Aman Allahım! daha neler işiteceğiz ?

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Arkadaşlar,
Burada bir çok üye tarafından İslâm Dinine ait kaynak bir site olarak gösterilen bir sitede bakınız orucu bozmayan konulşar arasında hangi husus da gösterilmiş ? Bugüne kadar hiçbir ilmihâl kitabında bulunmayan ve rastlanmamış bu durumu sizlerin de değerlendirmelerine bırakıyorum. Eskiler orucu ve abdesti bozan maddeleri bir cümlede özetlerlerdi.
"Vücuttan içeriye girenler orucu, dışarıya çıkanlar ise abdesti bozar."
Ne günlere geldik !

Şeker Hastalarının insülin iğnesi yaptırmaları oruçlarını bozar mı?

Soru

Şeker Hastalarının insülin iğnesi yaptırmaları oruçlarını bozar mı?
Kullanıcı: mekarapinar | Tarih: 18-Eylül-2007, Saat: 14:04:24​


Cevap

Değerli Kardeşimiz;


Belli zamanlarda enjeksiyon yoluyla (insülin) almaları gereken (şeker hastalarının) oruç tutmalarında tıp bakımından bir sakınca bulunmazsa, oruçlu iken (insülin) iğnelerini yaptırmaları oruçlarını bozmaz. Çünkü şeker hastaları bunu yaptırmadan yaşayamaz. Hayati bir tehlikenin olduğu anlarda iğne yasağı yoktur zaten. Şayet hastalığın şiddetlenmesi gibi ciddi bir mahzur yoksa iğneler iftardan sonraya bırakılırsa daha sağlamı tercih edilmiş olunur.
Ahmet Şahin -Sorualrla İslâmiyet Sitesi.
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Yeni duyduğumuz bir şeyle ilgili hüküm verirken ölçü biz miyiz ? Duyduğumuz şeyin dinin prensiplerine mantığına uygunluğu mudur? Dinin içinde yapılan yorumlardan Ehli Sünnet vel cemaat çizgisi bizi bağlar. Farklı ictihatlar varsa farklı tercihlerde olacak demektir.

Vucuttan içeri giren herşey orucu bozar denirse mesela elinize bir tahta kıymığı batıpta derinin içine tamamen saplandıysa orucunuzun bozulması gerekir, veya vucuda giren kurşun veya av tüfeğinin minik saçmalarıda orucu bozar demen lazım. Sence bozuyormudur?

Veya abdest alırken ağzımıza su veriyoruz, illaki yaşlığını hissediyor ve yutuyoruz. Vucuda girmesine rağmen orucu bozmuyor.

Bir avuç tuzu birden yutarsan, bir avuç toz biberi birden yutarsan, sıvı yağı aniden yutarsan........ orucu bozmaz diye fıkıh kitaplarında yazıyor. Öyleyse amaç vucuda hiçbir şey girmemesi değil. İşin ruhunu kavrayıp ona uygun davranmaya çalışmak...
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Yeni duyduğumuz bir şeyle ilgili hüküm verirken ölçü biz miyiz ? Duyduğumuz şeyin dinin prensiplerine mantığına uygunluğu mudur? Dinin içinde yapılan yorumlardan Ehli Sünnet vel cemaat çizgisi bizi bağlar. Farklı ictihatlar varsa farklı tercihlerde olacak demektir.

Vucuttan içeri giren herşey orucu bozar denirse mesela elinize bir tahta kıymığı batıpta derinin içine tamamen saplandıysa orucunuzun bozulması gerekir, veya vucuda giren kurşun veya av tüfeğinin minik saçmalarıda orucu bozar demen lazım. Sence bozuyormudur?

Veya abdest alırken ağzımıza su veriyoruz, illaki yaşlığını hissediyor ve yutuyoruz. Vucuda girmesine rağmen orucu bozmuyor.

Bir avuç tuzu birden yutarsan, bir avuç toz biberi birden yutarsan, sıvı yağı aniden yutarsan........ orucu bozmaz diye fıkıh kitaplarında yazıyor. Öyleyse amaç vucuda hiçbir şey girmemesi değil. İşin ruhunu kavrayıp ona uygun davranmaya çalışmak...

