AK Partiye teşekkür edin.KIRMIZI KİTAP DEĞİŞİYOR.

AK parti muhaliftleri YAPAMADIKLARINIZI yapıyorlar diye TENKİT ETMEYİN Teşekkür edin.


Hükümetin ‘Kırmızı Kitap' Sürprizi
“Kırmızı Kitap" olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nin yenilenmesi için düğmeye basıldı.




Dün MGK'ya sunulan yeni belge iç ve dış tehdit tanımlarında değişiklik içeriyor.

Kamuoyunda “Kırmızı Kitap" olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi yenileniyor. İlgili tarafların görüşü alınarak Başbakanlık tarafından düzenlenen taslak dün İstanbul'da yapılan Milli Güvenlik Kurulu toplantısında üyelere dağıtıldı. Üyeler temsil ettikleri makamın görüşünü içeren önerilerini Ekim'de yapılacak toplantıya kadar Başbakanlık'a iletecek. Bu önerileri değerlendiren Başbakanlık, taslağı Erdoğan'ın onayının ardından Ekim toplantısına yetiştirecek. Belgenin, o toplantıda yeni komuta kademesinin de bulunacağı üyeler tarafından onaylanması bekleniyor. Belge MGK tavsiyesi olarak Bakanlar Kurulu'na sunulacak. Kabine'nin onayının ardından da belge bu yıl içinde yürürlüğe girecek.

‘İRTİCA' İÇ TEHDİT DEĞİL
Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nde en kapsamlı değişiklik ise iç tehditte yapılıyor. Buna göre hiçbir hukuki metinde tanımı olmayan “irtica" iç tehdit olmaktan çıkarılıyor. Bunun yerine “Dini istismar eden örgütler" tanımı geliyor. Dini kullanarak yıkıcı faaliyette bulunan örgütler ‘iç tehdit' olarak gösteriliyor. Bölücülük ve bu kapsamda terör örgütü PKK ise “öncelikli tehdit" sıralamasındaki yerini koruyor.

FİŞLEME YAPILMAYACAK
Yeni MGSB'de Anayasa ve yasalarda suç olarak tanımlanmayan hiçbir eylemin tehdit olarak görülemeyeceği ifade ediliyor. Bu sayede belge dayanak gösterilerek kurumların veya kişilerin izlenmesi, vatandaşların fişlenmesi de tarih olacak. Anayasa ve yasalarla görevlendirilen kurumlar dışında istihbari faaliyet yapılması engellenecek.

KOMŞULAR TEHDİT OLMAKTAN ÇIKIYOR
Edinilen bilgiye göre MGSB'de hiçbir sınır komşumuz ülke dış tehdit olarak sayılmayacak. Bu kapsamda önceki belgede nükleer çalışmaları nedeniyle tehdit olarak kabul edilen İran da tehdit olmaktan çıkarılacak. Mavi Marmara baskını sonrasında İsrail ile yaşanan geriliminde belgeye yansıması bekleniyor. Uluslararası terörizm ile nükleer, biyolojik ve kimyasal silahlar ve sınır aşan organize suçların yine dış tehditler olarak sıralandığı ifade ediliyor.

BELGEYE SİVİLLER DAMGASINI VURDU
Son olarak 2005'de güncellenen belgede yapılacak değişikliğe bu sefer sivil irade damgasını vurdu. Belge taslağı önceki yılların aksine MGK Genel Sekreterliği'nden değil Başbakanlık'ta hazırlandı. Belge yazılırken; Dışişleri, İçişleri, Genelkurmay ve MGK gibi ilgili yerlerden görüş alındı. Başbakanlık bürokratları, ABD, İngiltere, Rusya ve Fransa örneklerini da inceledi.






UNUTMAYIN BU KİTAP ANAYASADAN da daha etkili

tabi anayasa oylaması krtik
hayırcıların sayısı hiç de az değil.
önümüzde çeşitli provakasyonlar olucaktır.

herşey oylamaya bağlı

ayrıca partiye değil hükümete teşekkür

korakademik' Alıntı:

tabi anayasa oylaması krtik
hayırcıların sayısı hiç de az değil.
önümüzde çeşitli provakasyonlar olucaktır.

herşey oylamaya bağlı

ayrıca partiye değil hükümete teşekkür

Genişletmek için tıkla ...

