Alevilikle Bektaşîlik Arasındaki Farklar

Alevilik; Kaynağını Kuran’dan alan, Hz. Muhammed (s.a.a.v.)'in hadisleri ve Ehlibeyt imamlarının (a.s.) öğretileriyle şekillenen İslam’ın özüdür, sırat-ı müstakimdir. Yani doğru ve hak olan yoldur.
Alevi, Hz. Ali'nin yolundan giden ve o nu peygamberden sonra imam bilen müslümanlara denir.

Hz. Ali (as)’nin yolunda giden, onu seven, ona ve Ehlibeyt’e tabi olan, Kuran-ı Kerim'in emirlerini yerine getiren herkes, Hz. Ali (as)’nin taraftarıdır, yani Alevidir.

Kur'an ve Ehlibeyt'e bağlı olmayan, imam Hz. Ali (a.s)'ye uymayanlar Alevi değildir, olamaz.

Cabir el Cufi (r.a), İmam Hz. Muhammed el Bakır (aleyhisselam)'ın kendisine şöyle buyurduğunu nakletmektedir: "Ey Cabir, taraftarımız olduğunu söylemek için sadece biz Ehl-i Beyt'e sevgisi olduğunu söylemek yeterli midir? Allah'a yemin olsun ki taraftarlarımız (Aleviler) sadece Allah'tan korkanlar ve Allah'a itaat edenlerdir. Ey Cabir, şüphesiz ki onlar (Aleviler) sadece tevazu, huşu, emanetdarlık, Allah'ı çok zikretmek, namaz kılmak, oruç tutmak, anne babasına iyilikte bulunmak; fakir komşularına, miskinlere, borçlulara ve yetimlere yardımcı olmak, doğru konuşmak, Kur'an okumak, insanlar hakkında hayırlı şeyler konuşma dışında diline sahip olma ve bütün işlerde yakınlarının emini olmakla tanınırlar..."(Kafi, c. 2, s. 74)

Bir Alevi olarak sizden ricam, Hz. Ali (a.s)'ye uymayan ve onun yaptıklarına ters düşünceleri olanları kendilerine "Alevi" deseler bile "Alevi" olarak kabul etmeyin.

İlteber' Alıntı:

ALEVÎ DEMEK,İSM-İ MENSÛBDUR,ALÎ'YE MENSÛB DEMEKDİR...TÂRÎH BOYUNCA SÂDÂT-İ KİRÂM İÇİN BU KELİME KULLANILMIŞDIR...
EVLİYÂ TABÂKAT KİTÂBLARINA BAKILDIĞINDA LAKÂBI ALEVÎ OLAN ÇOK VELÎYE RASTLAMAK MÜMKİNDİR...
BAŞBAKANLIK ARŞİVİ'NDE VE İSTANBUL MÜFTÜLÜĞÜ'NDEKİ NAKÎBÜ'-EŞRÂF DEFTERLERİNE BAKILDIĞINDA DA,1900'LERE KADAR ALEVÎ İSMİ OLDUKÇA FAZLA GÖZE ÇARPMAKDADIR...
BU KELİME CUMHÛRİYYET DEVRİNDE,RÂFİZÎLERİN KENDİLERİNİ GİZLEMEK VEYÂ İ'TİBÂR GÖRMEK İÇİN SIĞINDIKLARI KELİMEDİR...BU SEBEBLE,MA'NÂ DEĞİŞİKLİĞİ OLMUŞ,BU
RÂFİZÎLER BU GÜZEL KELİMEYİ KENDİLERİNE MAL ETMİŞLERDİR.TÂRÎH,İLM BİLİNMEYİNCE,BU CEHÂLET İNSÂNLARI BU HÂLE DÜŞÜRMEKDEDİR.

Genişletmek için tıkla ...

Cepheyi geniş tutma hoca..
Sonra dağılırsın, dağıtırlar.. Ben alim değilim, sende zannımca biraz fazla kitap okumuş sade bir yazarsın. Düzgün Türkçe ile yazı yazabilmek tek başına yetmez.
Hiç bir şey dışarıdan içerisine girmeden anlaşılamaz. O yüzden bence bu alevi tanımınıda bırakda kendisini alevi olarak tanımlayanlar yapsın.
Yoksa, yaptığın u.dündarın Müslümanlık anlayışı/ tasviri gibi bir manzara çıkarıyordur eminim ki karşı tarafdan(alevilerce) bakılınca..

Aynı şeyleri batınilik başlığında paylaştığın yazı içinde düşünmekteyim.
Batıniler beni aşar senide aşar diye düşünmekteyim. İran-i ler bizden(Türkiye' den) ahlak ve adalet ve duruş olarak fersah fersah bu devirde bile ilerideler...

haylaz başkan' Alıntı:

ateist alevileri hz.muaviye yi sevmez.

Genişletmek için tıkla ...

Ateist Aleviler diye bir şey yoktur. Ya Ateistesindir ya da Alevisindir. İkisi birbirine zıttır ve bir arada olmaz.
Şunu da söyleyim, Aleviler önce müslümandır ve dinleri islâmdır.

Gerçek bir müslüman da, münafık olan Muaviye'yi sevmez.

haylaz başkan' Alıntı:

müslümanlık kaynağını kurandan alır alevilik aliden ve onun çocuklarından torunlarından alır.

Genişletmek için tıkla ...

Alevilik; kaynağını Kur’an-ı Kerim'den alan, Hz. Muhammed’in (s.a.a.v.) hadisleri ve Ehlibeyt imamlarının (a.s.) öğretileriyle şekillenen İslam’ın özüdür, sırat-ı müstakimdir.

Aleviliğin esası; yüce Allah’ın kelamı olan Kuran-ı Kerim, Hz. Muhammed ve Ehlibeyt imamlarına dayanır. Aleviliğin gizeminde yatan saygının, sevginin ve hoşgörünün kaynağını imamların hayatlarında ve Alevilerin tarihinde bulmak mümkündür.

Aleviler, İslâmi değerler çerçevesinde kendilerine has bir kültür oluşturmuşlardır.

Hz. Ali (as)’nin yolunda giden ve onu peygamberden sonra imam bilen müslümanlara, "Hz. Ali (as)’nin taraftarları" veya "Aleviler" denir.

Alevilik, Hz. Ali’nin (a.s.) taraftarı (Şiası) olmak demektir.

Alevilik, Kur'an ve Ehlibeyt yoludur. Peygamberimiz ve Ehlibeyt imamlarımız nasıl ibadet etmişse, bizlerde öyle ibadet ediyoruz.

Bilmeliyiz ki bizi Alevi yapan husus 12 imamların (Ehlibeyt imamlarının) şekli tekliflerine evet dememizdir. Şekil insanın aidiyetiyle de ilgilidir.

Kim hangi dinin emrini yapıyorsa o dindendir, kim hangi önderin tavsiyesini uyguluyorsa o kişiyle beraberdir.

Gerçek bir Alevinin yaptığı her ibadetin şekli 12 imamların (Ehlibeyt imamlarının) sözlerine ve tavsiyelerine uygun olmalıdır. Çünkü, peygamberimizden sonra Kuran-ı Kerim'i en iyi onlar biliyor ve peygamberimizin sünnetini en iyi onlar aktarıyordu.