'4 Kamyon belgeyi imha ettik'

efruz

Kıdemli Üye
Katılım
14 Ağu 2009
Mesajlar
5,170
Tepkime puanı
735
Puanları
0
Konum
İstanbuL
Genelkurmay'da görevli 20 personel, Islak İmzalı Belge'nin basına yansımasının ardından 4-5 kamyon dolusu belgeyi imha ettiklerini, bilgisayarlardaki bilgileri de geri döndürülemeyecek şekilde sildiklerini itiraf etti



Ergenekon’un 4. iddianamesinde şok deliller yer alırken, Genelkurmay’da görevli 20 personel, Ergenekon savcılarına verdikleri ifadelerde Millete İhanet Planı’nın basına yansımasının ardından 4-5 kamyon dolusu belgeyi imha ettiklerini, bilgisayarlardaki bilgileri de geri döndürülemeyecek şekilde sildiklerini itiraf etti.


Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ’un Millete İhanet Planı’na ilişkin ‘kâğıt parçası’ benzetmesi yapıp ‘Söz konusu planın 12 Haziran 2009 tarihinde medyada gündeme getirilmesini müteakip, hemen aynı gün saat 10:50’de Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığınca soruşturmaya başlanılmıştır.’ dediği günlerde Genelkurmay Karargâhında bazı belgelerin yok edildiği yönünde çarpıcı iddialar ortaya atıldı..


Ergenekon savcısı Zekeriya Öz’e ifade veren karargâh personeli, planın basına yansımasından sonra karargahın basılacağı korkusu ile 12 Haziran gecesinden başlayarak 20 Haziran gecesine kadar 4-5 kamyon belgeyi imha ettiklerini, operasyonlarda kullanılan 7 bilgisayarı geri döndürülemeyecek şekilde sildiklerini, silinemeyen 12 bilgisayarın ise monitörlerinden ayrılarak toplama merkezine götürülüp imha edildiğini iddia etti.


KARARGÂH HABERSİZ Mİ?
Ergenekon’un savcılarına gelen ihbar mektubu sonrasında ‘temizlik operasyonunda’ ismi geçen subay ve erlerin alınan ifadeleri karargâhtaki temizlik çalışmasını ortaya koyarken, Genelkurmay Başkanı ve komuta kademesinin bu olaylardan habersiz olması mantıksız bulunuyor.


BAŞBUĞ’UN YANI BAŞINDAKİ BİRİMDE 4-5 KAMYON BELGE İMHA ETMİŞLER
İddianamede Genelkurmay Karargâhı’ndaki belge temizliğinin her aşaması tek tek izah ediliyor. Bilgi Destek Dairesi Başkanlığı’nda görevli subaylar ile aynı birimdeki sivil memurlar “İrtica ile Mücadele Eylem Planı”nın ortaya çıkmasından sonra şubede büyük bir temizlik yapıldığını belirtiyor. İfadelere göre birçok belge, kırpma makinesine koyulup imha edilirken şubedeki bilgisayarlar ise formatlandı.

Ergenekon Savcıları Zekeriya Öz ve Fikret Seçen’e ifade veren Karargâh’ta görevli 20 subay, memur ve erlerin çarpıcı beyanları:

BU BİLGİSAYARLAR GERİ GELMEDİ
Bilgi Destek Daire Başkanlığı’nda 4. Şube Müdürü Hulusi Gülbahar: 19 Haziran 2009 günü başkanımız olan Mustafa Bakıcı’nın emri ile kayıtsız evrakların imhası amacıyla gece mesaisine geldim. Bilgisayarlarımı destek şubeye teslim ettim. Daha sonra bu bilgisayar geri verilmedi. Dursun Çiçek’in şubesinde de imha işlemi yapıldı.

7 ADET BİLGİSAYARIN HAFIZASINI SİLDİK”
Deniz Mühendis Üsteğmen Erhan Sakallı: “Deniz Mühendis Üsteğmen rütbesinde Genelkurmay Başkanlığı’nda 6 yıldır sözleşmeli subay olarak görev yaptığını, görevinin bilgisayar sistemleri ile ilgili olduğunu, 2008 yılının Ağustos ayında şube müdürlerinin talimatıyla Albay Uğur Berksun’un makam odasına gittiğini, Genelkurmay 2. Başkanlığı’na ait (7) adet bilgisayarın geri döndürülemeyecek şekilde hafızasını sildiklerini, ihbarda geçen bilgisayarların bu bilgisayar olduğunu, ihbarda ismi geçen Rıfat Suluk ve Kazım Bozkurt’un bu işlemler sırasında yanında olmadığını, Bilgi Destek Daire Başkanlığı’na ait bilgisayarların formatlandığını duymadığını ve böyle bir işleme katılmadığını ifadesinde belirtmiştir.”