Haklısınız

HÜKÜMETE TEŞEKKÜRLER ALLAH RAZI OLSUN EBEDEN nedenmi aşağıdaki haber i okuyun.

Genelkurmay'ın üstüne vazife mi?

Önce ‘irtica' diye bir ‘iç tehdit' olduğunu öne sürüyoruz. Sonra bu ‘tehdit'i ‘iç güvenlik sorunu' olarak tanımlıyoruz; ardından bu iç güvenlik sorununu halletmesi için TSK'ya görev veriyoruz.



Hukuksuz demokrasi olmaz

İnternet andıcı denen belgeyi ve tartışmasını çok önemsiyorum; çünkü bu, bizde sistemin ne kadar çarpık ve normalden uzak işlediğini gösteren müthiş bir örnek.

İpin ucunu kaçıranlar için hatırlatayım...

2000 yılında, Bülent Ecevit'in Başbakanlığı sırasında bir ‘İrticayla mücadele' genelgesi çıkar. Başbakanlık bu genelgeyle pek çok kamu kurum ve kuruluşuna ‘İrticayla mücadele' görevleri verir. Görev alan kuruluşlardan biri deGenelkurmayBaşkanlığı'dır.

Genelkurmay bu genelgeye dayanarak isimleri www.irtica.org gibi şeyler olan bazıinternetsiteleri kurar, Genelkurmay Psikolojik Harekât Dairesi bu sitelere içerik sağlar, sitelerde çok sayıda yalan haber yayımlanır.
Siteler o kadar ileri giderler ki, 2002 kasımında iktidara gelen Adalet ve Kalkınma Partisi aleyhine, hatta hükümet icraatları aleyhine de yayın yaparlar, yalan haberler yaymaya devam ederler.

2007 yılında, Ak Parti ile ilgili kapatma davası açılınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı bu sitelerden bazı haberleri de (herhalde yalan olduğunu bilmeden, düşünmeden) iddianamesine delil olarak koyar. AncakAnayasa Mahkemesidelillerde söz edilen haberlerin yalan olduğunu ortaya çıkarır.

Bu arada 2009 başında Taraf gazetesine gelen bir ihbar mektubu bu yalan haber sitelerinin Genelkurmay tarafından kurulduğunu ve işletildiğini belgeler.

Genelkurmay ortaya çıkan belgeleri yalanlamaz, aksine ‘Bize görev verildi biz de yaptık' diyerek kendini savunur. Hükümet, söylediklerine göre, ilk kez bu açıklamayla durumdan haberdar olur, hemen ilgili genelgeyi iptal eder.

Genelge iptal edilir ama Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun devreye girip konuyu araştırması, gerekirse soruşturması için herhangi bir şey yapılmaz. Fakat ilgili askeri belgede imzası olan ilgili komutan hükümet tasarrufuylakara kuvvetlerikomutanı yapılmaz, emekliye sevk edilir.

İşte dört gündür bu köşede Başbakanlığın en azından 2009 Şubat ayından sonra Başbakanlık Teftiş Kurulu'nu (BTK) araştırma-soruşturma için görevlendirmediğini konuşuyoruz.

Taa en baştan başlayalım, çünkü balık baştan kokuyor.

Soru şu:İrticabir tehdit midir?

Pek çoğunuz bu soruya ‘Evet' cevabını veriyorsunuz hiç düşünmeden.
Bir soru daha sorayım o zaman: ‘Kanunlarda yazılı irtica diye genel bir suç var mıdır?'

Cevap vereyim de uğraşmayın: Hayır, yoktur.

Bir hukuk devletinde kanunların suç olarak görmediği bir konu ‘tehdit' de sayılamaz.

İrtica diye bir suç ve tehdit yok ama ‘Çocukların korunması'ndan, ‘Kutsal din duygularının istismar edilip devlet düzeninin değiştirilmeye çalışılması'na kadar pek çok başka suç var kanunlarımızda.

Ortada tanımı yapılmış suçlar varsa, bu suçlarla mücadele görevi de savcılarındır.