>Bay muallim !
"""... Bir avuç tuzu birden yutarsan, bir avuç toz biberi birden yutarsan, sıvı yağı aniden yutarsan........ orucu bozmaz diye fıkıh kitaplarında yazıyor."""
Şu beyanının hangi fıkıh kitabında yazdığını da bir bildir de cahilliğimizden kurtulalım ! Ayrıca, eskilerin """...vücuda giren şeyler..." derken mayi yani sıvı şeyleri kasdettiği biliniyor. Sizin galiba algılama gücünüz tersten çalışıyor ! İkinci olarak, abdest alırken şayet ağızdan veya burundan vücuda su kaçırılırsa, o orucunu kaza etmen gerektiğini size kimse söylemedi mi ? Çünkü, kazaen de olsa, o kişinin orucu bozulmuştur. insülinin yani, vücuda yapılan iğne(enjeksiyon) hangi muteber kitapta orucu bozmaz diye yazıyor ki, sen bu yakınmamı ehli sünnet çizgisi olarak görmemişsin ! ?
Şu halde hangi ehl-üi sünnet çizgisi buna cevaz verdiğini de yazmalısın ... Bekliyoruz ... :(:confused1:
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Bunlar mızraklı ilmihalinde yazıyorda siz nerde bekliyorsunuz.:gl
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Bunlar mızraklı ilmihalinde yazıyorda siz nerde bekliyorsunuz.:gl



Biz genellikle Büyük İslâm ilmihâli ile amel ediyoruz. Ve ilmihâllerde herhangi bir meselenin diğer muteber ilmihâllerce de örtüşüp örtüşmediğini de kontrol ediyoruz. Ayrıca şu insülin iğnesinin orucu bozmadığı nerde yazılı onu da bir söyleyiver ?
 

reis

Kıdemli Üye
Katılım
15 Eki 2006
Mesajlar
10,901
Tepkime puanı
414
Puanları
0
Konum
Karadeniz
İlmihaller yazıldığında İnsülün iğnesi henüz olmadığından imlihallerde yer almamış olabilir...
O kitaplarda İnsülün iğnesi alma zorunluluğu olanların Ramazanda ne yapması gerektiği yazıyor mu?
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
İlmihaller yazıldığında İnsülün iğnesi henüz olmadığından imlihallerde yer almamış olabilir...
O kitaplarda İnsülün iğnesi alma zorunluluğu olanların Ramazanda ne yapması gerektiği yazıyor mu?


Aman Beyim, çok tuhaf bir yorum getirdin önümüze !...:) Yani, insilün iğnesinin mazisi hani o kadara çok da yeni değildir ! Tutalım ve kabul edelim ki, o zaman insülin yoktu, enjeksiyon da mı yoktu ? İnsülin de bir enjeksiyon değil mi ? Ha! Şeker hastalarının ne yapacağına gelince ...Eğer ifakat bulup sağlıklarına kavuşmaları ihtimali varsa bildiğimiz kadara günü-gününe oruçlarını kaza ederler. Yok şayet, böyle bir durumları yok ve iyileşmeleri mümkün değilse, fidye denilen birşey var hastalıklarından ve yaşlılıklarından dolayı oruç tutamayanlar hakkında...Bunları bir müslümanın bilmesi farzdır diye biliyoruz biz ... İnşaallah, bundan böyle üzerimize öğrenilmesi farz olan bütün fıkhi bilgileri öğreniriz.

:good:
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Büyük İslam İlmihali Ömer Nasuhi Bilmen ( Lütfen dikkatli okuyunuz)

