avret ve örtünme emri

Minhac_

Profesör
Katılım
5 Şub 2007
Mesajlar
1,189
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Bakınız kardeşim, eksik bilgiyle konuşuyorsunuz, o hadiste Esma r.a evinin içindeydi, dışarda sahabe hanımların nasıl örtündükleri hadislerde malumdur. ..

Abdullah ibnu Abbas'in sözü gözünüzden kacmis olmali

Taberi tevsirinde bunu böyle aktarmis, ben türkce tercümesinden bunu okudum( tabi ki ilerdeki zamanlarda ben firsatim olursa elimde bulunan kaynaklardan aktarma yapmak istiyorum):


Saîd b.Cübeyr, Abdullah b.Abbas ve benzeri âlimler ise burada zikredilen "Görünmesi zaruri olan yerler"den maksadın, sürmenin görüldüğü yüz, kına, yüzük ve bileziklerin görüldüğü eller olduğunu söylemişlerdir.
 

Satuk Buğra

Profesör
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
1,121
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Yani elleri ve yüzleri görünen müslüman kadınların hepsi bu nedenle günahkar öylemi? Alimallah bunlar cehenneme gitmeden cennetede gidemezler şimdi!
 

Satuk Buğra

Profesör
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
1,121
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Yahu kardeşim. Bizde sizin söyledikleriniz sonucunun böyle olacağından başka bir şey söylemiyoruz. Siz belli bir müctehidin ictihadını bütün müctehidlere ve bütün müslümanlara şamil kılıyorsunuz. Bu doğru değil. Sizin söymlediklerinize yanlış demek istemiyorum. Sizin söyledikleriniz bir kısım alimlerin ictihadıdır. Kabul. Ancak el ve yüzün avret olmadığını söyleyen fukahanın olduğunuda unutmamalısınız. Kaynakları burada aktarıp dökmeye zorlamayalım birbirimizi şimdi.
 

Minhac_

Profesör
Katılım
5 Şub 2007
Mesajlar
1,189
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Peki kardeşim, lafı uzatmayacağım, siz yukardaki alimleri değilde kadına evinin içinde açmasına izin verilen yerlerini dışarıya da cevaz veren alimeler tabi olun. Yanlış sunu bilinki kendinize cevaz aldıklarınızı yanlış anlamışsınız, el ve yuz avret değildir diyenler bunu namahremine karşı söylemişler, yani evinde. Buyrun isterseniz kaynaklarınızı aktarıp dökün, varsa yanlışımız öğreniriz.

usame kadin evde de mi kapali gezmesinin farz oldugunu söylemek istiyorsun anlayamadim ?

Kaynaklari verecem dedim arapcalarini ekleyeyim isterseniz, suan hemen türkcelerini getiremem.

Selametle...
 

Minhac_

Profesör
Katılım
5 Şub 2007
Mesajlar
1,189
Tepkime puanı
1
Puanları
0
usame49;247731 [SIZE=3' Alıntı:
İbn-i Abbas, "Kadınlar, hür olduklarının bilinmesi için tek gözleri hariç, başlarını ve yüzlerini örterler' demiştir.[/SIZE]

Abdullah ibnu Abbas'in sözü gözünüzden kacmis olmali

Taberi tevsirinde bunu böyle aktarmis, ben türkce tercümesinden bunu okudum( tabi ki ilerdeki zamanlarda ben firsatim olursa elimde bulunan kaynaklardan aktarma yapmak istiyorum):


Saîd b.Cübeyr, Abdullah b.Abbas ve benzeri âlimler ise burada zikredilen "Görünmesi zaruri olan yerler"den maksadın, sürmenin görüldüğü yüz, kına, yüzük ve bileziklerin görüldüğü eller olduğunu söylemişlerdir.
 

Satuk Buğra

Profesör
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
1,121
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Usame, siz bu ictihadında aşırı ve sıkı gözüken alimlerin ictihadlarını tercih ederken bir milyar müslüman kadını günahkar durumuna sokuyorsunuz. Biz ise alimlerin vasat ictihadını tercih ederek müslüman hanımların günahkar olmadıklarına, mevcut tesettürlü halleriyle tesettürsüzlük cereyanına karşı cihad içerisinde olduklarını ifade ediyoruz. Sizin ictihadınız size bizimkide bize.
 

muvahhidun

Paylaşımcı
Katılım
18 Nis 2007
Mesajlar
117
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Web sitesi
www.muhammediler.com
Hükümleri sıkı yapıp az kişinin uygulamasına sebep olmaktan ise, fetva sınırına yakın tutup kaideye muhalefet etmeden varabileceği en esnek sınırda tutup daha fazla kişinin uygulamasını sağlamak daha isabetli olmazmı?

