yanından geçebilir. Buna ek; İslam medeniyetinin bir parçası olarak kimseye liderlik, bekçilik, ahlakçılık yapacak durumda olduğumuzu da düşünmüyorum. İşte bu nedenle tüm dünya halkını (din, dil, ırk gözetmeden) barış ve dostluk şemsiyesi altında birlikte tutabileceğiniz tek rejim demokrasidir. Bunun aksini savunmazsınız umarım. Cumhuriyetçi, ulusalcı, ırkçı, vesayetçi rejimlerle yönetilmeyi mi tercih ederdiniz, anlamıyorum ki...


Mesele benim, sizin, onun neyi tercih edip neyi etmediği meselesi değil. Mesele Allah'ın bizden istediğidir.

Kusura bakmayın ama siz ya ne dediğinizi bilmiyorsunuz ya da İslam'ı anlayamamışsınız.

İslam ile yönetilmeyi içinde yaşadığımız dünya onay vermez de ne demek? Bunlar nasıl sözler sayın hazine. Onay vermiyorsa onay verdiği ile yetinip Allah'a isyan mı edelim? Onay vermiyor diye Müslümanlar sisteme entegre mi olsun? Siz, hayatınızı düzenleyen ilke ve prensipleri kimden alıyorsunuz?

Ona bakarsanız cahiliye Mekke'si de onay vermiyordu, Peygamberimiz de onaylarını sormamıştı zaten. Mücadele etti ve İslamı hakim kıldı. Nebevi metodun İslamı hakim kılma merhalelerini iyi okuyun. Mücadelesiz, çilesiz başarı olmaz eğer başarı istiyorsanız biraz mücadele edeceksiniz.

Demokrasiyi dinle nasıl özdeşleştirdiniz merak ediyorum. Bir kere referansları farklıdır. Egemenliğin halka ya da millete ait olması diye bir şey söz konusu değildir. Egemenlik sadece ve doğrudan Allah'a aittir. Herkes O'nun mutlak "iradesine" boyun eğmek zorundadır.
 

Âwdil

Mim Lâmelif Vâv
Katılım
26 Eki 2006
Mesajlar
1,397
Tepkime puanı
312
Puanları
0
Konum
Endülüs
Merhaba,

muhterem,redvekabul keşke mukabele yapmadan önce bu konun kişileri küfre götürmeyen,temsili bir sanat dalı olan sinema ve şiirsel sinema dilini fazlası ile barındıran sessiz sinema üzerine terennümler yapılan bir konu olduğunu tecessüs etseydiniz.

Bu raddede kimsenin amacı sizlerin us'una demokrasi martavalını zerketmek değil.Zira böyle bir robotik algıya dücar olduysanız yanlış idrak ettiğinizi itiraf etmeliyim.

Bence biraz daha itidallı olmalıyız...
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
Allah Allaaah!

Ben yalnızca sinemasını ve bakış açısını sevdiğim bir insandan ve filmlerinden bahsetmek için buradayım. İtikadi ve fıkhi bir mahsur da görmedim, görmüyorum. Uyarılarınız elbette başım gözüm üzeredir ama konunun daha fazla dağıtılmasından hoşnut ve razı değilim...
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
Onun yaptığı iş yalnızca oyuncu/yönetmenlik değildi, o aynı zamanda bir orkestra şefiydi, besteciydi. : ) Filmlerindeki tüm müzikleri kendisi yaptı ve insanlara milyonlarca dolar harcamadan, olabildiğince az imkanla nasıl büyük işler başarılabildiğini kanıtladı.

 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul

Çok güzel bir gülümsemeye sahip binlerce insan vardır ama hiç kimse Charlie Chaplin kadar güzel güldüremez... :)

 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
TRT dublajıyla Great Dictator... :) Kendinize ayırdığınız 2 saati bence bu filmle değerlendirin... :)

 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
"Dünya herkese yetecek büyüklükte. Onun için, başkasının yerini kapmaktansa, çalışarak gerçek yerinizi bulun." - Charlie Chaplin
 

DostunDostu

Süper Moderatör
Yönetici
Katılım
30 Eyl 2013
Mesajlar
6,183
Tepkime puanı
473
Puanları
83
Chaplin elinde mizah tefekkürünün ulaştığı derinlik müthiştir. Sanat böyle bir şey işte..

Bizde mizah işletilmiyor. Mizah, gülünç duruma düşürmekle aymazlığı gözler önüne serer. Aslında mizah, gafletten uyandırır. Der Diktator filmi kendi döneminde Hitler'i eleştirebilmiş bir filmdir. Üstelik zulüm başlamadan önce!.. Hatta endüstri çağını ve makineleşmeyi bile ta o dönemlerde sanatı ile eleştirmiş. Felsefesine bakar mısınız?

Ciddiyet ve edep, güzeldir lakin istismar edilmeye müsait olduğu için aynı zamanda bir şeylerin üstünü örtmeye çalışır. Mizah ise bu maskeyi düşürür..

Bizde Marksist gelenekten gelenler hariç mizah felsefesini anlayan tek zümre yoktur. Çünkü okumuyoruz!..

Bileceksin kardeşim, okuyacaksın!!! Chakie Chan'ın akrobatik filmlerini görür görmez Charlie Chaplin etkisini anlayabilmen gerekir. Hepisi birbirinden beslenirler.. Gelenek denilen şey böyle bir şey işte. Köklerden beslene beslene üzerine çıkmaktır.. Bileceksin ki, sende kendi köklerinden bir şeyler üretebilesin..

Bununla birlikte mizah Avrupada da bitti.. Avrupa artık tefekkür edemiyor. Felsefe üretemiyor. Aslında bu bizim için bir fırsattır. Meydan resmen boşaldı ve çağ yeni sahibini bekliyor! Siz bunu fark etmiyor musunuz?
 

Meryem

Komplike
Katılım
6 Tem 2006
Mesajlar
15,309
Tepkime puanı
759
Puanları
0
Yaş
37
Konum
İstanbul
Şimdi yaşıyor olsaydı, mülteciler için nasıl çırpınırdı, elinden gelenin en iyisini yapıp konuya dikkat çekmek için nasıl didinirdi, kimbilir...
 
Üst