ANKEBUT SURESI 45.ayet lütfen açınız.

melami

Paylaşımcı
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
238
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
İSTANBUL
45-Sana vahyedilen Kitabı güzel güzel oku ve namazı kıl! Muhakkak sahih namaz edepsizlikten ve uygunsuzluktan alıkoyar. Muhakkak Allah'ı anmak en büyük iştir ve Allah, her ne işlerseniz bilir.

Arkadaşlar lütfen açarmisiniz.
 

VARNA

Üye
Katılım
28 Eki 2006
Mesajlar
42
Tepkime puanı
1
Puanları
0
45- Sen, sana vahyedilen kitabı oku, vird ederek, devam üzere, tekrar tekrar, güzel güzel oku. Yani o örümcek kafalı kâfirlerin fitnelerine gam yeme de onlara karşı olmazsa, kendi âleminde bu Kur'ân'ı güzel güzel oku, adı geçen peygamberlerin ve ümmetlerin halleriyle Allah'ın âyetlerini düşün. Onun için "Onlara oku" buyurulmamış, mutlak olarak "Oku" buyurulmuştur. Ve namazı devam üzere kıl, gerçekten namaz fahşadan, yani açık çirkinlikten, edebsizikten, fuhşiyattan ve münkerden; aklın ve şer'in beğenmeyeceği uygunsuzluktan, günahtan meneder. Bir kere namaz içinde bunlar yapılmaz.

Bundan başka namaz hakikati, ne olduğu bilinerek kılınan sahih namaz, namaz dışında da, çirkinlikten, uygunsuzluktan uzaklaştırır. Yasaklamak, uzaklaştırmayı mutlak olarak sağlamasa bile herhalde gerektirir. Sahih ve doğru bir şekilde namaza devam edildikçe iyilik artar. Resulullah (s.a.v) tan rivayet olunmuştur ki: "Kim bir namaz kılar da, o namaz kendisini açık ve gizli kötülüklerden alıkoymazsa o namazla Allah'tan uzaklaşmaktan başka bir şey artırmış olmaz" buyurmuştur. Onun için İbnü Mes'ud Hazretleri demiştir ki: "Namazını gereği gibi yerine getirmeyen Allah Teâlâ'dan uzaklığı artırmaktan başka bir şey yapamaz." Bunun sebebi, çünkü namaza itaat, onun sınırlarını gözeterek hakkıyla kılmaktır. Onun sınırında ise açık ve gizli bütün kötülüklerden men ve alıkoyma vardır. Şu halde namaza itaat onu hakkıyla kılıp yasağını tutmakla olur. "Yazıklar olsun o Allah huzurunda duranlara ki namazlarını yanlış olarak (veya yanlış yere) kılıyorlar" (Maun, 107/4-5) buyurulduğu üzere namaz kılıyor görünüp de namazın ne demek olduğundan habersiz olanların vay haline! Onun içindir ki "Gerçekten müminler kurtuluşa ermiştir. Onlar ki namazlarında huşû içindedirler" (Mü'minun, 23/1-2) buyurulmuştu. Zira Tâhâ Sûresi'nde "Beni anmak için namaz kıl." (Tâhâ, 20/14) buyurulduğu üzere namazın hikmeti, gayesi Allah'ın zikridir. Yani Allah'ı anmak ve bu sayede "Öyle ise beni (taat ve ibadetle) anın ki, ben de sizi anayım." (Bakara, 2/152) âyetince Allah Teâlâ'nın anmasına ermektir. Bu suretle namaz bir miracdır. Bunu bilenler "Herhalde Rablerine kavuşmayı uman kimseler" (Bakara, 2/46) âyetine göre kendilerini her an Rablerinin huzurunda mülakat (kavuşma) halinde buluyorlar gibi zevk içinde bir niyet ve ihlas ile kılarlar. Ve herhalde Allah'ı anmak; namaz en büyük iştir. Yani asıl bütün incelikleri, detayları ve gerçeği ile Allah Teâlâ'yı anmak ve O'nun azamet ve kibriyası huzurunda kulun değişiklikleri ve tavırları ile acizlik ve ihtiyacını arzetmesi demek olan namaz, en büyük amel veya açık ve gizli kötülüklerden men için en büyük sebeptir. Veya Allah Teâlâ'nın sizi anması, sizin O'nu anmanızdan daha büyüktür. Kul, Allah Teâlâ'yı azameti ve cemaliyle hatırladığı zaman, O'nun yüce huzurunda açık ve gizli kötülüklerden kaçınarak edeb ve samimiyet ile yükseleceği gibi, Allah Teâlâ'nın onu hatırlamasını düşündüğü zaman, ilâhî huzurda zerre kadar kötülük ile anılmayı kimse arzu etmeyeceğinden, her an Allah'ın hoşnutluğuna ve rızasına yükselmek için , iyilik duygusu ile dopdolu olur. Ve şüphe yok ki, bu duygu, evvelkinden daha büyük bir kurtuluş vesilesi olur. Düşünmeli ki Allah, Kur'ân'ında Firavun gibileri nasıl anıyor, peygamberleri ve müminleri nasıl anıyor? Hem Allah, her ne işlerseniz bilir. Ona göre anar ve ona göre ceza veya mükafat verir.
 

melami

Paylaşımcı
Katılım
25 Eki 2006
Mesajlar
238
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
İSTANBUL
Varna kardeşim yazın için teşekkür ederim. Ancak ben hala anlamadım namaz müminin miracı Allah ile muhabbeti. Allah razı olsun siz namazları anlatmışsınız. Ama beni kesmedi. Ayetin taşıdığı çok fazla anlamlar olsa gerek. Epey zamandır cevaplar bekliyorum ama bir türlü gelmedi.. ACABA BİZDE BAŞÖRTÜSÜ MUHABBETİMİ AÇSAK NAAPSAK..?

HAKLA KALIN HAKİKATLE KALIN..
 

ankakusu

Asistan
Katılım
28 Kas 2006
Mesajlar
254
Tepkime puanı
3
Puanları
0
Konum
İSTANBUL KÖYÜ
Zikir kurulmuş saat gibidir, bir kere kurdunmu dünyâ ve âhiret artık durmaz ve bir daha da kurulması gerektirmez. Bu zikir de acaba nasıl bir zikirdir: Zikr-i hafî (gönülden zikir) Allâh, Allâh, Allâh dır. Çünkü zikr-i cehri (sesli zikretme) devamlı olmaz. Hazreti Peygamber: “Cenâb-ı Hak-kın iki ni’meti vardır, verdimi, bir daha geri almaz. O ni’metlerin biri zikirdir. Bir adam bir kere zikri kurdumu bir daha durmaz. Diğer ni’meti de gözündeki perdeyi kaldırmasıdır. Bir adamın gözünden perdeyi kaldırdımı bir daha gözüne perde koymaz” buyurmuştur. Halbuki Cenab-ı Hak-kın diğer ni’metleri böyle değildir, meselâ mal verir, şükrünü bilmezsen yine geri alır, seni mahrum eder.

.
 

SeTTaR

Profesör
Katılım
1 Eyl 2009
Mesajlar
1,148
Tepkime puanı
135
Puanları
63
Konum
Biryerlerde
Elbet namazımızı dosdoğru kılmalıyız.Namaz insanı her kötülükten geri koyar.
 
Üst