İnsanları takva sınırına zorlayıp onları günaha zorlamakmı iyi, insanlara fetva sınırdan başlatıp takvayı iradeye bırakmakmı isabetlidir.

Kanunu ne kadar sıkı koyarsan koy, ona uyan olmadıktan sonra ne önemi var.

Olaylara birde bu açıdan bakmak gerekmezmi? Tesettürüde takva sınırından ziyade fetva sınırından ele almak daha isabetli olacaktır. İnsanlar takva için kendini zorlayabilir ancak, yekdiğerini zorlayamaz.

Tesettür konusunda takvaya zorlayan kardeşlerimiz, islam ümmetinin yarısından fazla nüfusu olan islam kadınlarını günahkarlıkla töhmet altında bırakmış olmuyorlarmı? Sıra erkeğe geldiğinde vakkodan kravat giydirenler çıktığı halde kadınlara gelince işi iyice sımsıkı tutmaları neye hizmet ediyor acaba. Şu an elleri ve yüzleri Kuranın açık emri uyarınca elleri ve yüzü açık müslüman kadınlar, eğer diğer farizaları yerine getiriyorlarsa onlar için hiç bir kınama olamaz. Hele o tek göz olayı hiç hoş bir durum değil kardeşim.

Saltuk buğra verdiğin cevabın tutulacak yeri yok. Fetva makamı biz değiliz. Hem yukarıda belirtilen tesettür mevzusu edile-iş şer'iye ile açık ve sabittir. Hem dinde aşırıya gidilmez ( yani dinin bir hükmüne hüküm eklenmez, kaldıki siz bunu öneriyorsunuz) . Hadi fetva verdiniz alimsiniz herhalde. Desenizki pardüsüde tesettürdür. Neden bunca bacılar çarşaf giysin!!! Kim fitne çıkarıyor şimdi kim fitneye sebep oluyor bir idrak edelim.
Şu ince noktayı iyi yakalayın Tesettür cilbabdır. Buna inanmak imanın gereğidir. Giymekle emir yerine gelmiş olur. İnanıp giymemekle günahkar olunur. Şayet inkar etmek küfre mucib olur. Herneyse ahzab süresi 59 ayetinin tefsirini tekrardan gözden geçirmenizi tavsiye ederim.
 

Satuk Buğra

Profesör
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
1,121
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Güzel kardeşlerim, islami hükümlerin bir takva birde fetva boyutu yokmudur. Her müslüman gücü miktarınca Rabbine kulluk etmezmi. Biz herkesi kendimiz gibi veya kendimizi bizden daha mükemmel islami hayat yaşayanlar gibi yapmak zorundamıyız. Pardesü ile tesettürü genel hatlarına uygun olarak giyinen kardeşlerimiz fetva sınırında olmuş olurlar, çarşafı tesettürde kullananlar ise takva sınırında daha fazla sevap kazanmış olurlar. Birisi çok sevap kazanmış, diğeri az sevap kazanmış olurlar.
Müslüman hanımları el ve yüz müstesna olarak tesettüre tam anlamıyla riayet ederek yaşadıkları halde onları günahkar konumuna sokmak fitne olmuyorda bizim söylediklerimizmi fitne oluyor, hayret doğrusu. Biz netefsirler gördük bu konularda, hemde tahkik olarak. Usamenin kaygısı köselere sakal mecburiyeti ve kadınlara peçe mecburiyeti getiren Taliban uygulamalarını islamın gerçek şekliymiş gibi göstermek kaygısı olmasın sakın.
 

Minhac_

Profesör
Katılım
5 Şub 2007
Mesajlar
1,189
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Bizim söylediklerimiz hic yokmus gibi davraniliyor.

Usame neden yazilanlari okumuyorsun.
 

Minhac_

Profesör
Katılım
5 Şub 2007
Mesajlar
1,189
Tepkime puanı
1
Puanları
0


Abi burada bak yüzleri acmanin caiz olduguna dair 1 yazan yer varya orada İbni Hacer el-Heytemi' nin el-Feteva’l-Kübra
adli eserinin 1. cildinin 199,. sayfasinda bu icmayi naklettigi bildiriliyor.

Sonra 2 yazan yerde de onun sözü naklediliyor.
 

Minhac_

Profesör
Katılım
5 Şub 2007
Mesajlar
1,189
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Saîd b.Cübeyr, Abdullah b.Abbas ve benzeri âlimler ise burada zikredilen "Görünmesi zaruri olan yerler"den maksadın, sürmenin görüldüğü yüz, kına, yüzük ve bileziklerin görüldüğü eller olduğunu söylemişlerdir. Bu görüşü des*tekleyen Mürsel bir Hadis-i Şerifte şunlar zikredilmektedir:
Halid b.Düreyk diyor ki: "Aişe (r.anh)üan şunları söylediği rivayet edil*miştir.