Ama biliyorsunuz bizde bakış öyle değil. Önce ‘irtica' diye bir ‘iç tehdit' olduğunu öne sürüyoruz. Sonra bu ‘tehdit'i bir ‘iç güvenlik sorunu' olarak tanımlıyoruz; ardından da bu iç güvenlik sorununu halletmesi için Genelkurmay'a görev veriyoruz.

Bu zincir baştan sona yanlış. Ortada bir ‘iç tehdit' yok; olsa olsa suç var. Bu suçlar bir ‘iç güvenlik tehdidi' boyutunda değil. Öyle bile olsa bu konuyla ilgili askeri göreve çağırmaya gerek yok, savcılar ve polis var.

Ülkeye demokrasi gelecek, askeri vesayet ortadan kaldırılacaksa önce bu bakış açılarının değiştirilmesi gerek.

Başbakanlık Teftiş Kurulu'nu görevlendirmek en azından bana bakış açısının değiştiğini gösterecekti.

Ancak iktidar cephesinden gelen ‘Biz orayı teftiş edemeyiz' sözleri, aslında bu sistem içinde askerin yerinin nasıl daha yüksek, daha yüce konumlandığının içselleştirilmiş hali gibi.

Önce kendi kabullerimizi ‘normalleştirelim' ki ülkeyi normalleştirecek halimiz kalsın.

İnşallah,Önceden olsaydı kıyamet kopardı , ellerinde içki kadehleri ayak üstü tehditkarvari laflar dizerlerdi rütbeliler, seslerini çıkarack halleri kalmadı, devir teslimleri bile sessiz sedası yapıyorlar, laikliği koruyacağız deseler, sen önce sınırları koru, heronları koru derler adama.

‘İRTİCA' İÇ TEHDİT DEĞİL
Milli Güvenlik Siyaset Belgesi'nde en kapsamlı değişiklik ise iç tehditte yapılıyor. Buna göre hiçbir hukuki metinde tanımı olmayan “irtica" iç tehdit olmaktan çıkarılıyor. Bunun yerine “Dini istismar eden örgütler" tanımı geliyor. Dini kullanarak yıkıcı faaliyette bulunan örgütler ‘iç tehdit' olarak gösteriliyor. Bölücülük ve bu kapsamda terör örgütü PKK ise “öncelikli tehdit" sıralamasındaki yerini koruyor.

Genişletmek için tıkla ...

irtica yeni anlamı:dini istismar eden örgütler,akımlar
irtica eski anlamı:ülkeyi geri götüren örgütler,akımlar

başlığa bakalım akpartiye teşekkür edin.neden?
irticanın eski anlamı daha iyiydi.Ülkeyi geri götüren herkes suçludur.Kominist,maocu,pkk,mlkp hepsi bunun içine girebilir.yeni tanım ne diyor.Dini istismar eden gruplar kim bunlar,nakşiler,kadiriler,nurcular,gülenciler,mill görüşçüler.Dini istismar etmiyen grup nedir,Diyanet teşkilatı...peki diyanet cihat ve nefis terbiyesi anlamında bir çalışma yapıyormu,hayır.eskiden yapıyormuydu yine hayır.

peki karımız ney?karımız yok zararımız var.nedir o zarar?eskiden irtica denilince ülkeyi geriye götüren anlaşılıyorken,şimdi ise dini cemaatler anlaşılacak.
yazıklar olsun bu konuyu açana,bu nasıl bir arkadaşımızdır ki eski irtica tanımı daha iyi iken yeniyi cilalayıp,parlatıyor.Birde tarafgirlik uğruna akpartiye teşekkür edin diyor.

dini istismar eden grupların olduğunu hatta ergenekon ile işbirliği yapan örgütler yokmu
hatta fitnecilik jurnalcilik yapan
var.
onlarla gerektiğinde biz de mücadele etmeliyiz.

yukarda bildirilen değişiklikleri iyi oku.
toplum tarafından benimsenen ve geniş kitlelere yayılmış cemaat ve tarikatlar kapsam dışı kalıcak.
teşekkürümüz hiçbir zaman partiye olmaz ya kişiye dir
ya da HEPİMİZİN hükümetine olur.

