Akil Nedİr Ve Akilli Kİmdİr

aHuZaR

Can kayıp can firarda
Katılım
27 Kas 2006
Mesajlar
6,438
Tepkime puanı
23
Puanları
0
Konum
Gönülistan
Türk dilinde "us" kelimesi ile isimlendirilen
ilim öğrenmenin en kuvvetli sebeplerinden biri bulunan ve "madde'den mücerred cevher
diye tarif edilen akıl
Allah Tealanın mükellefiyet yükleyeceği
kullara ihsan ettiği şeylerin en değerlisidir
Zira o insanı hayvandan tefrik ve
birçok hizmette emsaline tercih ettiren
ve dini mükellefiyetlerin yüklenmesine sebep teşkil eden
kıymetli bir cevher olmaktadır
Bu cevherden mahrum bulunan
canlılarda hiçbir sorumluluk bulunmamakta
aklını zayi etmiş mecnunlara
herhangi bir vazife
yüklenmemektedir
Akıl anlama ve bilme melekesi
zekâ kuvvei müdrike
rey ve fikir manalarında kullanılmaktadır
Akıl dini yönden tedkike tabi tutulduğu zaman
caiz olan şeylerin
esbâbı cevazını
mümteni olan şeylerin
yasaklanış sebeplerini anlayan cevheri mücerred
şeklinde tarif olunmaktadır.
Bahsi geçen bu cevherin
Arap dilindeki en yaygın ismi akıldır
Bundan başka
nühye, lübb, mecr, rû, hürmân, cul, ireb, hıcr, vb.
isimlerle de anılmaktadır.
Akı zatı ve mahiyeti itibariyle
maddeden mücerrettir
Düşündüğünü fiile dönüştüreceği zaman
maddeye yaklaşmış olur
Akıl , gâip olan şeyleri vasıtalarla
hislerle alakalı şeyleri müşahede ile idrak eder.

Eşyanın hakikatleri akılla anlaşılabilir
Şayet akıl olmasaydı pekçok hakikat
insana kapalı kalırdı
Allah Teala ademogluna
aklı ihsan etti de eşyanın künhünü anlamak mümkün oldu
Bu cihet dikkate alındığı zaman
Allahın insana ihsan ettigi şeylerin
en faydalısı akıldır denilebilir.
Cenabı Hakk'ın lütfu bulunan bu cevheri
Onun razı olmıyacagı yollarda harcamak
nimetin kadrini bilmemek olur
Akla dayanarak Halikı zülcelâl!
inkar, küfranı nimetin en şeni olanı ve büyük günahların
ekberidir.
Makul olan şeyleri idrak eden
fikri istidada aklı heyülani
bedihiyattan nazariyata intikal eden
ve istidadı nefs diye de isimlendirilen akla
akıl bil meleke
zaruriyattan nazariyatı istinbat eden akla
akıl bilfiil
sadece dünya ile alakalı yiyip içme
ve sair hayat şartlarını düşünen akla
aklı maaş
ne için yaratıldığını anlayan
ebedi hayatın saâdetlerini tahsile medar olacak
sebepleri kavrayan ve ahiret işlerini
güzel bir biçimde tanzim eden akla
aklı maâd
adı verilmektedir.
Yüce Rabbimizin mevhibesi bulunan
bu cevher yaratılışındaki sâfiyet üzere
muhafaza edilebilir ve
nefsani müdahalelerle mihverinden kaydırılmazsa
aklı garizi ismini alır.
Bu mertebede bulunan akıl
iblisin çengeline takılmadığı için
dünyada yaşarken ukbayı tefekkür ettiği
ve ahireti düşünürken dünyayı ihmal etmediği için
dünya ve ahiret işlerinde
sağlam bir müvazene kurtluğundan dolayı
aklı garizi adıyla anılmaktadır.
Aklı ğarizi Allahın varlığını ve birliğini
bilecek bir istidat üzerine yaratılmıştır.
Çamur üzerindeki ayak izini göz vasıtası ile müşahade eden akıl
geçen canlının şahsiyetini temyize muktedir olur
Duman çıkan yerde ateş yanmakta olduğunu
ateşin yandığı yerde dumanın çıkacağını bilen akıl
göklerdeki ecramı ve yeryüzündeki ecsamı tedkik ederken
Allahın varlığını bilmek zorundadır
Bu hususa işaret eden Ebu Hanife
"el-Fıkh'ul-ekber" adlı eserinde
şayet Allah Teala peygamber göndermemiş olsaydı
akılları ile Allahı bilmek
insanlar üzerine vacip olurdu demiştir.
Akıl, bu özellikleri ve güzellikleriyle birlikte
kendi gücüne dayanarak dini sahada
hüküm vaz etmeye mezun değildir.
Akıl, böyle bir cüret gösterdiği zaman
sahasının dışına taşmış ve salahiyeti olmayan
bir işe kalkışmış olur.
Akıl, her türlü kemalatı ile birlikte
yaratılmış bulunan bir varlıktır.
Bu itibarla yanılmaları ve eksiklikleri olabilmektedir.
Vahye dayalı hükümler ile akla müstenit kararlar arasında
Allah ile kul arasındaki kadar büyük bir fark mevcuttur.
Salahiyeti sınırlı bulunan akıl
rubübiyet sırlarını idrak için kullanılmayacak ancak ubudiyyet vazifelerini zamanında
ve eksiksiz olarak ifa etmek için istimal olunacaktır.
Aklını dini ölçülere uygun biçimde istimal eden kimseye

