A. Hakan, Dink'e mevlit okutacak

erciyes_prensi

Asistan
Katılım
18 Haz 2006
Mesajlar
430
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Web sitesi
www.benimblog.com
Ahmet Hakan'ın yazısı

Hrant’a Fatiha

DİYANET İşleri Başkanlığı’na açık soru:

Bir Müslüman, bir "gayrimüslim" için "ALLAH rahmet etsin" derse...

O Müslüman "günah batağı"na mı batmış olur?

O Müslüman çok büyük bir günah mı işlemiş olur?

ALLAH’ın geniş rahmetinden bir katrenin, bir Ermeni kardeşimizin ruhuna ulaşmasını dilemek gerçekten günah mıdır?

Hadi günahı geçtik...

Yakışıksız mıdır?

Hangi kitapta yazmaktadır gayrimüslimler için mutlaka ama mutlaka "Toprağı bol olsun" denileceği?

Hangi kitapta yazmaktadır bir Ermeni kardeşimize rahmet dilemenin dine hiç mi hiç uygun düşmeyeceği...

Evet, açık sorum bu...

Soruyu sordum, ancak cevabı beklemiyorum...

Çünkü ben tercihimi yapmış durumdayım.

Ben inat ve ısrarla...

Hrant Dink’in ardından "Toprağı bol olsun" demiyorum.

Bunun yerine...

"Hrant’a ALLAH rahmet etsin..." diyorum.

"ALLAH’ın rahmeti ve bereketi Hrant’ın üzerine olsun..." diyorum.

"Ruhuna Fatiha..." diyorum.

Hatta ve hatta şair Seyhan Erözçelik’in önerisiyle Hrant için Mevlit okutmayı bile düşünüyorum.

Ve bu yaptıklarım eğer günah ise...

Bundan doğacak günahlarımın tüm sorumluluğunu üstlenmeye hazırım.

Bir dumur detayı

"TEK kaş kalkıklar" familyasından bir "bombacı psikopat", Hrant Dink cinayetinin azmettiricisi olarak yargılandığı adliyenin kapısında şöyle demiş:

"Orhan Pamuk akıllı olsun."

İnsan ister istemez "Bak şu ALLAH’ın işine" demeden edemiyor.

Anlı ve şanlı mazisine baktığımızda...

Çoluk çocuk herkesin gittiği bir restoranı bombalamak dışında ele avuca gelir herhangi bir eylemi olmayan adamın biri...

Türkiye’ye uluslararası alanda en prestijli ödülü kazandırmış bir yazarı "akıllı olmaya" davet ediyor...

Ne yapalım bu "dumur detayı" karşısında?

En iyisi "ALLAHm! Sen aklıma mukayyet ol" diye dua edelim...

Türkeş Bahçeli farkı

HRANT Dink suikastı ile ilgili olarak çıkıp da bir tek cümle söylemeyen MHP Lideri Devlet Bahçeli, sonunda konuştu...

"Cinayet tasvip edilemez" falan türü klişe cümlelerin ardından asıl hedefini ortaya koydu: "Hepimiz Ermeni’yiz" diyenler...

Bahçeli, "Hepimiz Ermeni’yiz" diyenleri şöyle suçluyor:

"Ezik ve suçlu bir Türk toplumu portresi çizmek için birbirleriyle melanet yarışına girmişlerdir."

Ezik ve suçlu bir Türk toplumu portresi çizmeyecekmişiz!

Buradan Bahçeli’ye seslenmek istiyorum:

Ya ne yapacaktık Sayın Bahçeli!

"Oh oldu" falan mı diyecektik? "Katil Ermeni" mi diyecektik?

"Hrant cezasını buldu" havalarında mı dolaşacaktık?

Başımız dik, alnımız açık mı olacaktı?

İstanbul’un göbeğinde düşüncelerinden ötürü öldürülen bir gazetecinin, öldürülme nedeni olan kimliğine sahip çıkmak ve o kimliği lanetli sayanlara "Ben de o kimliktenim" diye haykırmak, ne zamandan beri "melanet" oldu?

Bakın, o cenaze töreninde sergilenen empati havası, Ermenistan’ı bile yumuşattı...

Türkeş’in başarmak istediği gelişmenin ilk işareti verildi: Türkiye ile Ermenistan arasında yakınlaşma var!

Bu durumda Türkeş ile Bahçeli arasındaki farkları düşünmemiz mi gerekiyor?
 
Üst