125- Oruçlunun kendi işi olarak ağzından başka, vücudunun herhangi bir kısmından içine tamamen sokulup kaybolan veya başkası tarafından sokulup vücuda yarar sağlayan herhangi bir şey orucu bozar. Bu hususta içeriye giden şeye bakılır, gittiği yola bakılmaz. Bundan dolayı bir kimsenin başkası tarafından herhangi bir uzvuna saplanıp vücutta kaybolan odun ve demir benzeri bir şey orucu bozar. Fakat böyle bir şeyin bir ucu dışarda kalmış olursa, orucu bozmaz. Bir parçası içeriye sokulmuş olan bir süngü veya bir odun parçası gibi...
Yine, iç boşluğa veya dimağa kadar uzayan derin bir yaraya konulan yaş bir ilaç, içeriye veya dimağa kadar geçince orucu bozar, kazayı gerektirir.
Bu mesele, İmam Serahsinin "Mebsut" adlı kitabındaki açıklamasına bakılırsa, İmamı Azam'a göredir. Bu esas üzerine denilir ki, Ramazanda gündüz vakti vücuda yapılan iğne de orucu bozar ve kazayı gerektirir. Çünkü bu, hem oruçlunun rızası ie yapılmakta, hem de vücudun yararına yapılmış bulunmakladır. İğne aracılığı ile vücudda bir yol açılıyor ve böylece ilaç tam vücudun içine akıtılmış oluyor. Artık bu şekilde ilacın içeriye girmesi, suyun deriden emilerek içeriye geçmesi gibi değildir. Bundan dolayı açık bir ihtiyaç veya zaruret bulunmayınca, iğneler iftardan sonra yapılmalıdır. İhtiyata uygun olan budur.
Hatta bir görüşe göre, başkası tarafından sokulup vücudun içinde kaybolan demir parçası gibi bir şey, vücudun yararına olmadığı halde, yine orucu bozar.
İki imama gelince, bunlara göre bir şey, tabiî yoldan içeriye gitmedikçe oruç bozulmaz. Çünkü oruç; "Yaratılışta bir yol ve kanal olan bir uzuvdan (organdan) bir şeyi içeriye sokmaktan kendini tutmaktır." Biz böyle bir imsak ile emrolunmuşuz. Bu hususta geçici olan yol ve kanallara itibar edilmez.
Bunun için dışardan bir yaraya konulan ilaç, boşluğa kadar gitse de, orucu bozmaz. Vücudun derisini yırtarak içeriye gidip kaybolan bir demir, bir kurşun parçası hakkında da hüküm böyledir. Buna göre iğne ile de orucun bozulmaması gerekir. Evvelce, fetvahane tarafından da bu yolda fetva verilmişti. Fakat daima ihtiyat yolunun gözetilmesi iyidir.
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Büyük İslam İlmihali Ömer Nasuhi Bilmen ( Lütfen dikkatli okuyunuz)

125- Oruçlunun kendi işi olarak ağzından başka, vücudunun herhangi bir kısmından içine tamamen sokulup kaybolan veya başkası tarafından sokulup vücuda yarar sağlayan herhangi bir şey orucu bozar. Bu hususta içeriye giden şeye bakılır, gittiği yola bakılmaz. Bundan dolayı bir kimsenin başkası tarafından herhangi bir uzvuna saplanıp vücutta kaybolan odun ve demir benzeri bir şey orucu bozar. Fakat böyle bir şeyin bir ucu dışarda kalmış olursa, orucu bozmaz. Bir parçası içeriye sokulmuş olan bir süngü veya bir odun parçası gibi...
Yine, iç boşluğa veya dimağa kadar uzayan derin bir yaraya konulan yaş bir ilaç, içeriye veya dimağa kadar geçince orucu bozar, kazayı gerektirir.
Bu mesele, İmam Serahsinin "Mebsut" adlı kitabındaki açıklamasına bakılırsa, İmamı Azam'a göredir. Bu esas üzerine denilir ki, Ramazanda gündüz vakti vücuda yapılan iğne de orucu bozar ve kazayı gerektirir. Çünkü bu, hem oruçlunun rızası ie yapılmakta, hem de vücudun yararına yapılmış bulunmakladır. İğne aracılığı ile vücudda bir yol açılıyor ve böylece ilaç tam vücudun içine akıtılmış oluyor. Artık bu şekilde ilacın içeriye girmesi, suyun deriden emilerek içeriye geçmesi gibi değildir. Bundan dolayı açık bir ihtiyaç veya zaruret bulunmayınca, iğneler iftardan sonra yapılmalıdır. İhtiyata uygun olan budur.
Hatta bir görüşe göre, başkası tarafından sokulup vücudun içinde kaybolan demir parçası gibi bir şey, vücudun yararına olmadığı halde, yine orucu bozar.
İki imama gelince, bunlara göre bir şey, tabiî yoldan içeriye gitmedikçe oruç bozulmaz. Çünkü oruç; "Yaratılışta bir yol ve kanal olan bir uzuvdan (organdan) bir şeyi içeriye sokmaktan kendini tutmaktır." Biz böyle bir imsak ile emrolunmuşuz. Bu hususta geçici olan yol ve kanallara itibar edilmez.
Bunun için dışardan bir yaraya konulan ilaç, boşluğa kadar gitse de, orucu bozmaz. Vücudun derisini yırtarak içeriye gidip kaybolan bir demir, bir kurşun parçası hakkında da hüküm böyledir. Buna göre iğne ile de orucun bozulmaması gerekir. Evvelce, fetvahane tarafından da bu yolda fetva verilmişti. Fakat daima ihtiyat yolunun gözetilmesi iyidir.