"Birgün Ebubekir´in kızı Esma (kızkardeşjm), üzerinde bulunan ince bir elbise ile Resulullah´ın yanına girdi. Resulullah (s.a.v.) ondan yüz çevirdi ve ona şöyle dedi: "Ey Esma, kadın, âdet görme çağına varınca, onun ancak şurası ve şurası görülebilir." "Resulullah böyle derken, yüzünü ve ellerini işaret [49
[49] Ebu Dâvûd, K.el- Libas, bab: 34, Hadis no 4104
 

muvahhidun

Paylaşımcı
Katılım
18 Nis 2007
Mesajlar
117
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Web sitesi
www.muhammediler.com
Güzel kardeşlerim, islami hükümlerin bir takva birde fetva boyutu yokmudur. Her müslüman gücü miktarınca Rabbine kulluk etmezmi. Biz herkesi kendimiz gibi veya kendimizi bizden daha mükemmel islami hayat yaşayanlar gibi yapmak zorundamıyız. Pardesü ile tesettürü genel hatlarına uygun olarak giyinen kardeşlerimiz fetva sınırında olmuş olurlar, çarşafı tesettürde kullananlar ise takva sınırında daha fazla sevap kazanmış olurlar. Birisi çok sevap kazanmış, diğeri az sevap kazanmış olurlar.
Müslüman hanımları el ve yüz müstesna olarak tesettüre tam anlamıyla riayet ederek yaşadıkları halde onları günahkar konumuna sokmak fitne olmuyorda bizim söylediklerimizmi fitne oluyor, hayret doğrusu. Biz netefsirler gördük bu konularda, hemde tahkik olarak. Usamenin kaygısı köselere sakal mecburiyeti ve kadınlara peçe mecburiyeti getiren Taliban uygulamalarını islamın gerçek şekliymiş gibi göstermek kaygısı olmasın sakın.

Sadece kırmızı yazılan noktalara cevap vereyim . Sakalı arttırmak kulun elinde değildir. Lakin tesettüre yani çarşafa bürünmek kulun elindedir. Hala bir çok kavramı tahlil edemiyorsunuz .
 

muvahhidun

Paylaşımcı
Katılım
18 Nis 2007
Mesajlar
117
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
43
Web sitesi
www.muhammediler.com
Saîd b.Cübeyr, Abdullah b.Abbas ve benzeri âlimler ise burada zikredilen "Görünmesi zaruri olan yerler"den maksadın, sürmenin görüldüğü yüz, kına, yüzük ve bileziklerin görüldüğü eller olduğunu söylemişlerdir. Bu görüşü des*tekleyen Mürsel bir Hadis-i Şerifte şunlar zikredilmektedir:
Halid b.Düreyk diyor ki: "Aişe (r.anh)üan şunları söylediği rivayet edil*miştir.

"Birgün Ebubekir´in kızı Esma (kızkardeşjm), üzerinde bulunan ince bir elbise ile Resulullah´ın yanına girdi. Resulullah (s.a.v.) ondan yüz çevirdi ve ona şöyle dedi: "Ey Esma, kadın, âdet görme çağına varınca, onun ancak şurası ve şurası görülebilir." "Resulullah böyle derken, yüzünü ve ellerini işaret [49
[49] Ebu Dâvûd, K.el- Libas, bab: 34, Hadis no 4104

Bahse konu hadis-i şerifte kastedilen yer hane içerisimi hane dışarısımı ????

Buraya ışık tutumadan verdiğiniz bilgi yanlış olur.
 

Satuk Buğra

Profesör
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
1,121
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Sadece kırmızı yazılan noktalara cevap vereyim . Sakalı arttırmak kulun elinde değildir. Lakin tesettüre yani çarşafa bürünmek kulun elindedir. Hala bir çok kavramı tahlil edemiyorsunuz .

Madem sakalı artırmak kulun elinde olmuyorsa takma sakal mecburiyeti hangi nassa göre konuyor.

Minhac kardeşinde söylediği gibi, siz yazdıklarını okumuyormusunuz. Orada el ve yüzün görünmesinin caiz olduğu kısımlar olduğu her halükarda anlaşılıyor. İctihadı nasmış gibi islam ümmetine dayatma hakkınız varmı?
 

Minhac_

Profesör
Katılım
5 Şub 2007
Mesajlar
1,189
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Bahse konu hadis-i şerifte kastedilen yer hane içerisimi hane dışarısımı ????

Buraya ışık tutumadan verdiğiniz bilgi yanlış olur.