“KIRPILMIŞ EVRAKLARI ATIK MERKEZİNE TAŞIDIK”
Onbaşı Taha Palulu: “Genelkurmay Başkanlığı İç Güvenlik Harekât Daire Başkanlığı emrinde Onbaşı olarak görev yaptığını, söz konusu belgenin Taraf Gazetesinde yayınlanmasını müteakip karargah binasında hareketlenme olduğunu, güvenlik tedbirlerinin arttırıldığını, başta Dursun Çiçek olmak üzere Bilgi Destek Daire Başkanlığı’nda görevli bulunan tüm Albayların General M.B.’nin yanına geldiklerini, bu dönemde mesai dışı çalışmalara başladıklarını, Cüneyt Alkan isimli asker arkadaşının da bu çalışmalara katıldığını, Cüneyt Alkan’ın kendisine sürekli evrak kırptıklarını ve imha ettiklerini, dolaptaki klasörlerin boşaltıldığını söylediğini, bazen Cüneyt’in yanına gittiğinde hazır olan kırpılmış evrakları atık merkezine taşıdıklarını beyan etmiştir.”

ALBAY’DAN; “BURADA OLANLARIN HİÇBİRİNİ GÖRMEDİN, BİLMEDİN, DUYMUYORSUN; YOKSA ASKERLİĞİN BİTMEZ” UYARISI!
Er Cüneyt Alkan: “Bilgi Destek Daire Başkanlığı’nda Tümgeneral Mustafa B....’nin habercisi olarak çalıştığını, Dursun Çiçek olayı olduktan sonra onun habercisi olan Hüseyin Ali Tezbaşaran’ın kendisini arayarak Dursun Çiçek’in Mustafa B....ile görüşmek istediğini söylediğini, bu görüşmeden önce yoğun olarak evrak kırpma olayının başladığını, bütün sivil memurları topladıklarını ve evrak imha edileceğini söylediklerini, bunu söyleyenlerin Hulusi Gülbahar, Dursun Çiçek ve İlker Ziya Gökalp albaylar olduğunu, o günün akşamı sabaha kadar evrak imha işlemleri gerçekleştirildiğini, yapılan çalışmalar sonucunda 4-5 araba doldurulduğunu, imha edilen evrakların siyah torbalara konulduğunu, evrakların karargahın içerisinde bu iş için tahsis edilen yerde kırpıldığını, kırpılacak evrakların çoğunu Nuri Yıldırım albayın kendilerine getirdiğini, Albay Cemal Gökçeoğlu’nun kendisine “Burada olanların hiçbirini görmedin, bilmedin, duymuyorsun; yoksa askerliğin bitmez” şeklinde uyarıda bulunduğunu, aynı uyarıyı Hulusi Gülbahar albayın da yaptığını, kendisiyle birlikte Taha Palulu isimli arkadaşının da çalıştığını ifadesinde belirtmiştir.”

Memuru Meltem Ağırgün: Genelkurmay Bilgi Destek Daire Başkanlığı’nda veri hazırlama memuru Meltem Ağırgün: Planın basında yer almasından sonra eski dokümanları imha ettim. Bu emri bana Albay Hulusi Gülbahar verdi. İmha işlemlerini dairede bulunan kâğıt imha makinesinde yaptık. Diğer şubeler de imha işlemi yaptı. Gelen emir üzerine çalıştığımız bilgisayarları teslim ettik. İmha işlemleri sonrasında herhangi bir tutanak tanzim etmedik.

Albay Cemal Gökçeoğlu: Albay Cemal Gökçeoğlu ise, “İrtica ile Mücadele Eylem Planı”nın basında yer almasından sonra verilen emir gereğince imha işlemlerinin 19-20 Haziran 2009 tarihlerinde yapıldığını, kırpılan evrakların torbalar içerisinde atık kağıt birimine teslim edildiğini anlatıyor.

Tanık Subay Fatih Karacaer: 2002–2009 yılları arasında Genelkurmay Başkanlığı Bilgi Destek Daire Başkanlığı’nda subay olarak görev yaptığını, söz konusu belge ile ilgili herhangi bir çalışma yapmadığını, ihbarda belirtilen Bilgi Destek Şube Müdürlüğü’ndeki bilgisayarların hard disklerinin silinmesi işleminde yer almadığını, 12.06.2009 tarihinden sonra Bilgi Destek Daire Başkanlığı’ndaki birimlerde evrak kırpma makinesinde birtakım evrakların imha edildiğine şahit olduğunu, ancak imha sonrası tutanak tutulup tutulmadığını bilmediğini, ihbarda belirtilen bilgisayarların numaralarının doğru olduğunu beyan etmiştir.

Tanık Er Ahmet Bozkuş: Genelkurmay Karargahında er olarak temizlik işleri yaptığını, Bilgi Destek Daire Başkanlığı ve Şube Müdürlüğü’nde bulunan 11-12 kadar bilgisayarın depoya götürüldüğünü ve buradan da bilgisayar toplama merkezine aktarıldığını beyan etmiştir.


Haber7
 
Üst