Buradaki son cümle sanırım tartışmayı bitiriyor. Yani, böyle işlerde şüphe hasıl oluyor, yok dimağa ve boşluğa ilaç gitti mi, gitmedi mi şeklide...Şu halde, son cümlede itiyat yolunu tutmak gerektiği belirtilerek konuya son nokta da konulmuştur. Başka bir delile gerek yoktur diye düşünüyorum.
 

kebîkec

İhvan Forum Üye
Katılım
21 Eyl 2007
Mesajlar
8,080
Tepkime puanı
1,922
Puanları
113
Baştan beri tartışma yoktu zaten. Tekrar edeyim ictihadın olduğu yerde farklılklar, farklılıkların olduğu konularda tercihler olur. Bu doğaldır. Bazıları İmam Serahsinin Mebsutunda Ebu Hanifenin görüşünü benimser diğer bazıları İmameynin görüşünü benimser. Ortalığı toz duman etmeden tercihlere saygı duyulur... vesselam...
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Baştan beri tartışma yoktu zaten. Tekrar edeyim ictihadın olduğu yerde farklılklar, farklılıkların olduğu konularda tercihler olur. Bu doğaldır. Bazıları İmam Serahsinin Mebsutunda Ebu Hanifenin görüşünü benimser diğer bazıları İmameynin görüşünü benimser. Ortalığı toz duman etmeden tercihlere saygı duyulur... vesselam...
Syn . muallim08,
Dikkat ederseniz Sorularla İslâmiyet sitesinde "İnsülin iğnesi olmak orucu bozmaz."diye kestirilip atılmış! Yani, ilaçların dimağa ve boşluklara gitmesiyle orucu bozacağı ifade edilmemiş ...İhtiyatlı olma halinden de hiç söz edilmemiş ! Şimdi siz, böyle bir şeye bozmaz derseniz, öte taraftan bütün ilaç kullanan hastalar çıkar der ki, "Madem enjeksiyon orucu bozmuyor, şu halde biz de hastayız aldığımız ilaçlar da orucu bozmaz !" Yani, mezhebi genişlettikçe genişletmiş olursunuz. Çünkü, şüpheli bir yol açılınca, diğer yollar da araksından sıraya girer. Bu da ortada dini ve fıkhi hüküm diye birşey bırkamaz. Meselenin özeti budur.
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
>Bay muallim !

cahilliğimizden kurtulalım :)confused1:

cahillikten kurtulmanın yolu
susmandan geçiyor:D
sus ki kimse cahil olduğunu farketmesin.

ayrıca paylaşımlarında güzellikleri yansıtman senin için daha hayırlı olucaktır

olumlularda cahilliğinortaya çıkmaz...
hatta alim sanırlar:D
alimin internette ne işi varsa:D
olumsuz paylaşımlardan ise nasılsa biri cahilliğini ortaya çıkarır...

insülin konusunda söylediklerini kaale almıyorum.
yazılanları bile okumamışsın.
ki benzer mevzuda en muteber kitaplarda da caiz olduğu yazılmıştır.
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
cahillikten kurtulmanın yolu
susmandan geçiyor:D
sus ki kimse cahil olduğunu farketmesin.

ayrıca paylaşımlarında güzellikleri yansıtman senin için daha hayırlı olucaktır

olumlularda cahilliğinortaya çıkmaz...
hatta alim sanırlar:D
alimin internette ne işi varsa:D
olumsuz paylaşımlardan ise nasılsa biri cahilliğini ortaya çıkarır...

insülin konusunda söylediklerini kaale almıyorum.
yazılanları bile okumamışsın.
ki benzer mevzuda en muteber kitaplarda da caiz olduğu yazılmıştır.
Yazdıklarım siz hariç hereksedir. >Çünkü, siz delilleri yok sayma gibi bir konum içindesiniz ! Bu durumda size ne anlatılabili ki ? Üstelik forum kurallarında kaynaksız yazı yazmak yasak olduğu halde buraya sürekli kaynaksız hükümler yazan da sizisiniz ! İşte, insülin konusunda hangi muteber kitaplarda bahsi geçtiğini yazmadığınız veya yazamadığınız gibi...Demiştim ya, sizi böyle bir inanca sevkedenlerin kulaklarını çekmek lazım !
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
Allah aşkına sen naklettiklerini okuyo rmusun?
daha önce yok dediğin ayet-i ortaya koydum.
onda bile dansetmeye başladın.

sen naklettiklerini oku lütfen orda kaynak da yazıyor.:D
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
Gene kural ve kesin hüküm olarak hastanın vücuduna direnç sağlamak için bir gıdayı iğne veya serum yoluyla enjekte etmek orucu bozar.