Bir dakika hane icinde tesettür farz midir mahremin yaninda?

Ya da namahrem evin icinde veya disinda olunca tesettürde farkli kurallar mi söz konusu oluyor?

Ayrica Abdullah Ibnu Abbasin sözünü de dikkate alin. Onu geciyorsunuz.
 

Satuk Buğra

Profesör
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
1,121
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Sizin gibi aşırıların yüzünden insanlar islamdan uzaklaşırlarsa sorumlusu sizlersiniz. Siz tesettüre bir cihad edasında sarılan müslüman hanımları günahkar olarak görmekle onları nereye yönlendirdiğinizin farkındamısınız?
Birde düşünün pratik hayatta, kadınında islami ölçüler içerisinde sosyal hayatta rol aldığı toplumda kadın yüzü peçeli hangi işin üstesinden gelebilecektir. Samimi olabilirsiniz ama bağnaz ve hayattan uzak düşünüyorsunuz. Eller ve yüz müstesna ictihadında bulunan alimlerin daha isabetli olduklarını kabule mecbursunuz. Teoride mecbur saymazsanız bile pratikte zaten mecbur oluyorsunuz. Çünkü ben çarşaflıda olsa yüzü kapalı hiç göremiyorum. Elazığda bir yüzü peçeli görmüştük çarşaflı annemle beraber. Kadın altmış yaşlarında vardı. Peçenin altında yüzü yine hissediliyordu. Kadın yolunu göremiyordu nerdeyse.
 

Minhac_

Profesör
Katılım
5 Şub 2007
Mesajlar
1,189
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Bak hadise dikkat et, Esam r.a Hz Peygamberin yanına girmiş, demekki olay hane içinde gerçekleşmiş, Hz Aişenin yanında, kendisi buluğ çağına girdiği için artık Hz Peygamber ondan yuzçevirmiş ve şurası şurası görülebilirdemiş, bu ev içinde geçerlidir, olay evde oluyor, daha nasıl analatalım bilmemki...

Abdullah ibnu abbasin sözünü nasil anlayacagiz?

Hem yeniden soruyorum?

Ev icinde ve ev disinda farkli tesettür anlayisi mi var islamda namahremin karsisinda?
 

Satuk Buğra

Profesör
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
1,121
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Abi bak, namazda ve namahremlerinin yanında kadın elini yuzunu , hanefiye göre ayaklarınıda açabilir. Şafiide namazda ayaklarınıda açamaz. Dışarıya çıkınca artık tum vucudu avretidir, tamamen kapanmak zorundadır. Zaten ayet kadına dışarı çık demiyor, evinde vakarınla otur diyor. Kadının el, yuz ve ayakları namehrem yanında avret değildir. Kadın sair yerlerini örtünce namahrem yanında setr-i avret yapmış olur, dışarda ise setr-i ziynet yapmak zorundadır. Ziynet fitneye sebep olabilcek herşeydir. Fİtne ise nefsi tahrik edebilecek herşeydir. Bu bakımdan kadının tum vucudu avretidir ve siperi ve kal'ası çarşafı=cilbabıdır.

Alnından öpüyorum..

Pekala. Ayet kadınların vakarla evinde oturmalarını emrediyor. O halde asrı saadette dışarı çıkan kadınların durumunu nasıl değerlendireceksiniz. Mesela Uhut savaşında Hazreti Nesibetül Maziniye annemiz dışarı çıkmış, savaşa gitmiş, savaşlarda yaralıları sarmakla yetinmemiş Rasulullahı bile savunmuş ve bu uğurda kolu kesilmiştir. Herhalde size göre ayetin gereğini yapmadığı için günahkar bile olmuştur, öyle değilmi. Şimdi hemen çarkedeceksin, tam çark zamanı. MERAK EDİYORUM.
 

Satuk Buğra

Profesör
Katılım
22 Ara 2006
Mesajlar
1,121
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
53
Sen varya hakkaten hilkat garibesisin. Evde oturmasını soyleyen Ayet ne zaman inmiş bi bak bakalım? Ve uhuddan sonra kadınlar savaşa gitmişlermi? Sen dinin herhalde merhale merhale, tedricen indiğini bilmiyorsun...

Asıl hilkat garibesi sensin arkadaşım, madem neden bunu izah etmiyorda, sanki müslüman kadınların vakarla evde oturmalarının gerektiğini ima eder halde duruyorsun. Mesajında sanki müslüman kadınlara evde oturmayı dışarıya çıkmamayı tavsiye eder halin nedir peki. Zaten aslında öyle yapmayı düşünüyorsunuzda, vaziyeti izahta güçlük çekiyorsunuz?
 
Üst