Bütün müslümanlar adına TEŞEKKÜR EDERİZ...
Allah razı olsun emeği geçen herkesten...
Milletimiz ve vatanımız için kelle koltukta çalışan hükümet üyelerine....
Mevlam yolunuzu açık etsin..
(muhaliflerinde Allah gözünü açsın basiret versin)
AMİN...

bakış' Alıntı:

irtica yeni anlamı:dini istismar eden örgütler,akımlar
irtica eski anlamı:ülkeyi geri götüren örgütler,akımlar

başlığa bakalım akpartiye teşekkür edin.neden?
irticanın eski anlamı daha iyiydi.Ülkeyi geri götüren herkes suçludur.Kominist,maocu,pkk,mlkp hepsi bunun içine girebilir.yeni tanım ne diyor.Dini istismar eden gruplar kim bunlar,nakşiler,kadiriler,nurcular,gülenciler,mill görüşçüler.Dini istismar etmiyen grup nedir,Diyanet teşkilatı...peki diyanet cihat ve nefis terbiyesi anlamında bir çalışma yapıyormu,hayır.eskiden yapıyormuydu yine hayır.

peki karımız ney?karımız yok zararımız var.nedir o zarar?eskiden irtica denilince ülkeyi geriye götüren anlaşılıyorken,şimdi ise dini cemaatler anlaşılacak.
yazıklar olsun bu konuyu açana,bu nasıl bir arkadaşımızdır ki eski irtica tanımı daha iyi iken yeniyi cilalayıp,parlatıyor.Birde tarafgirlik uğruna akpartiye teşekkür edin diyor.

Genişletmek için tıkla ...

Sizde okuyupta anlamama gerçekten kronikleşmiş.

SİZ DAHA GEÇMİŞ te MİLLİ GÖRÜŞ e vurulan darbelerin temellerini bilmiyorsunuz Şevket Amca nız anlatmıştı bir zaman lar NEYE KARAR VERSEK KARŞIMIZA KIRMIZI KİTAP I ÇIKARIYORLAR BİR ŞEY YAPAMIYORUZ DİYE.

Ya önce geçmişi bilde SONRA BANA YAZIKLAR olsun de

İkinci mesajımda radikal gezetesinden İlk mesajımla okuyup karşılaştırıp düşünmeniz için ama hata siz daha okuduğunuzu anlaömıyorsunuz.

agbi' Alıntı:

Sizde okuyupta anlamama gerçekten kronikleşmiş.

SİZ DAHA GEÇMİŞ te MİLLİ GÖRÜŞ e vurulan darbelerin temellerini bilmiyorsunuz Şevket Amca nız anlatmıştı bir zaman lar NEYE KARAR VERSEK KARŞIMIZA KIRMIZI KİTAP I ÇIKARIYORLAR BİR ŞEY YAPAMIYORUZ DİYE.

Ya önce geçmişi bilde SONRA BANA YAZIKLAR olsun de

İkinci mesajımda radikal gezetesinden İlk mesajımla okuyup karşılaştırıp düşünmeniz için ama hata siz daha okuduğunuzu anlaömıyorsunuz.

Genişletmek için tıkla ...

Hadi cevap ver

KURTULMUŞ a Genel Başkanlık için OY VEREN SP lilerin hepsidemi ERBAKAN düşmanı

Sakın sokaklarda Kahvelerde toplumlarda ben MİLLİ GÖRÜŞ çüyüm diye çıkma siz daha KIRMIZI KİTAP ı bilmiyorsunuz seni talan ederler.

Ak parti bu veballe yaşayamaz.irticanın eski tanımını istiyoruz.bu tanımla ileride çok başlar ağırır.
Akparti irticanın içine din hanesini sokmuştur yazıklar olsun size yazıklar olsun

bakış' Alıntı:

Ak parti bu veballe yaşayamaz.irticanın eski tanımını istiyoruz.bu tanımla ileride çok başlar ağırır.
Akparti irticanın içine din hanesini sokmuştur yazıklar olsun size yazıklar olsun

Genişletmek için tıkla ...

Bir Ata sözü vardır.

CAHİL DOSTUMOLACAĞINA AKILLI DÜŞMANIM OLSUN.

Erbakan ın partileri HANGİ NEDENLER le kapatıldı ?

http://www.ihvanforum.org/showthread.php?t=73647&p=832969&viewfull=1#post832969

BAKIŞ YUKARIYI tıkla