...

Rosasepia

Ordinaryus
Katılım
25 Ağu 2007
Mesajlar
2,427
Tepkime puanı
787
Puanları
0
Konum
Seyyâh-ı âlem
15905630852_13dd3c8dfd_b.jpg
 

Kaçak

Yeni
Katılım
21 Ara 2012
Mesajlar
8,416
Tepkime puanı
896
Puanları
0
Yeğen bolluğumu var , yeğen dancada çocukmu demek ?
 

Kaçak

Yeni
Katılım
21 Ara 2012
Mesajlar
8,416
Tepkime puanı
896
Puanları
0
Bolluk demekte mahsur yok ...
ya bu elâlem neden hep kızı erkeği ayırıyor ...
he,she,it kısaca "o" işte ...
çok cinsci bu elâlem ...
ve nasıl harf öyle ?
Vikingmi bunlar yoksa ?
 

spesifik

آزادی قید و بند
Katılım
18 Ağu 2007
Mesajlar
24,869
Tepkime puanı
4,115
Puanları
113
Konum
Hayâlistan/bul
Bi balık tutamamışlığım bi paraşütten atlamamışlığım... uhdedir...
 

Âwdil

Mim Lâmelif Vâv
Katılım
26 Eki 2006
Mesajlar
1,397
Tepkime puanı
312
Puanları
0
Konum
Endülüs

"İstanul'a Değil,
Sepia'ya İthafen"

Ben bu şehre ne zaman baksam
Üşümenin adı İstanbul oluyor

Turuncu kesiği taş sokakları
Hırpalıyor yağmur her akşam
Ve bir martı denize küsüyor
Yitiriyor mavisini su-kuşağı
Güneş yüzünü okşuyor arşın
Kırmızı sıçramış ak bulutları
Yanağından öpüyor bir serçe
Ve bir ayna kırılıyor toprakta
Solgun gülleri diriltircesine
Öpüyor tomurcuğu asi rüzgâr


Zambak karası hüzünlerin şehri
En çok akşam vaktini seviyor
Çünkü kapatıyor günahı siyah
İnine çekiliyor münafık hisler
Ve şaşkın bir kelebek edasıyla
Sırtında taşıyor maskesini insan
Sonra şehzade gamından yorulanlar
Yeniçeri isyanına hüküm giyiyor
Ve çarpışıyor binlerce körebe

Sahhâr yüreklerin üflediği nefes
Kan soluklarına karışıyor gizlice
Ne yağmur ayrılıyor kara buluttan
Ne de su sızıyor göz pınarlarından
Sonra şehre koşuyor ırmak kuşları
Saffûra’nın eteğini sıyıran poyraz
Musa’yı hatırlatıyor esmer gençlere
Ve haya perdesinin küçük yırtıkları
Dikiliyor sabıkası sökük terzilerce

Ve yalnızlık mevsimi düşüyor iklime
Başrolüne soyunduğum bu şehirde
Ayaklarımı ürpertircesine koşuyorum
Göğsümde rütbe gibi kavga çiçekleri
Ve omuzlarımda binlerce isyan filizi
Suya kement vursada serseri vaşaklar
Karadan yürütüyorum aşkı ve yemini
Ceylanları vuran dırahşan türkülerini
Meryem’in suskunluğuyla yakıyorum

Ve kalplerin çarmıhına gerilen sevdamı
Bu nankör şehrin boynuna takıyorum

 
Üst