Ağrıyı kesmek veya zorunlu tedavi maksadıyla yapılan enjeksiyon da, İmam Azama göre orucu bozar. Fakat, İmam Ebu Yusuf, İmam Muhammed ve diğer mezhep imamlarına göre bozmaz. İhtiyata uygun olan bu tür tedavileri gece yapmaktır. Bununla beraber gündüz yapılması gereken muayene ve tedaviler için bu ruhsattan istifade edilebilir.
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
Allah aşkına sen naklettiklerini okuyo rmusun?
daha önce yok dediğin ayet-i ortaya koydum.
onda bile dansetmeye başladın.

sen naklettiklerini oku lütfen orda kaynak da yazıyor.:D

Bakara Sûresindeki 274. ayeti yazmıştın da biz de sana gereken tefsirini ve cevabını yazmıştık. demiştik ki, bu ayette her ne kadar aleni sadaka ve hayır yapılabilirliği caiz görülüyorsa da bütün ulema efdâl olanının gizli olduğuna kail olmuşlardır dedik... Kaldı ki, Rabbimiz senin delil getirdiğin bu ayetin üç ayet öncesinde açık ve seçik sadakaların ve hayırların gizli olması sizin için daha hayırlıdır diyerek müslümanların hangisini tercih edeceklerine dair son noktayı koymaktadır. (Bakara Sûresi 271. ayet ) İşte sen bütün bu hakikata DANS diyorsun ! Sen dansı bu ülkede yaşayanlara değil, dansın menbaında yaşayanlara sor da onlar sana nasıl olduğunu anlatsınlar !
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
sen önce yok öyle şey dedin.;D
sonra ayet i görünce yok öyleydi yok böyledi falan filanlarla suyun üstüne çıkmaya çalışan yağ gibi üste çıkıyorsun.

sana Efendimizin, sıdk'ın, ve damadının uygulamalarını söyledim açık seçik net.
sen ayet şöyleymiş böyleymiş derken

Efendimiz ayet-i uygulamıyor demeye getiriyorsun pes yani

melodi yok.
bırak dansı:D
 

fakiri

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ocak 2007
Mesajlar
15,969
Tepkime puanı
355
Puanları
83
Konum
KOCAELİ
sen önce yok öyle şey dedin.;D
sonra ayet i görünce yok öyleydi yok böyledi falan filanlarla suyun üstüne çıkmaya çalışan yağ gibi üste çıkıyorsun.
sana Efendimizin, sıdk'ın, ve damadının uygulamalarını söyledim açık seçik net.
sen ayet şöyleymiş böyleymiş derken
Efendimiz ayet-i uygulamıyor demeye getiriyorsun pes yani
melodi yok.
bırak dansı:D

Atalarımız "Üslûb-u Beyan, Aynıyla İnsan" diye bir söz etmişlerdir. >Şimdi senin bu sokak serserilerine rahmet okutan üslûbunu forumdakilerin takdirine bırakıyorum.
:punch:
 

korakademik

Ordinaryus
Katılım
17 Ağu 2009
Mesajlar
2,236
Tepkime puanı
63
Puanları
0
:D
arkadaşlar alışıktır uslubuma

lakin senin üslübuna alışamıcaz
hatanı kabullenemiyorsun.:D
bak üstte oruç bozma ile ilgili bir referans verdim.
ayrıca diyanet işleri başkanlığımızın 2005 deki fetvalarını bi incelesen:D


Sprey, göz-burun- kulak damlası, endoskopi, ultrason, anestezi, fitil, lavman, iğne, serum, kan vermek, diyaliz, anjiyo, biyopsi, merhem, ilaç ,



bozmaz diyor:D

dansın biteli uzun zaman oldu.
pirim
 
Üst