Arap lisanında
Äkıl denilmektedir.
Bu kelimenin Türkçe karşlıgı "uslu" lafzıdır.
Çok kere _akıl_ isminin sonuna _lı_takısı getirilerek
_akıllı_ sıfatı türetilmektedir
Arapçada bu manayı ifade eden
reşid, lebib, erib, zekiyy, nehiyy, harim vb.
kelimeler bulunmaktadır.
Bir şahsın aklının kıvamı
işlerini en güzel bir şekilde
nizam ve intizama baglaması ve ebedi hayatta
sorumlu olacak davranışlardan
sakınması ile açığa çıkmış olur.
Bu noktadan hareketle diyebiliriz ki
dünya ve ahirette zarar getirecek hareketlerden sakınan
ve işlerini dini naslara uygun hale getiren insan
akıllı bir kimsedir.
Dine saygısı ve İslami vazifelere
baglılıgı olmayan Kimsenin aklı
ebedi hayatın saadetlerini kazanmaya yönelmediği için
ke enlem yekün
hükmünde kabul edilmiş ve
_dini olmayanın aklı da yoktur_ buyurulmuştur (14).
Aklın kemalinin İslam dinine
uygunluk arzetmesine bağlı bulunduğunu
tesbit eden bir hadisi şerifte
Akıllı, nefsini hesaba çeken
ve ölümden sonraki hayat icin amel edendir.
Hakikati anlamaktan aciz kimsede
nefsini heva ve heveslerinin peşine takan
ve Allahtan olmayacak şeyler temenni edendir
(15) buyurulmaktadır.
Akıl, Cenabı Hakkın insan vücuduna
müteallik olarak yarattığı bir nur
akıllı da bu nurun ışıgında hakikati gören
ve Hakka teslimiyet gösteren kimsedir.
Bu hadisi şerifte geçen aciz kelimesi
akıllı lafzının karşılığı olarak kullanılmış bulunmaktadır
Edeb makamının zirvesinde bulunan
Resuli Ekrem _s.a.v_aklını nefsani hayallerin
peşine takan ve sünnetullaha aykırı dileklerde bulunan
kimse hakkında
akılsız tabirine bedel olarak
aciz sıfatını kullanmıştır
Kişinin arzuladığı şey
adet itibariyle mümkün olsa bile
şahsın hayat şartları ve
mali imkanları zaviyesinden tahakkuku imkansız ise
bu gibi hayallere kendini kaptırması
aklı selim ile kabili telif değildir.
Akıllı, komşusunun başına gelen musibetten bile ders alır
ve her geçen gün tecrübesini geliştirir.
Tedrici tekamül ile
maddenin kesafetinden sıyrılıp
mananın letafetine deger vermeye
ahşan bir insan
halk tarafından gıbta edilmeye layık olur.
Böylesine olgun bir akla sahip olan kimse
hem Hakkin hem de halkın katında itibar kazanır
Unutulmamalıdırki
Kişinin asaleti, dinine bağlılığıdır
Mertliği ve insaniyeti aklının kemali iledir.
Değeri,ahlakının güzelligi iledir.


 
Üst